Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Kılıçdaroğlu: AKP kaybedeceğini gördü
25 Mayys 2015, 11:38

Kılıçdaroğlu: AKP kaybedeceğini gördü

Kılıçdaroğlu provokasyonlar konusunda uyardı

Kiliçdaroglu: AKP kaybedecegini gördü

Kiliçdaroglu: "Provokasyonlar konusunda dikkatli olun,tavir ve söylemlerinizi bu çerçevede gelistirin" diye kendi partililerimizi uyardik.   

CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu’na 22 Mayis’ta düzenlenen Elmadag, Kirikkale, Kirsehir ve Aksaray mitinglerinde eslik ettik. AKP’nin güçlü oldugu bu üç ilde CHP liderine yogun ilgi gösterilmesi hem Kiliçdaroglu’nu, hem de parti yönetimini memnun etti.

Aksaray’da, CHP lideri miting için kürsüye çiktiginda ezan okunmaya basladi. Bunun üzerine Kiliçdaroglu mitinge ara vererek ezanin bitmesini bekledi. Bunun üzerine Aksaraylilarin Kiliçdaroglu’nu uzun süre alkislamasi dikkat çekti. Kiliçdaroglu’na bir gün önce açiklanan Merkez Türkiye Projesi’ni sorduk. Kiliçdaroglu, yerli ve yabanci bir çok yatirimcinin proje ile yakindan ilgilendigini söyledi. Hatta sabah saatlerinde Devlet eski Bakani Kemal Dervis’in kendisini telefonla arayarak “Muhtesem bir proje” yorumunda bulundugunu söyledi.

Kiliçdaroglu ile çözüm süreci, meydanlardaki üslup, seçim vaatleri gibi gündemdeki konulari konustuk. Kiliçdaroglu’nun, sorularimiza verdigi cevaplar söyle:

» AKP, “Biz gidersek çözüm süreci biter, HDP Meclis’e girerse çözüm rafa kalkar” gibi söylemlerle, çözüm sürecinin sadece AKP’ye endeksli oldugunu vurgulamaya çalisiyor. CHP iktidarda, çözüm süreci nasil bir çizgide devam edecek?

Açik ve net söylüyorum bu sorunu çözecek olan parti CHP’dir. Biz sorunu nasil çözecegimizi 17 maddelik özgürlük ve demokrasi manifestosuyla kamuoyuna anlattik. Sorunun çözümünde kilit anahtar demokrasi ve özgürlüktür. Eger bunlari yaparsaniz, bu ülkeye birinci sinif demokrasiyi getirirseniz bu sorunu asma konusunda çok önemli adimlari atmis olursunuz. Dolayisiyla çözüm süreci AKP’nin tekelinde degildir. Kürt sorununun çözümü ve çözüm süreci CHP’ye emanettir.

» Seçim bildirgesinde çözüm sürecini devam ettireceginizi açikladiniz ama “Öcalan’la görüsmeyiz” dediniz. Süreci kiminle yürüteceksiniz?

Devlet mesru organlarla görüsür. Kürt siyasal hareketinin mesru temsilcisi su anda HDP’dir. Biz özellikle yüzde 10 seçim barajinin kaldirilmasini istedik. Yüzde 7’ye, Yüzde 5’e veya 3’e indirilmesini istedik. Bu konuda samimi davranilmadi. Dolmabahçe görüsmelerinde gerçekten… Oysa bunun açik ve net ortaya konmasi gerekiyordu ama konmadi. Grup toplantisinda yüzde 10 seçim barajini indirelim, siyasi partiler ve seçim yasalarinda yapilacak degisiklikle bu seçimlerde baraj olmasin diye anayasa geçici bir madde konsun önerisini de getirdik. Ancak önerilerimiz kabul görmedi.

» CHP’nin egitim sistemine yönelik vaadleri tartisma konusu oldu. Özelikle Cumhurbaskani CHP’nin imam hatip okullarini kapatacagini ifade ediyor. Siz ne diyorsunuz?

Egitim sistemi dünyadaki bütün ülkeler için stratejik alandir. 21. Yüzyil’da dünya artik bilgi toplumuna geçti. Bilgi toplumu olmanin yolu da sorgulayici egitimden geçer. Egitim sistemi ne kadar güçlü olursa, çocuklarimiz ne kadar iyi yetisirlerse bilgi toplumunu yakalama konusunda o kadar basarili olurlar. Ben egitim sistemi konusunda AKP’nin bir plani, programi oldugunu düsünmüyorum. Çünkü getirdikleri 4 + 4+ 4 sistemi kalkinma planinda, hükümet programinda, milli egitim programinda yok. Milli Egitim Sûrasi’nda görüsülmemis, Bakanlar Kurulu’nda da görüsülmemis. Ne oldu? Bes AKP milletvekili kanun teklifi verdi; hiçbiri egitimci degil. Çocuklarimizi denek olarak kullandilar, öyle götürüyorlar. 6 yasindaki çocugu zorla okula göndereceksin dediler. 6 yasindaki çocugun çikacagi merdiven yok. Çocugun gidecegi tuvalet yok. Her sey oldu bittiye getirildi böyle bir tablo çikti ortaya. Bu tablo egitimi geriye götürecek. Eger bir ülkeye kötülük yapmak istiyorsaniz o ülkenin egitim sistemini bozacaksiniz. Gelinen nokta budur, Türkiye’de egitim sisteminde büyük bir geriye gidis var.

» Imam Hatiplerle ilgili iddialar?

O, tamamen halktan oy almaya dönük bir kandirmaca. Niye kapatalim ki? Bir anne baba eger çocugunun din egitimi almasini istiyorsa gönderebilir. Onlar oy kaygisiyla, “CHP gelecek bunu kapatacak, sunu kapatacak, bu yasayi getirecek” gibi tamamen kendi tabanini konsolide etmeye dönük söylemler ama bunlarin hiçbir inandiriciligi yok. Dogru da degil.

» Siyasette üslup sorunu da var. Siz iktidari sert elestirmenize ragmen, mitinglerinize katilanlarin iktidari yuhalamasina izin vermiyorsunuz, engelliyorsunuz. Siyasilerin üslubuna iliskin ne söylersiniz?

Siyaset, halkin sorunlarini çözmek için yapilir. Siyasi partiler elbette birbirlerini elestirebilirler, dünya görüsleri, ufuklari farklidir. Bu da gayet dogaldir. Ama uygar ülkelerde siyasi parti liderleri televizyonlarda bir araya gelirler. Oturur konusurlar, gazeteciler soru sorar, onlar da cevaplarlar. Böylece vatandas hangi liderin sorunlara daha vakif oldugunu, hangi liderin sorunlarin çözülmesi konusunda daha saglikli öneriler getirdigini ögrenmis olur. Ama AKP, tek parti anlayisini egemen kildigi ve o zihniyete sahip oldugu için televizyona çikip konusmaya cesaret edemiyor. Miting meydanlarinda insanlar yuhalatiliyor bu dogru bir anlayis degil. Çünkü gerginlikten bu ülke çok acilar çekti ve gerginlik hiçbir topluma yarar getirmez, tersine zarar getirir.

» Seçim yaklastikça provokasyon söylemleri, suikast olacagi söylemleri artiyor. Bu konuda ne dersiniz? Kisisel olarak kendiniz açisindan da endiseniz var mi?

Ben herhangi bir endise tasimiyorum ama AKP iktidari kaybetmemek için her yola basvurabilecek yapiya sahip. O nedenle bütün yurttaslarimiza ve biz kendi örgütümüze çagrida bulunduk. Provokasyonlar konusunda dikkatli olun, tavir ve söylemlerinizi bu çerçevede gelistirin diye kendi partililerimizi uyardik. Bu vesileyle tüm vatandaslarimiza da iktidarin provokasyonlarina karsi dikkatli olmalarini isteriz. Seçim sürecinin herhangi bir sorun yasanmadan sonlanmasi bizim arzumuz.

» Son dönemde gazetecilere yönelik inanilmaz baski ve sansürler yapiliyor. Basin özgürlügü konusunda ne düsünüyorsunuz? Birçok kurumda akreditasyon uygulaniyor, basin giris kartlari iptal ediliyor. Siz bu kararlari nasil degerlendiriyorsunuz?

Kesinlikle yapilan islemler dogru degil. Çünkü gazeteci halk adina soru sorar, siyasetçi de halk adina cevabini verir. Gazeteciye sinirlama getirmek, onun yazmasina, haberlestirmesine sinirlama getirmek o ülkede demokrasinin olmadigi anlamina gelir. Nitekim Bati da zaten iktidarin bu tavri nedeniyle ülkedeki demokrasiyi hibrit demokrasi olarak tanimliyor. Siyasi iktidarlarin övgüden çok elestiriye ihtiyaçlari vardir, çünkü yanlislari, hatalari elestiriyle ögrenecek ve kendilerine çeki düzen vereceklerdir. Ama AKP her yaptiginin dogru her söylediginin dogru oldugnu kabul ediyor ve elestirileri kabullenmiyor.

» Bu kadar yogun tempoya nasil dayaniyorsunuz?

Yoruldum deme hakkim yok. Sonuçta ülkenin içinde bulundugu tabloyu görüyorsunuz ve sizin bir sorumlulugunuz var. Türkiye’yi bu karanlik tablodan çekip çikarmak, daha güzel bir ülkeyi insa etmek. Bunun için de demokratik yollarla mücadele etmek. Biz siyasetçi olarak hem bunu yapacagiz hem de Türkiye’nin gelecegi için projeler üretecegiz. Yüzyilin projesi böyle bir proje.

» Yüzyilin projesine iliskin olarak, “Vatandastan dört yillik yetki istiyorlar ama 20 yil sonrasini öngörüyorlar” elestirileri var. Ne dersiniz?

Proje uygulamalari 2020’de baslayacak. Ama bizim baslangiçta Trabzon, Samsun, Iskenderun, Mersin limanlarini, karayollarini, demiryollarini rehabilite etmemiz lazim. Iktidar olur olmaz ilk yapacagimiz isler arasinda bunlar olacak. Türkiye’de ulasim Bati’dan Dogu’ya dogru saglaniyor. Kuzey – Güney ekseninde de güçlü bir iletisim aginin kurulmasi gerekiyor. Türkiye merkez, önemli bir merkez. Böyle bir mukayeseli üstünlügü var, kullanmak zorunda. Biz halkin günlük sorunlarini çözen projeleri açikladik zaten: Emekliye iki maas, çiftçiye 1,5 tl mazot, issizlik, asgari ücret gibi… Ancak issizlik asgari ücret gibi çözülmez. Zaman dilimine ihtiyaç var. Slogani söyle kurduk, “Üreten Türkiye”. Türkiye üretirse istihdam yaratir. Bu proje, “Üreten Türkiye” projesinin en önemli ayaklarindan biridir. 2 milyon 200 bin kisiye istihdam yaratiyor bu proje. Bittiginde bir yilda 147 milyar dolarlik ek katma deger yaratacak. Olaganüstü bir rakam. Kisibasina gelir 33 bin dolari buluyor. Bu 20 yillik bir proje ama neden? Proje 2035’te olgunlasacak. Ama önceden katma deger yaratacak. Siz alt yapiyi rehabilite ettikten sonra yabancilar gelecek orada fabrikalarini, depolarini kuracaklar, istihdam yaratacaklar. Bir de bunlar etap etap gelisen, birbirini tamamlayan projeler… Diyelim geldiniz fabrikayi kurdunuz, istihdam yaratiyorsunuz, ihiyaca göre yan tarafta baska bir sey yapabilirsiniz. Örnegin Teknopark. Teknopark’i kurdugunuzda yurtdisindaki bir firma arge’sini oraya tasiyabilir. Kültür merkezleri, fuar merkezleri. Bu proje ile Anadolu’yu ayaga kaldiriyoruz. Önemli bir cazibe merkezi yaratiyoruz. Istanbul’un varoslarini degil, bu cazibe merkezine ve etrafindaki 81 kente katma deger yaratacak bir nüve olusturuyoruz, bölgesel dengesizlikleri kaldiriyoruz bir bakima.”

» Programinizda taseronlasirmayi sona erdirmek de var. Türkiye taseron cenneti haline geldi. Taseron sisteminin kaldirilmasinin devlete agir yük getirecegi öne sürülüyor. Sizin degerlendirmeniz nedir?

Kamuda 800 bin taseron isçi çalisiyor. Diyorlar ki, “Taseron kalktigi zaman devlete yük olur”. Tam tersine devlet bundan avantaj saglayacak. Devlet, parayi isçi yerine taserona verirken yüzde 18 de devlet ödüyor. Taseron kalktiginda devlet isçiye dogrudan maasini ödeyecek o kadar. Kaldi ki bugün daha acimasiz uygulamalar var. Taseron götürüp parayi isçinin banka hesabina yatiriyor ama sonra ondan 100 lirayi geri aliyor. Yani asgari ücretin altinda çalistiriyor. Bu uygulamalari tamamen kaldiracagiz.

» Peki ama CHP’li belediyelerde halen taseron uygulamasi var. Hükümet de bu konuda, ‘Siz kendiniz uyguluyorsunuz’ diye elestiriyor sizi?

Belediyelerin norm kadro uygulamasi var. Belediye baskanlari norm kadro disina çikamazlar. Çiktiklarinda suç islemis olurlar. Bu, belediyelerin uygulamalari ile degil, çikarilacak bir yasayla çözülür.

Hüseyin Özay – Taraf

Haberi Ekleyen: Görman Hesler

Bu haber 2230 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Röportaj-Söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi Dedesi rahmetli Mustafa Kul'un bayrağını taşıyor

Erdoğan'ın halifelik hayali Türkiye'yi tehlikeye attı!

Erdoğan'ın halifelik hayali Türkiye'yi tehlikeye attı! Ortadoğu'yu en iyi bilen gazeteci Hüsnü Mahalli, SÖZCÜ'ye konuştu

Cesur,Devrimci ve Çağdaş

Cesur,Devrimci ve Çağdaş TGB Başkanı Çağdaş Cengiz ile röportaj

Yıldırım Mayruk ülkeyi terk ediyor!..

Yıldırım Mayruk ülkeyi terk ediyor!.. Yıldırım Mayruk,Barbaros Şansal ile birlikte ülkeyi terk ediyor!..

Demirci,AKP Milletvekili A.Adayıyım

Demirci,AKP Milletvekili A.Adayıyım Mustafa Demirci,Giresun AKP'den milletvekili aday adayı olduğunu ilan etti

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss