Karakter boyutu :
16 Temmuz 2014, 01:37
Hayaldi gerçek oldu!Barzani Musul-Kerkük'e el koydu!
Hayaldi gerçek oldu! Barzani Musul-Kerkük’e el koydu,Türkiye,Türkmenlerin can-mal güvenligini pesmergelere emanet etti... Geçen hafta Bagdat yönetiminden çekilip, referanduma gideceklerini ve bagimsizliklarini ilân edecegini açiklayan Barzani bir Alman gazetesinin, “Kürdistan’in kurulmasini komsu ülkelerin kabul edecegi izlenimi var mi?” seklindeki bir sorusunu da söyle cevapladi: “Türkiye ile olan iliskimiz son 10 yilda son derece gelisti ve simdi çok iyi. Kürtlerle Türk hükümeti arasindaki baris sürecini destekliyoruz. Burada önemli gelismeler oldu. Türkiye Basbakani Recep Tayyip Erdogan Erbil’de bizi ziyaret etti. Bu tarihi bir adimdi.” Yani “Türkiye bizi tanimaya hazir” demeye getirdi. Bu mesaji verdikten hemen sonra da Türkiye’ye gelip, devletin zirvesindekilerle görüstü. Resmi açiklamaya göre, “Barzani’ye Irak’in toprak bütünlügünün korunmasindan yanayiz” mesaji verildi. AKP NEREDEN NEREYE SÜRÜKLENDI Fisilti gazetelerine göre ise Barzani, Türkiye’ye “Kürdistan’in kurulus davetiyesini” getirdi. Ankara da, “Bagimsizlik ilâninin Cumhurbaskanligi seçimi sonrasina birakilmasini” istedi. “AKP devleti” açisindan gerçekten “Nereden nereye!..” denilecek bir manzara. Neden mi? Yil 2002; ABD Irak’in isgâli için Türkiye’yle 1 Mart tezkeresinin pazarligini yapmaktadir. Basbakanlik koltugunda oturan Abdullah Gül, Musul-Kerkük konusunda sunlari söyler: “Biz Irak’in üniter yapisinin korunmasini istiyoruz. Musul ve Kerkük'teki petrollerin, bu çerçeve içinde Irak halkinin bütün unsurlarinin faydalanacagi sekilde kullanilmasini savunuyoruz. Yani Arap, Türk ve Kürtlerin ortak yararlanmasini. Ama bu olmaz, orada bu petrollerin gelecegine yönelik yeni olusumlar söz konusu olursa, elbette buna seyirci kalamayiz. Bu konuda bizim de senaryomuz var... ABD’lilere, Musul ve Kerkük Kürtlere verilirse, Kürt devleti kurulursa, buradan bir asker geçiremezsiniz, bir uçak kaldiramazsiniz dedik.” Yil 2006; ABD, Irak’in bölünmesi gerektigini dillendirmeye baslamistir. Basbakan Yardimcisi ve Disisleri Bakani Gül su çarpici örnekle itiraz eder: “Irak küçük bir Ortadogu. Her defasinda tüm muhataplarimiza açikça sunu söyledik; Irak’in bölünmesi, ülkede simdikinden daha büyük bir kaos yaratir. Bu kaos sadece Irak’la kalmaz tüm bölgeyi kapsar, dolayisiyla dünya barisi da ciddi sekilde tehlikeye girer. Biz su görüsteyiz; Irak bir Yugoslavya gibi olmaz. Çünkü Irak’in komsulari Irak’in Yugoslavya gibi bölünüp parçalanmasini istemiyor. Bu çok önemli bir ayrinti. Komsularin bu istemi, bu görüsü, Irak için de büyük bir avantaj.” Yil 2006’nin sonu; Barzani Kerkük için referanduma gidilmesini istemektedir. Disisleri Bakani Gül, “Kürtleri Barzani'nin temsil ettigini düsünmek yanlis olur. Orada farkli farkli partiler, görüsler var. Ümit ederiz ki, Irak'ta isler daha çok kötüye gitmez” der. Yil 2007; Barzani, “Kürdistan fikrine alisin” açiklamasi yapmistir. Disisleri Bakani Gül, Barzani’yi söyle uyarir: “Orta Dogu’daki irrasyonel liderlik ve maksimalist hayalperestlik, halklarin basini daima belaya sokmustur. Bölgenin ve özellikle de Irak'in kritik bir dönemden geçtigi, Türkiye'nin kucaklayici ve yapici bir politika takip ettigi sirada, bu tip demeçler ya kasitli ya da çok hayalperestlik ve sorumsuzluk örnegidir. Eger kendi halklarina iyilik yapmak istiyorlarsa herkesin bu bölgede son 15 yilda olup bitenlerden çok iyi ders almasi ve gerçekçi olmasi gerekiyor. Aksi bir hareket, kendi halklarinin basini belaya sokmaktan baska bir ise yaramaz.” Yil 2007; Barzani, “Türkiye Kerkük’e karisirsa biz de Diyarbakir’a karisiriz” tehdidi savurmustur. Basbakan Erdogan, “Bu sözlerin bedeli agir olacaktir. Altindan kalkamayacaklari sözleri söylemesinler, yerlerini, konumlarini iyi tespit etmeleri gerekir. Sonra bu sözlerin altinda ezilirler” derken, Disisleri Bakani Gül, “Cevabimizi göreceksiniz” karsiligini verir. "HAYALPEREST" DENILEN BARZANI'NIN GELDIGI NOKTA Iste 7 yil önce “hayalpereset” denilen Barzani’nin geldigi nokta; Kürdistan hayaldi, gerçek oldu. Türkiye’nin maruz birakildigi “tarihi degisim ve dönüsümler” sayesinde!.. Cumhurbaskani Gül 2010’da “çözüm süreciyle” ilgili görüstügü bir grup “aydina”, su dileginden söz etmisti: “Tarihi sorumlulugum oldugunu düsünüyorum. Görev süremin sonunda ayrilirken ‘yapilabilecek her seyi yaptim’ diyebilmek istiyorum.” Artik görev süresinin sonuna geldi. Sadece PKK degil, Barzani için de gönül rahatligiyla, “Tarihi sorumlulugum geregi yapilabilecek her seyi yaptim” diyebilir, degil mi? Silivri,Mamak,Sirinyer,Eskisehir ve Malatya’ya kucak dolusu sevgiler Müyesser Yildiz - Odatv.com Abdullah Gül'den çözüm paketine onay Cumhurbaskani Abdullah Gül, kamuoyunda “çözüm süreci paketi” olarak bilinen 6551 sayili Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünlesmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’u onayladi. Kanun, çözüm sürecinde hükümete genis yetkiler verirken, kanun kapsamindaki görevleri yerine getirenlerin bu görevleri nedeniyle hukuki, idari veya cezai sorumlulugu olmayacak. Kanun çözüm sürecinin, koordinasyon görevini de Kamu Düzeni ve Güvenligi Müstesarligi’na veriyor. Cumhurbaskani Abdullah Gül, 6551 sayili Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünlesmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’u onayladi. Cumhurbaskani Gül’ün onayladigi kanun, terörün sona erdirilmesi ve toplumsal bütünlesmenin güçlendirilmesi için yürütülen çözüm sürecine iliskin usul ve esaslari düzenledi. KANUN KAPSAMINDAKI GÖREVLERI YERINE GETIRENLERIN HUKUKI SORUMLULUGU OLMAYACAK Kanuna göre, hükümet, terörün sona erdirilmesi ve toplumsal bütünlesmenin güçlendirilmesine yönelik siyasi, hukuki, sosyoekonomik, psikolojik, kültür, insan haklari, güvenlik ve silahsizlandirma alanlarinda ve bunlarla baglantili konularda atilabilecek adimlari belirleyebilecek, hükümetin gerekli görülmesi halinde, yurt içindeki ve yurt disindaki kisi, kurum ve kuruluslarla temas, diyalog, görüsme ve benzeri çalismalar yapilmasina karar vermesine ve bu çalismalari gerçeklestirecek kisi, kurum veya kuruluslari görevlendirmesine imkan saglarken, silah birakan örgüt mensuplarinin eve dönüsleri ile sosyal yasama katilim ve uyumlarinin temini için gerekli tedbirleri alacak. Bu görevleri yerine getiren kisilerin bu görevleri nedeniyle hukuki, idari veya cezai sorumlulugu olamayacak. ÇÖZÜM SÜRECINDE KOORDINASYONU KAMU DÜZENI VE GÜVENLIGI MÜSTESARLIGI SAGLAYACAK Hükümet, kanun kapsaminda yapilan çalismalar ile alinan tedbirlere iliskin kamuoyunun dogru ve zamaninda bilgilendirilmesini saglayacak. Hükümet, alinan tedbirlere iliskin uygulama sonuçlarini izler ve ilgili kurum ve kuruluslar arasinda koordinasyonu saglayacak ve gerekli mevzuat çalismalarini yapacak. Kanun Bakanlar Kurulu’nu çözüm sürecine iliskin gerekli kararlari almaya yetkili kilarken, çözüm süreci kapsaminda yapilan çalismalarin koordinasyonu ve sekretarya hizmetleri Kamu Düzeni ve Güvenligi Müstesarligi tarafindan yürütülmesine hükmediyor. Kanun kapsaminda verilen görevlerin, ilgili kamu kurum ve kuruluslarinca ivedilikle yerine getirilmesine hükmederken, kanun Resmi Gazete’de yayimi tarihinde yürürlüge giriyor. ISTE ISIM ISIM ÇÖZÜM PAKETINE RED VE KABUL OYU VEREN MILLETVEKILLERI http://www.odatv.com/n.php?n=cozum-paketine-kim-evet-kim-hayir-dedi-1007141200
Odatv.com Haberi Ekleyen: Görman Hesler Bu haber 1655 defa okunmuştur.
|
YAZARLAR
VİDEO GALERİ
GÖRELE ' DE HAVA DURUMUARŞİVLEN HABERLERArama |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||