Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Komünistim ve gurur duyuyorum
12 Eylül 2011, 01:55

Komünistim ve gurur duyuyorum

Camila Vallejo: Komünistim ve gurur duyuyorum

Camila Vallejo: Komünistim ve gurur duyuyorum

Sili'yi sarsan gençlik hareketinin liderlerinden Camila Vallejo, Pegina dergisine konustu. Burjuva basini tarafindan komünistlikle suçlanan Vallejo, "Ben halen Sili Komünist Partisi Gençlik kolu üyesiyim" dedi.

Sili'yi sarsan gençlik hareketinin liderlerinden Camila Vallejo'nun Pegina dergisine verdigi ve Birgün gazetesi tarafindan çevirisi yapilan röportajini yayinliyoruz.

"Camila Vallejo'yla röportaj yapabilmek için randevu almak hiç de düsünüldügü gibi kolay degil. Bir çok Silili ve yabanci gazetecinin bekledigi upuzun bir kuyruga girip Camila'nin ajandasinda bos kalan bir zamana denk gelmek için çok çaba sarf etmek gerekiyor. Camila'nin Sili basinin, en çok da popülist sagci basinin dostu olmadigi kesin. Onunla konusmaya baslar baslamaz bunun nedenini anlamakta gecikmiyorsunuz. 23 yasindaki bu genç kadin sorulara verdigi net cevaplarla, size nasil Sebastian Piñera hükümetinin uyguladigi neoliberal politikalardan hosnutsuz olan ve her türlü sömürüye karsi bikkinligini belirtmekten çekinmeyen ögrencilerin, onlara destek sunan profesörlerin, isçilerin ve de binlerce Sililinin gücüyle yürütülen büyük bir sosyal hareketin basini çektigini kanitliyor.

Sili Üniversitesi Universidad de Chile cografya bölümünden mezun Camila ve onun gibi diger bir  çok azimli genç, her ne kadar büyükleri gibi diktatörlük döneminin siddetine maruz kalmasa da simdi ki yöneticilerin karsisina üç defa geçip, Sili kongresinde, sosyal aglarda ve yine büyük tartisma programlarinda kendi ideallerini savunma cesaretini gösterebildi. Camila Vallejo sagci basin tarafindan fikirlerindeki saglamlik ve ideallerine olan bagimliligi nedeniyle uzlasmaya katiyen yanasmayan, dik kafa bir solcu gibi lanse edile dursun. Bütün bu karalama kampanyasinin sonuç vermeyecegi oldukça açik. Çünkü bu genç kadin yillarini Devrimci Sol Harekete adamis bir anneannenin torunu ve yine Komünist Parti'ye senelerce emek vermis bir annenin kizi. Her seyin sonunda, kim ne derse desin Camilia ve arkadaslari hükümetin acimasiz egitim politikalarina sessiz kalmayarak birlikte binlerce kisiyi sokaklara çikmaya ikna etmeyi basardi.

Birçok Silili ögrenci egitimdeki pahalilik nedeniyle komsu Arjantin'de yüksekögrenim görmeyi tercih ediyor. Sili'den Arjantin'e Üniversite egitimi için gitmis, basta Buenos Aires Üniversitesi olmak üzere, La Plata Üniversitesi ve yine IUNA da yaklasik 4500- 5000 Silili ögrenci bulunuyor!

Bu verdiginiz rakam bence içinde bulundugumuz durumun vahametini en iyi sekilde özetliyor. Biz bu durumu düzeltmek adina zaten yola çiktik. Öyle bir ülkede yasiyoruz ki egitim ve daha bir çok temel hizmet örnegin saglik veya konut ihtiyaci akil almaz bir pahalilikta. Ayrica bu gibi hizmetlerde kalite aramak sadece yüksek gelirli insanlara saglanmis bir hak. Bu yüzden bugün verdigimiz mücadeledeki en önemli prensibimiz parasiz kaliteli egitimi, hiç bir ayrim gözetmeksizin bütün Silililere kazandirmak.

Sizce arkadaslarinizla öncülügünü ettiginiz "Egitimde Esitlik Hareketi" hem sag hem de sol yelpazede yer alan siyasi partilerle ve hükümet üzerinde bir etki yaratmayi basarip amaçlarina ulasabilecek bir dayanakliliga sahip mi?

Hareketimiz sadece egitimde esitsizlige isyan edip bunu protesto etmekle kalmiyor. Yavas yavas çok daha büyük çapta bir sosyal harekete dogru evirildi. Bu hareket içerisinde-egitim dünyasindan çok önemli insanlar bize destek oldular.  Yine de sunu söyleyebilirim ki bir çok farkli sesi bir araya getirip Silili yurttaslarin tam anlamiyla temsil edebilmek, ancak uzunca bir süreye yayilan demokratik tartisma ortamlarinda mümkün oldu. Ve sonuç olarak Bachelet'in (eski devlet baskani) döneminde büyük bir umutla baslanmis ama amaçlarina ulasamayan Penguenler Hareketi ve onun gibi Sili tarihindeki birçok sosyal hareketin izinden giderek kendi stratejimizi güçlendirdik. Böylece simdiye kadar her türlü farkli tartisma ortaminda hem sag partiler karsisinda hem de hükümetin karsisinda kendimizi savunabilmeyi basardik.

"HÜKÜMET KENDI YURTTASINI DINLEMIYOR"

Hükümetin yasananlara tepkisi hakkinda ne düsünüyorsunuz? Hükümet hiç bir sekilde sizin talepleriniz dogrultusunda pozitif bir adim atmakla kalmayip ayrica sokaklara çikip yaptiginiz  protesto ve yürüyüsleri de siddet olaylari olarak lanse etmeye devam ediyor.

Hükümet kendi yurttasini dinlemiyor. Açikça görünen o ki kendi egitim modelini dayatmak için kendi yurttaslarinin fikirlerini ve isteklerini dahi gözardi etmeye hazir. Yaklasik üç aydir sagci basindan tutun, diger bütün medya yayin organlarini ülkede oldukça etkili olan çikar gruplarini ve orduyu kullanarak hareketimizin mesrulugunu görmezlikten gelmeye ve engellemeye çalistilar. Fakat halkin baskisi Piñera hükümetinin aslinda neyi temsil ettigini, kendi ekonomik menfaatleri için demokrasiyi görmezden gelebileceklerini göstererek aslinda onlara büyük bir zarar verdi. Son yapilan anketlerin de gösterdigi gibi Piñera hükümetinin halktan aldigi destegin oldukça azaldi. Ögrencilerin parasiz egitim hakkini savunmak için sokaklara çiktiginda onlara siddet kullanarak bastirmaya çalismasi bizlere Piñera hükümetinin Sili'nin en büyük sorunlarindan biri olan egitim sorunu çözüm getirmekteki kapasitesizligini kanitlamaktadir. Bu son üç ayda polisin görev ahlakini hiçe sayarak, Içisleri bakani Rodrigo Hinzpeter'in kontrolünde orantisiz güç kullanimina defalarca tanik olduk ve geçen hafta bir arkadasimiz ne yazik ki bu olaylar sirasinda yasamini yitirdi.

Halkin size bu kadar destek olmasini neye bagliyorsunuz?

Arkadaslarim ve daha birçok ögrencinin birlikte çok çaba sarf ederek baslattigi bu hareket Sili'de demokrasinin ilan edilmesinden bu yana en çok destek bulan siyasi harekettir. Son seçimlerde Piñera'ya inanmis ve ona oy vermis Sililer artik bu siyasi hareketin derdinin Piñera hükümeti olmadigini anladilar. Bizim degistirmeye çalistigimiz sey yillardir devam eden, adaletsiz, günden güne sanki piyasada bir ürünmüs gibi pazarlanan egitimdir. Bizim istedigimiz sey egitime gerçek anlamini yeniden kazandirmak demokratik bir sistem çerçevesinde algilanmasini saglamaktir. Bu yüzden bugün seçimlerde Pinera'ya oy vermis bir çok Silili hareketimiz sayesinde hükümetin egitim politikalarini sorgulamaya basladi. Kitleler  bizim amacimizin onlar gibi ekonomik çikarlara hizmet etmek yerine egitim hakkinin esit bir sekilde herkese taninmasini Sili toplumunu ve gelecegini degistirmek oldugunu gördüler.

Sizce Sili'de su an kutuplasma var mi?


Bu durumu incelemek için iki açidan bakmamiz gerekiyor. Birincisi toplumda birçok sektör artik egitimde reformu desteklemeye basladi. Fakat diger yandan yine önümüzde egitimin ticarilesmesinden memnun, bundan gelir saglayan egemen bir sinif var. Bu küçük azinlik için kötü egitim almis bir çogunluk büyük bir avantaj. O yüzden egitimin parasiz olmasi ve onlara saglandigi kalitede çogunluga da saglanmasi sadece ceplerine giren paranin azalmasina degil, bugüne kadar sahip olduklari ayricalikli pozisyonu da tehlike altina atilmasi demek olacaktir.

Sorunuzun cevabi ise evet kutuplasma oldugunu söyleyebilirim çünkü bu son bahsettigim azinlik egitim reformuna karsi çikiyor ve ülkeyi  egitim konusunda kutuplasmaya sürüklüyor. Fakat birçoklarinin düsündügünün aksine ögrenci hareketinin kendi içerisinde kutuplasma oldugunu düsünmüyorum. Basindan beri, ögrenci birlikleri hepimizin gelecegi için bir bütün olarak hareket etmenin gerekliliginin bilincinde oldu. Kisaca özetlemek gerekirse bugün, hizla ilerleme içerisinde oldugumuz bir zamanda Sili hükümeti ve ayricalikli azinlik  kendi çikarlarini korumak adina halkin büyük bir çogunlugunun degisime  ayak uydurma ve parasiz kaliteli egitim taleplerini görmezlikten gelmeye devam ediyor.

"SILI KOMÜNIST PARTISI GENÇLIK KOLU ÜYESIYIM"

Siz birçok elestiriye maruz kaldiniz. Komünist Parti tarafindan kullanildiginizi iddia ettikleri zaman ne düsündünüz ?

Ben halen Sili Komünist Partisi Gençlik kolu üyesiyim. Ve bu partinin gençlik kollarinda aktif olarak yer almaktan ötürü de gurur duyuyorum bunu da asla inkar etmedim. Çünkü Sili Komünist Partisi benim için bir okul oldu. Benim siyasi fikirlerimin gelisimi burada basladi ve burada devam etmeyi sürdürüyor. Egitim açmazi gibi çok önemli bir konuyla ülke her gün çalkalanirken, benim sahsima ve KP'nin önde gelen yöneticilerine saldirmak için firsat kolluyorlar. Ama bilmeleri gereken tek birsey var o da benim bugün sadece Silili ögrenciler federasyonu degil bu ülkedeki bu federasyona üye olmayan bütün ögrencileri de temsil ettigimdir. Ve sahsima karsi yapilan bütün bu saldirilari fikir bazinda benimle veyahut arkadaslarima söyleyecek hiç bir seyleri olmayan, saglam argümanlarla karsimiza geçmek yerine pis stratejiler üzerine kafa yoran  insanlarin ucuz numaralari olarak görüyorum.

Sili gibi yeterli sayida genç liderden yoksun bir ülkede gelecekte siyasi olarak aktif bir rol oynamayi düsünüyor musunuz?

Sili gibi ülkelerde, medya genel olarak çok büyük ekonomik güçlerin elinde bulunuyor, bu yüzden de medya bütün sosyal hareketleri ve onlarin liderlerini yipratmak ve  bu hareketleri durdurmak için ellerinden geleni yapiyor. Ayni durumu Meksika'da gözlemleyebiliriz.  Ama su an Sili de medya istedigi kadar bizi yipratmaya ve karalamaya çalissin, biz ögrenciler olarak egitimde reform hareketin her seye ragmen devam ettirmesini basardik halk bize her gün çok daha yogun bir sekilde destek oluyor, arkamizda duruyor. Ve benim gelecegime gelirsek birkaç kez baska yerlerde de  söyledigim gibi  gelecekte akademisyen olmak istiyorum. Fakat bu sosyal sorumluluklarimi bir kenara birakacagim ve yeni görevleri reddedecegim anlamina gelmez.

Peki sosyal sorumluluk hakkinda genel fikriniz nedir?


Bence parasiz ve kaliteli egitimi Sili'ye getirmek isteyen ve ögrencilerin baslattigi bu harekete katilmis, veyahut destek vermis herkes bu sosyal sorumlulugu paylasiyor. Benim gibi bir çok ögrencinin emegiyle baslatilmis bu hareketten sadece benim sahsim üzerinde yogunlasip beni ikonlastirmaya baslatip hareketi siglastirmaya çalisanlara sadece sunu hatirlatmak istiyorum su ana kadar bu hareketle basardigimiz, basaracagimiz her seyin arkasinda binlerce ögrencinin emegi var. Bu hareket hepimizin hareketidir. Ögrenci Konfederasyonu olarak bazi seyleri basardigimizin kanitini da halktan bize gelen yogun destekte görebiliriz. Üç ay geçmesine ragmen hala bu destek günden güne artiyor. Fakat bugün bu kadar yogun destek alirken bile her seyin sonunda yola baslarken Silili ögrenciler için belirledigimiz hedeflere ulasamazsak eger bu bizim degil, sag partileri destekleyen ekonomik olarak çok güçlü olan bir azinligin ve hükümetin isleri yokusa sürmesinden ve ülkenin gelecegine ve halkin isteklerine ihanet etmesinden dolayi olacaktir. Eger böyle olursa bunu tolere etmemiz beklenemez.

Peki merkez solda yer alan  Demokratik Sol Koalisyon Partisi'nin  egitim hareketindeki rolü hakkinda ne düsünüyorsunuz?


Demokratik Sol Koalisyon'un egitim hareketini baslattigimizdan beri oldukça firsatçi davrandigini düsünüyorum. Basindan beri hiç bir sekilde hareketimizin içerisinde olmamalarina ragmen bundan siyasi bir çikar saglamaya çalistilar. Bugün bazen eski baskan Ricardo Lagos gibi kisilerin sanki kendi dönemlerinde bu ülkedeki egitim problemini kendileri daha da derinlestiren kararlara imza atmamislar gibi, egitimin daha da ticarilesmesini kendileri onaylamamis gibi "Egitim sistemimiz içinde bulundugumuz kosullara uygun degildir ve daha fazla sürdürülemez" gibi açiklamalarda bulunup, yaptiklarini unutmalarina anlam veremiyorum. Fakat yine de Demokratik Sol Koalisyon'un parlamentodaki, önemini düsünürsek eger harekete destek vermeleri ve bu sefer 2006'daki  "Penguenler Hareketi"ne ihanet ettikleri gibi bize de sirtlarini çevirmemelerini ümit ediyoruz."

Arjantin'de yayinlanan "Pagina12" gazetesinden BirGün için çeviren SENA AKALIN- FLACSO

(http://www.pagina12.com.ar/diario/elmundo/4-175965-2011-09-03.html)

Haberi Ekleyen: Ali Dursun

Bu haber 1189 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Röportaj-Söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi Dedesi rahmetli Mustafa Kul'un bayrağını taşıyor

Erdoğan'ın halifelik hayali Türkiye'yi tehlikeye attı!

Erdoğan'ın halifelik hayali Türkiye'yi tehlikeye attı! Ortadoğu'yu en iyi bilen gazeteci Hüsnü Mahalli, SÖZCÜ'ye konuştu

Cesur,Devrimci ve Çağdaş

Cesur,Devrimci ve Çağdaş TGB Başkanı Çağdaş Cengiz ile röportaj

Kılıçdaroğlu: AKP kaybedeceğini gördü

Kılıçdaroğlu: AKP kaybedeceğini gördü Kılıçdaroğlu provokasyonlar konusunda uyardı

Yıldırım Mayruk ülkeyi terk ediyor!..

Yıldırım Mayruk ülkeyi terk ediyor!.. Yıldırım Mayruk,Barbaros Şansal ile birlikte ülkeyi terk ediyor!..

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss