Halklarin Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu Üyesi Gencay Gürsoy ve BDP Mersin Milletvekili Ertugrul Kürkçü,HDK'nin geçtigimiz hafta sonu gerçeklestirdigi genel kongresini ve parti kurulmasi yönündeki kararini Emek Dünyasi'na degerlendirdi.
Halklarin Demokratik Kongresi (HDK) genel kurulu Ankara'da yüzlerce delegenin ve demokratik sivil toplum kurumu temsilcisinin katilimi ile gerçeklesti. Iki günlük genel kurulun sonunda yayimlanan sonuç bildirgesi ile bir seçim partisi kurulacagini duyuran HDK'yi, HDK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr.Gencay Gürsoy ve BDP Mersin Milletvekili Ertugrul Kürkçü, Emek Dünyasi'na degerlendirdi.
Ertugrul Kürkçü, kurulacak olan partinin Türkiye halklari, emekçileri, bütün ötekileri açisindan çok önemli bir talep tasiyici misyonu oldugunu vurgularken, Gürsoy, "Cumhurbaskanligi seçimi ve yerel seçimlere, iç hukuku sikinti yaratmayan bir parti yapisiyla girmenin avantajlarini unutmamak gerekiyor. Bu ilk deneyimden yüz akiyla çikilabilirse ilk genel seçimlerde, toplumsal muhalefet güçlerinin ve demokratik Kürt özgürlük hareketinin ortaklasa yaratacagi sinerji HDK'yi barisin ve demokrasinin vazgeçilmez bir aktörü haline getirebilir" diyor.
'HDK, CIDDIYE ALINMASI GEREKEN BIR KARARLILIKTIR'
Genel kurulun tepeden inmeci, yukaridan belirlenmis degil büyük ölçüde aktivistlerden olustuguna dikkat çeken Kürkçü, bu açidan genel kurulun çok umut verici oldugunu düsünüyor. Tabandan çok fazla sayida katilimin olmasinin önemli oldugunu vurgulayan Kürkçü, bu kongrede daha önceki kongrede görülen kimi anlasmazliklarin giderildigini ve daha ise yarar kararlar alindigini ifade ediyor. Gürsoy da tipki Kürkçü gibi beklenin üzerinde katilim olduguna dikkat çekiyor. HDK Genel Kurulu'nun, bu ülkede siyasi hayata soldan müdahale etme konusundaki umutlarin iyice yiprandigi, polis zulmünün alabildigine yayginlastigi, yarginin düpedüz iktidarin baski araci haline geldigi bir ortamda, beklenenin çok üstünde bir katilimla toplanmasinin ciddiye alinmasi gereken bir kararlilik oldugunu ifade eden Gürsoy, "Ülkenin dört bir yanindan gelen ve iki gün boyunca bikip usanmadan sorunlari ve çikis yollarini tartisan bu insanlarin HDK' yi önümüzdeki bir yil içinde, siyasi hayata müdahale yetenegine sahip bir güç haline getirmesinin bos bir hayal olmadigini düsünüyorum" diyor ve "Yeter ki geçmis deneylerden dogru dersler çikartilsin ve solun geleneksel yapisal illetlerinden arinilabilsin" diye ekliyor.
'KONGRE NEHIR YATAGI, PARTI REGÜLATÖR'
Kürkçü, HDK'nin ilkesel olarak hre zaman parti kurma gibi bir fikri oldugunun altini çiziyor. "Kongre esastir" diyor. Kongrenin farkli muhalefet düzeylerinin ortakligi ile yerel meclisler araciligi ile kendilerini ifade edenlerin yani dogrudan hayatin içinden gelenlerin yer buldugu bir alan olduguna dikkat çeken Kürkçü, "Partinin böyle görevleri yoktur. Parti HDK'yi, bizi seçimlerde temsil eder. Partinin bundan yüksek anlami yoktur. Kongre nehir yatagi parti regülatör" diyerek parti ve HDK arasindaki farka vurgu yapiyor.
'HDK BARISIN VE DEMOKRASININ VAZGEÇILMEZ AKTÖRÜ OLABILIR'
Parti kurma düsüncesine iliskin konusan Prof. Dr. Gürsoy, önümüzdeki Cumhurbaskanligi seçimi ve yerel seçimlere , iç hukuku sikinti yaratmayan bir parti yapisiyla girmenin avantajlarini hatirlatiyor. HDK'nin bu ilk deneyimden yüzakiyla çikilabilirse ilk genel seçimlerde, toplumsal muhalefet güçlerinin ve demokratik Kürt özgürlük hareketinin ortaklasa yaratacagi sinerji , HDK'yi barisin ve demokrasinin vazgeçilmez bir aktörü haline getirebilecegini ifade eden Prof. Dr. Gürsoy, Avrupa'daki son seçim sonuçlara bakildiginda, bölgedeki siyasal gelismelerin de bunun için uygun bir siyasi iklim yarattigini vurguluyor.
'PARTI OLMADAN POLITIKA YAPMAK OLDUKÇA ZOR'
Parti olmadan politika yapmanin zor olduguna dikkat çeken Kürkçü, "Bir parti ile var olan sistem demokratiklesmez bizim öyle bir iddiamiz yok. Parti demokrasinin bir araci olabilir. Demokrasi de halkin özgürlügü için bir araç. Her bakimdan ne demokrasi, ne oligarsi, halk kendi kendisinin efendisi olacak. Ilk elden parti, HDK'nin taleplerini politik alana tasiyacak, HDK'nin programini gündeme tasiyacak" diyerek HDK'nin hedeflerini anlatiyor.
'PARTI KAÇINILMAZ BIR IHTIYAÇ'
"Emekçiler için, magdurlar için, can çekisen doga için, barisa susamis insanlar için böyle bir partinin sadece "ihtiyaç" degil, "kaçinilmaz bir ihtiyaç", hatta bir "mecburiyet" oldugunu düsünüyorum" diyen Prof. Dr. Gürsoy, "Bütün mesele bu ihtiyaci ortak bir siyasi talep halinde örgütleme becerisini gösterebilmektedir" diyerek baska bir boyuta dikkat çekiyor.
Gürsoy son olarak sunlari aktariyor: "Iktidar güçlerinin bütün pervasizligina karsin, gelecek genel seçimlerde % 10 seçim barajinin bir kez daha uygulanabilecegine kesin gözüyle bakmamak lazim. Ben baraj kalsa bile önümüzdeki dönemin siyaset ikliminin güçlü bir sol ittifaka bu lanet baraji asma olanagini verebilecegini düsünüyorum. Kaldi ki % 1o barajinin devam ettigi kosullarda böyle bir parti yapisiyla seçime bagimsiz girmenin saglayacagi kolayliklari da unutmamak gerek"
HDK 1.Genel Kurul Sonuç Bildirgesi Söyle:
Türkiye'nin dört bir yanindan, 64 ilden birey, kurum, örgüt ve partilerden bilesenleri ve birlikte mücadele yürüttügü emek, baris ve demokrasi güçlerinin de katilimiyla, dünyanin dört bir yaninda ezilen ve sömürülen halklarin, sömürüsüz, baskisiz ve esitlikçi bir düzen arayisini sürdürdügü kosullarda toplanan HDK 1. Genel Kurulu, hareketimizin bu süreçten, 8 Mart, Newroz ve 1 Mayis etkinlik ve mücadelelerinden güçlenerek çiktigini saptamistir.
Kurulus sürecinin kendine has soru ve sorunlarini asarak, politika ve örgütlenme alaninda önemli mesafeler katederek canli, dinamik bir sürecin devaminda gerçeklesen Genel Kurul, canli, egitici, elestirel, özelestirel ve ögretici bir tartisma ortaminda yapilmis; kurulustan bu yana geçen yaklasik 7 ayda sürdürülen çalismalari degerlendirmis; eksik ve zaaflari tespit etmis, yeni siyasal ve örgütsel kararlar almis, tartismalardan güç ve moralle çikmistir.
HDK 1. Genel Kurulu, sürdürülen tartismalar sonunda, HDK'nin uluslararasi iliskileri; Ortadogu politikalari, Filistin halki ve tutsaklariyla dayanisma; Kürt sorununda esit haklara dayali demokratik çözüm ve baris meselesi; AKP Hükümeti'nin siyasal, ekonomik ve sosyal alanlardaki baski ve saldirilarina karsi mücadele; yerel seçimler, Cumhurbaskanligi seçimleri ve genel seçimler, parti kurulusu; ekolojik yikima karsi mücadele; artan nefret suçlarina ve cinayetlerine, kadina yönelik siddete ve kadin cinayetlerine; ulusal istihdam stratejisine, isçi cinayetlerine; egitim, kültür ve sanatin gericilestirilmesi, sagligin piyasalastirilmasi yönündeki saldirilara karsi ve "yeni anayasa" çalismalarina iliskin kararlar aldi.
Türkiye'de, Ortadogu'da ve dünyadaki gelismeleri degerlendiren Halklarin Demokratik Kongresi (HDK), bir parti kurarak, yerel seçimlere, Cumhurbaskanligi seçimine ve genel seçimlere etkin politik müdahale karari almistir. Türkiye'de demokrasinin kazanilmasi, Kürt sorununda barisçi ve esit haklara dayali demokratik bir çözüme yönelik müzakerelerin baslatilmasi gerekliliginin önemini vurgulayan HDK 1. Genel Kurulu, emekçi halklara yönelik ekonomik ve sosyal saldirilarin durdurulmasi, bölgesel hâkimiyet pesinde kosan Türkiye sermayesinin Suriye'ye askeri müdahale planlarinin bosa çikarilmasi dogrultusundaki mücadelenin de yükseltilmesi konusunda tam bir mutabakat içindedir.
HDK 1. Genel Kurulu, cemaatler ve sermaye sahiplerinin bir koalisyonu olan AKP Hükümeti'nin, sosyal haklarin budanmasindan, özgürlüklerin ayaklar altina alinmasindan; polis siddetinden, cezaevlerindeki zulümden dogrudan dogruya sorumlu oldugunu saptayarak mizragin sivri ucunu AKP iktidarina yöneltmenin bugünkü siyasetinin hakim yaklasimini olusturdugunu; tüm sömürü ve baskinin, mevcut statükonun savunucusu ve sürdürücüsü güçlere karsi mücadeleyi bir kez daha vurguladi. Toplumsal muhalefet güçlerinin de, AKP'nin iç çeliskileriyle oyalanmadan, ancak bu iktidara karsi açik ve dolaysiz siyasal ve toplumsal mücadele yürüterek güçlenebilecegine dikkat çekti.
HDK 1. Genel Kurulu, AKP iktidarinin ekonomik, sosyal ve siyasal saldirilarina karsi, toplumda tepki ve mücadeleler gelismekle birlikte, henüz hükümeti ve sermayeyi tehdit edecek ve geri adim attiracak bir hareketin, güçlü ve birlesik bir emek, baris ve demokrasi cephesi düzeyinde ortaya çikmadigini; demokrasi ve özgürlükler alanindaki talepleri suiistimal etmekte "ustalik dönemi"ne erisen AKP Hükümeti'nin, hak arayislarina karsi yer yer darbe kosullarini hatirlatan uygulamalara girismesine karsin, onun gerçek yüzünü açiga çikaracak ve bir çekim merkezi olacak sekilde bir siyasal ve toplumsal olusum saglanabilmis olmadigini tespit etti.
Bunu yapabilecek kapsayici temel gücün HDK oldugunu belirleyerek bu durumun tarihsel ve güncel sorumluluklarina dikkat çeken HDK 1. Genel Kurulu, bu tespitlerden hareketle, yaptigi çalismalar ve örgütlenmesiyle; emek, demokrasi, ekoloji, kadin, LGBT bireyler, gençlik, özgürlükler gibi alanlarda bir seçenek, bir mücadele odagi, direnme gücü ve birlesme merkezi haline geldigini gösterme, yerellesme, il, ilçe, mahalle meclislerine dayanan bir hareket yaratma becerisini gerçeklestirme kararliligini özenle ve coskuyla vurguladi.
Türkiye'nin, emperyalist güçlerin uluslararasi politikalarina, neo liberal uygulamalara ve bunlara eklemlenmis hükümet planlarina mahkûm olmadigini vurgulayan HDK 1. Genel Kurulu, ülkemiz halklarinin barisi, esitligi ve özgürlügü hak ettigini ve barisin, esitligin ve özgürlügün kazanilmasi için, isçi sinifinin ve emekçilerin, ezilen ve sömürülen halklarin birlesik mücadelesini örgütleyip yükseltmenin tek çikar yol olduguna dikkat çekti. Bu amaçla, AKP Hükümeti'nin saldirilarinin püskürtülmesi, TMY ve Özel Yetkili mahkemelerle özgürlük ve baris mücadelelerine karsi sürdürülen saldirilara karsi ve bir halk seçeneginin yaratilmasi için HDK'nin kapsayiciligini genisletmesi, mücadelenin yükseltilmesi gerektigine isaret etti.
HDK, bu anlayisiyla toplumsal muhalefetin sesi ve kürsüsü, ezilen ve sömürülenlerin umudu ve gelecegi olacaginin bilincindedir ve bunun gereklerini yerine getirecektir.
ISTANBUL- Emek Dunyasi.Net