TGS,"Yaşananlar hükümet operasyonu"

Anadolu Ajansi’nda yapilan baskilara karsi açlik grevi yapan Ercan Ipekçi’yi TKP Genel Merkezi’nden bir heyet ziyaret etti. soL’a açiklamalarda bulunan Ipekçi, Anadolu Ajansi’nda yasananlari hükümet operasyonu olarak degerlendirdi.

Anadolu Ajansi çalisanlarina Türkiye Gazeteciler Sendikasi’ndan (TGS) istifa etmeleri yönünde baski yapilmasina karsi açlik grevine baslayan sendika genel baskani Ercan Ipekçi’yi Türkiye Komünist Partisi Genel Merkezi’nden bir heyet ziyaret etti.

Tuncay Çelen ve Yusuf Saylan’dan olusan TKP heyeti, parti olarak direnenlerle birlikte olduklarini söyleyerek TGS’ye vermekte olduklari hakli mücadelede destek olacaklarini belirtti. Yarin takvimin 12 Mart’i gösterecegini hatirlatan Çelen, AKP iktidarinda yasananlarin 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980’in devami oldugunu, ülkede AKP eliyle sivil fasizm uygulanmakta oldugunu belirtti.

Yarin Oda TV davasini izlemek için Istanbul’a gidecek olan Ipekçi, açlik grevine ve Anadolu Ajansi'nda yasananlara iliskin soL’a konustu.

Ajans çalisanlarina psikolojik baski uygulaniyor
Anadolu Ajansi’nda çalisanlar üzerinde çok agir baskilar oldugunu belirterek sözlerine baslayan Ipekçi, toplu sözlesme hakkinin ortadan kaldirilmaya çalisildigini, haksiz yere görevlerinden almalarin yasandigini belirtti. Gereksiz uyari cezalari, kinama cezalariyla isten atmanin alt yapisinin örüldügünü belirten Ipekçi, çalisanlarin çok agir hakaretlere, tehditlere hatta küfürlere muhatap birakilarak müthis bir psikolojik baski altinda kaldiklarini ve aglayarak sendikadan istifa etmek zorunda kalanlar oldugunu isittiklerini söyledi.

“Yasananlar hükümet operasyonu”
Yasananlarin hükümet operasyonu oldugunu belirten Ipekçi, ajans yönetiminin arkasinda dogrudan dogruya Bülent Arinç’in ve hükümetin oldugunu belirterek, 3 Agustos tarihinde devir teslim yapilirken Arinç’in yönetim degisikliginin siyasi iktidarin bir tercihi oldugunu çok açik bir sekilde söyledigini hatirlatti.

Basbakan’in TGS’ye yönelik açiklamalarina deginen Ipekçi, bu konusmanin sendikanin Anadolu Ajansi’ndaki faaliyetlerinden duyulan rahatsizligin ve sendikanin zayiflatilmasini hedefleyen bir operasyonun kaniti oldugunu bildirdi.

Hak-Is devreye sokuluyor
TGS’nin yerine yandas bir sendika kurulacagi iddialarina da deginen Ipekçi, TGS’nin sektördeki tek sendika oldugunu belirterek diger kamu isyerlerinde de hükümetin benzer tasfiye operasyonlarini yürüttügününün altini çizdi. Ipekçi sunlari söyledi:

"Hükümet faaliyetlerinden hoslanmadigi sendikalari zayiflatmak amaciyla Hak-Is’e bagli sendikalari destekleyen bir tavri bütün kamu isyerlerinde gelistirdi. Burada da TGS’yi ortadan kaldirmakta zorlanacagini görünce istifa yoluyla, Hak-Is e bagli yeni bir sendika kurdurmak ve TGS üyelerini de oraya geçirmek gibi bir politika izliyorlar. Ama öyle bir sendikanin sari bir sendika olacagi basindan belli. Buradaki toplu sözlesme halklarini korumasi mümkün degil hatta burada toplu sözlesme yapabilmesi dahi mümkün degil."

“Utanç tablosunu yaratan siyasi iktidarin kendisi”
Mücadele etmeyi sürdüreceklerini vurgulayan Ipekçi, hiç kimseye meydani bos birakmayacaklarini, Anadolu Ajansi çalisanlarinin sendikal haklarini kaybetmelerine göz yummayacaklarini, kavgayi sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti. Kavganin sadece bir sendikal mücadele kavgasi degil, basin özgürlügü mücadelesi de doldugunu söyleyen Ipekçi, Basbakan’in sendikaya iliskin kara propaganda iddialarina iliskin sunlari söyledi:

"Bizim söyledigimiz Türkiye’deki mevcut durumu anlatmak. Türkiye’de basin ve ifade özgürlügü alaninda ciddi sorun var, cezaevlerindeki gazeteci sayisi 100’ü geçti. Sorun buradayken, sorunu yaratan siyasi iktidarin kendiyken bu sorunu ortaya koyanlar suçluymus gibi gösteriliyor. Türkiye’nin itibarini sendika zedeliyormus gibi gösteriliyor, halbuki Türkiye’nin itibarini bu siyasi iktidar zedeliyor, yaptiklari faaliyetlerle Türkiye’nin üzerine kara bir örtü örtüyorlar. Bu utanç tablosunu yaratan meslek örgütleri degil, sendikalar degil. Bu utanç tablosunu yaratan dogrudan dogruya siyasi iktidarin kendisi. Onun yarattigi utançtan bu ülkeyi kurtarmak için bir mücadele veriyoruz. Verdigimiz mücadele Türkiye’nin itibarini kurtarma, mücadelesi."

“Sindirilen medya hak ihlallerini gündeme tasiyamaz”
Anadolu Ajansi disinda Türkiye’de birçok isyerinde hak ihlalleri, sikintilar ve direnisler olduguna deginen Ipekçi, bütün bu direnislerin birlesmesi gerektigini belirtti. Medyanin özgürlesmesinin son derece önemli oldugunu, çünkü sindirilen medyanin hak ihlallerini gündeme tasiyamadigini belirten Ipekçi, sözlerini su sekilde sürdürdü:

"Bizim verdigimiz basin ve ifade özgürlügü mücadelesi medyaya ragmen yapilan bir mücadele. Merkez medya üzerindeki baskiyi atamadigi, korku ortamindan siyrilamadigi için bu basin ve ifade özgürlügü mücadelesine yeterince yer vermiyor, kendi kendisine otosansür uygulamak zorunda kaliyor. Kendi mücadelesini veremeyen bir medya toplumdaki direnisleri, hak ihlallerine karsi verilen mücadeleyi nasil yansitacak. Onun için medyadaki bu hareket çok önemli, onun için Anadolu Ajansi’ndaki baski çok önemli, burasi hükümetin kontrolünde olan bir isyeri. Buradan bir çikis yaratilmasini ve bir hareket dogmasini umuyorum."

(soL - Ankara)