Zorunlu egitim 13 yila çikarildi
18. Milli Egitim Surasi'nda, zorunlu egitim süresinin lise dahil 13 yila çikarilmasi, ortaögretimde sinif geçme yerine ders geçme sistemi getirilerek okulu erken bitirme olanagi verilmesi, haftalik ders saatlerinin azaltilarak teneffüslerin süresinin uzatilmasi konulari komisyon karari olarak benimsendi.
AA
Ankara- 8 yillik zorunlu egitimin tartisildigi komisyonda, ''Gelisim özellikleri bakimindan farkli düzeylerdeki ögrencilerin bir arada bulunmasinin ortaya çikardigi pedagojik sorunlarin ortadan kaldirilmasi için ilkögretim okullarinda 8 yillik zorunlu egitim, ögrencilerin yas ve gelisim özellikleri dikkate alinarak kademelendirilmeli. Fiziksel mekanlar bu kademelere göre ögrencilerin ayri alanlarda egitim görmelerini saglayacak biçimde bölümlendirilmeli'' önerisi kabul edildi.
Komisyon ayrica, zorunlu egitimin süresinin lise dahil 13 yila çikarilmasi karari da aldi.
Komisyonda dün tartisilan ''Milli Güvenlik dersi müfredati yenilenmeli, derse brans ögretmenleri girmeli'' önerisi, ''Milli Güvenlik dersi müfredati yenilenmesi ve derse ögretmenlerin girmesi için yasal düzenleme yapilmasi'' seklinde degistirildi.
Komisyonda, ögrencileri sevindirecek bazi maddeler de kabul edildi. Bu çerçevede, ortaögretimde haftalik ders saatlerinin azaltilmasi, teneffüs süresinin uzatilmasi, ortaögretimde sinif geçme yerine ders geçme sistemi getirilerek okulu daha erken bitirmeye imkan saglanmasi'' gibi konularda görüs birligine varildi.
Kiz ögrencilerin okullasma oranlarinin artirilmasinin da tartisildigi komisyonda ''kiz ögrencilerin ortaögretime devamlarina iliskin tesviklerin artirilmasi, yeni yatili liseler açilmasi ve kiz çocuklarinin okula erisimi için pozitif ayrimcilik yapilmasi'' benimsendi.
''Ortaögretimde forma yerine kiyafetin serbest olmasi'' konusunun da tartisildigi komisyonda, Milli Egitim Bakanligi'nin serbest kiyafet uygulamasi yönünde bir çalismasi bulundugu belirtilerek, karar alinmasina gerek bulunmadigi belirtildi.
Sözlesmeli personel
Ögretmenin Yetistirilmesi, Istihdami ve Mesleki Gelisimi konulu komisyonda da sözlesmeli ögretmenlik uygulamasi nedeniyle yapilan tartisma gerginlige yol açti.
Komisyonda, ögretmen adaylarina yönelik Kamu Personeli Seçme Sinavi'nda veya bununla ilgili yapilacak sinavlarda, ''Ögretmenlik meslegiyle ilgili genel kültür sorularinin yaninda mezun olduklari özel alanlarla ilgili sorular da yöneltilmesi'' konusu karara baglandi.
Komisyon ayrica, ''Ögretmenlerin istihdaminda kullanilan kadrolu, sözlesmeli ve ücretli gibi farkli uygulamalarin kaldirilarak tek bir istihdam modeline geçilmesi, bir perspektif plan çerçevesinde özendirici yöntemlerle personelin kademeli olarak sözlesmeli hale getirilmesi'' maddesi de kabul edildi ve komisyon çalismasi tamamlandi.
Bu maddenin komisyondan geçmesine karsi çikan Türk Egitim Sen Genel Baskani Ismail Koncuk, ''Tüm ögretmenlerin sözlemeli hale getirilmesi'' uygulamasini kabul etmeyeceklerini belirtti. Koncuk'un, ''Bu yaptiginiz haksizlik. Milli Egitim Bakanligi bürokratlari ve özel ögretim kurumlari yöneticilerinin görüsleri dogrultusunda rapor hazirlaniyor'' sözlerine, Özel Ögretim Kurumlari Genel Müdürü Mehmet Küçük ''Artislik yapma'' seklinde tepki gösterdi.
Küçük ve Koncuk birbirlerinin üzerine yürürken, Ögretmen Yetistirme Genel Müdürü Ömer Balibey ile diger komisyon üyeleri araya girerek, sakinlestirmeye çalisti.
Ismail Koncuk, tartismanin ardindan sunlari söyledi:
''Sayin Bakan söz vermisti, sözlesmeli ögretmenlerin kadrolu hale getirilecegi konusunda. Ancak ögretmenligin kademeli olarak zaman içinde sözlesmeli hale getirilmesi teklifini kabul ettiler. Biz de buna tepkimizi ortaya koydu. Biz ilgililerle görüsme yaptik, bunu Sura Genel Kurul toplantisi sirasinda kaldirtmaya çalisacagiz. Ögretmenlerin haklariyla ilgili bir karar veriyorsunuz burada ögretmen yok. Özel okullarin yetkilileri, özel okullarin müdürleri, akademisyenler benim ögretmenimin sözlesmeli ögretmen olmasina karar veriyor. Böyle bir demokrasi anlayisina saygi duymam. Benim bunlari kinama hakkim var ve kinadim.''
Koncuk, tartismanin ardindan Mehmet Küçük ile görüstüklerini belirterek, ''Bunu uzatmak bize yakismaz. Görüstük, baristik, hatta öpüstük. Isi düzelttik. Zaten bir yanlis anlama olmus'' dedi.
Sanat ve Beceri ile ilgili olusturulan alt komisyonda da ilkögretim sonuna kadar her ögrencinin bir enstrüman çalmasi önerisi yapildi. Ilkögretimde resim ve müzik ders saatlerinin yeni ögretim yöntem ve teknikleri dikkate alinarak artirilmasinin istendigi alt komisyonda, ders disi egitim faaliyetlerinin artirilmasi ve ''Sanat Insani Yetistirme Projesi'' hazirlanarak uygulamaya konulmasi önerildi.
18. Milli Egitim Surasi'nda bugün ögleden sonra Genel Kurul çalismalarina geçilecek.
Egitim Sen, Milli Egitim Surasi'ndan çekildi
Egitim Sen Genel Baskani Zübeyde Kiliç, "Milli Egitim Surasi'nda, demokratik ve bilimsel isleyise dair, sürece daha bastan gölge düsüren bir dizi problem yasanmistir. Böylesi bir isleyisle baslayip sürecek olan bir suradan egitim alaninda yasanan problemlere iliskin saglikli tespitler çikacagina ve uygulanacagina dair umut tasimak mümkün degildir" dedi.
ANKA
Kizilcahamam- Egitim Sen Genel Baskani Zübeyde Kiliç, yaptigi yazili açiklama ile 17'nci ve 18'nci Milli Egitim Suralarini degerlendirdi. Kiliç, 2006 Yilinda düzenlenen 17'nci Milli Egitim Surasinda alinan kararlarin hayata geçirilmemesini elestirdi.
18'nci Milli Egitim Surasi'nda egitime dair teorik ve pratik düzlemelerde eksiklikler bulundugunu kaydeden Kiliç, sendikalardan görüs alinmadigi için yapilan suranin demokratik olmadigini ifade etti. Kiliç, "Sendika temsilcilerimiz agirlikli olarak degerler basligi gibi daha soyut tartismalarin yürütüldügü atölye çalismalarina dahil olmak durumunda birakilmis, diger konu basliklari ile ilgili somut sorun ve çözüm tartismalarina dahil edilmemislerdir" dedi.
Katilimcilarin düsüncelerini ifade etmeleri için kisa vakit ayrildigini ileri süren Kiliç, görüsünü söyle açikladi: "17'nci Milli Egitim Surasinda bu süre her konusmaci için sadece üç dakika olarak belirlenmistir. Bu sura içinde benzer bir durum olacagi ortadadir. Binlerce egitim ve bilim emekçisi adina suraya katilan sendika temsilcilerinin kisisel katilim gösterenlerle ayni sinirli süre içinde düsüncelerini ifade etmeleri ile suranin demokratik olmasi mümkün degildir."
"Kiz ve erkek ögrenciler için okullarinin ayrilmasi gibi kararlar çikabilir" diyen Kiliç, "18'nci Milli Egitim Surasi'nda, demokratik ve bilimsel isleyise dair, sürece daha bastan gölge düsüren bir dizi problem yasanmistir. Böylesi bir isleyisle baslayip sürecek olan bir suradan egitim alaninda yasanan problemlere iliskin saglikli tespitler çikacagina ve uygulanacagina dair umut tasimak mümkün degildir. Bu durum ister istemez akillara sura sonucunda hedeflenenin, kimi illerden sura genel kuruluna tasinacagi kamuoyuna da yansimis olan 'kiz ve erkek ögrenciler için okullarinin ayrilmasi' gibi kararlarin çikarilmasi olacagi kaygisini getirebilmektedir" seklinde konustu.
'17'nci Milli Egitim Surasi'nda hayata geçirilmeyen kararlar'
Kiliç, 17'nci Milli Egitim Surasi'nda alinan kararlarin hayata geçirilmedigini ifade ederek alinan fakat uygulanmayan kararlari söyle siraladi: "Kadrolu ögretmen istihdamina özen gösterilmesi karar altina alinmasina ragmen, sözlesmeli ve ücretli ögretmenlik gibi is güvencesiz istihdam biçimleri giderek daha da kalici hale getirilmeye çalisilmaktadir. Bakan Çubukçu göreve geldigi dönemde bir daha sözlesmeli ögretmen atamasi yapmayacagiz dedigi halde sözlesmeli atamalar devam etmis en son KPSS skandali sonrasi da Milli Egitim Bakanliginin çözüm önerisi ücretli ögretmen atamasi yapmak olmustur. OKS'nin kaldirilmasina dair karar alinmis, OKS kaldirilmis fakat yerine bu sinav sürecinde yasanan sorunlari üçe katlayan SBS uygulamasi getirilmistir. Özel gereksinimli çocuklara iliskin sinif yetersizliginden, fiziki kosullarin yetersizligine, ögretmen yetersizliginden birçok temel soruna dair degerlendirmeler ve bu sorunlarin kisa sürede çözülmesine dair kararlar alinmis olmasina ragmen özel egitim sürecine dair bir dizi sorun varligini korumaktadir. Rehberlik hizmetine okul öncesi egitimden baslanmali karari alindigi halde Milli Egitim Bakanligi okullara dair norm kadro belirlemesi yaparken birakin okul öncesini 1 ve 5. siniflari dahil etmemis, bu uygulama Egitim Sen' in açtigi dava sonucu ile kaldirilmistir. 'Ögretmen niteliginin artirilmasi için egitim fakültelerinin sayilari ülke gereksinimlerine göre sinirlandirilmali, Egitim Fakültelerinin ögrenci kontenjanlarinin belirlenmesinde ülkenin kisa ve uzun vadeli gereksinimleri ve egitimin niteliginin artirilmasi hedefleri göz önüne alinmalidir' dendigi halde tam tersi uygulamalar hayata geçirilmistir. AKP Hükümeti Gecekondu Üniversite uygulamasina devam etmistir. Ögretmenligin bir uzmanlik meslegi oldugunun alti çizilmesine ragmen, ögretmenleri siniflandirmaya tabi tutan, uzmanlik sifati için yeni bir sinava daha girmeyi kosul olarak ortaya koyan ve bu yönüyle yüz binlerce ögretmenin yasayla taninmis uzmanlik sifatini hukuksuz yere ellerinden alan 5204 Sayili Apolet Yasasi' nda israr devam etmektedir. Ayrica egitimin 12 yila çikarilmasi ile ilgili karar oldugu halde bu konuda her hangi bir adim atilmamistir."
Bu haber 951 defa okunmuştur.