|
05 A?ustos 2010, 23:29
İşçi sınıfı referandumda HAYIR diyecek
Yurtsever Cephe İşçi Birliği (YCİB), 12 Eylül'de gerçekleştirilecek Anayasa referandumu ile ilgili "İşçi sınıfı referandumda 'Hayır' diyecek" başlıklı bir açıklama yayınladı.
Isçi sinifi referandumda "Hayir" diyecek Yurtsever Cephe Isçi Birligi (YCIB), 12 Eylül'de gerçeklestirilecek Anayasa referandumu ile ilgili "Isçi sinifi referandumda 'Hayir' diyecek" baslikli bir açiklama yayinladi. Yurtsever Cephe Isçi Birligi (YCIB) Genel Merkezi tarafindan yapilan açiklamada AKP'nin Anayasa Paketi ile isçi sinifina karsi saldirisinda yargi engelini ortadan kaldirma niyetinin açik oldugu belirtilirken, sendikalarin bu durum karsisinda ikircikli bir tavir almasi sert biçimde elestirildi. "Isçi sinifimizin enerjik, militan bir 'Hayir' çalismasina ihtiyaci var" denilen açiklamanin tam menti söyle: "Neden Anayasa Paketi isçi sinifina düsmandir? Ülkemiz kisa bir süre önce tarihe geçen bir isçi direnisine sahne oldu. TEKEL’in özellestirilmesiyle özlük haklarini yitiren, esnek çalismanin belirsizligine ve güvencesizlige itilen binlerce isçi baskenti aylarca isgal etti. AKP hükümeti yasadigi siyasi yipranmayi göze alamayip TEKEL isçilerinin haklarini verebilirdi ama bunu yapmadilar. Çok açik söylediler: 'Daha sirada 4-C’ye geçirmeye hazirlandigimiz yüz binlerce isçi var.' Eger Danistay ve Anayasa Mahkemesi süreci olmasaydi, TEKEL isçilerinin direnci AKP’nin küstahça uyguladigi zorbaligiyla çoktan 4-C statüsünde eriyip gitmisti. AKP’nin Anayasa Paketi’nin isçi sinifi için ne ifade ettigi çok açik. AKP özellestirme ve isçi haklarini gasp ederek onlari bir köle haline getirme sürecinde Anayasa Mahkemesi, Danistay gibi yüksek yargi kurumlarinin engel olmasini istemiyor. Anayasa'nin sosyal devlet ilkesi ve kamu yarari gibi ilkelerinin ayaklarina takilmasina artik son vermeyi amaçliyorlar. Bu özü saklamak için pakete yerlestirdikleri maddeler bile sinifa olan düsmanliklari nedeniyle o kadar cimri ki hiç bir sey getirmiyor. Kamu emekçileri için önerilen grevsiz toplu sözlesme açik bir kandirmacayi içeriyor, birden fazla sendikaya üye olma hakki ancak yandas sendikalara göz kirpiyor. AKP’nin siraya dizdigi yasa tasarilari Anayasa paketini ele veriyor. 'Devlet Memurlari Kanununda Degisiklikler'i ele alalim. Kuralli çalismaya bagli olan kamu emekçileri için kuralsizligi ve esneklesmeyi getirirken hükümete muhalefet edecek ve direnebilecek sendika aktivistlerini islerine son vermekle tehdit ediyor. AKP iktidarinda yürütmeye bagli yasama organindan bu kanunun geçecegi kesin. Ama bir o kadar da Anayasa Mahkemesi'ne takilacagi. Kamu Hastaneleri Birligi yasa tasarisina bakin. Saglik Bakanligi’na bagli hastaneleri birer sirket haline getirirken, kamu emekçisi diye bir kategori birakmiyor. Bu yasa da AKP’nin isçi sinifi üzerine uyguladigi yasal 'terör'ün bir parçasi ve Anayasa Mahkemesi’nin birçok maddesine itiraz edecegine kesin gözüyle bakiliyor. Isçilerin bütün haklarindan yoksun günlük olarak kiraya verilmesine izin veren özel istihdam bürolarini mi, yoksa kidem tazminatinin gasp edilmesini mi ele alsak? Sonuç hep ayni yere çikiyor, AKP ülkeyi uluslararasi sermayeye altin tepside sunarken hiç bir direnci kalmamis ve kölelesmis bir isçi sinifiyla birlikte takdim etmek istiyor. Anayasa Paketi ne 12 Eylül hukukuyla hesaplasmayi, ne demokratiklestirmeyi, ne isçi haklarinda iyilestirmeyi amaçliyor. En az 12 Eylül rejimi kadar isçi sinifina düsman, en az onun kadar isçi sinifina zarar verecek. Ama ondan çok daha sinsi, çok daha kalles, çok daha kalici ve can yakici. Anayasa Paketi ile ilgili tavir isçi konfederasyonlarinin tarafini belli ediyor TEKEL isçisinin mesru ve tarihi mücadelesine destek olamayan, bir genel grevi dahi örgütleyemeyen konfederasyonlar Anayasa Paketi'nin oylanacagi Referandum konusunda da asil olarak kimden yana olduklarini belli ettiler. Isçi sinifiyla alakasi olmayan ve sinifin içinde AKP’nin ajani olmaktan baska vasfi olmayan Hak-Is ve Memur-Sen yönetimleri Referandumda “Evet” çagriciligi yapiyor. Onlara söyleyecek laf yok, isçi sinifiyla alakalari olmadigi için sinifa ihanet ettiklerini bile söyleyemeyiz. Son yillarda isçi sinifinin en büyük direnislerinin patlak verdigi ve bir kriz dinamigi tasiyan Türk-Is’in yönetimi ise 'hükümete ve sermayeye en az zarari vererek nasil durumu kurtaririm' diye bakmis referanduma ve 'herkesi serbest biraktim, isteyen istedigi gibi oy kullansin' diyor. Bu ortalamacilik muhakkak AKP’nin ve sermayenin isine gelecek ama Türk-Is yönetimini bir kez daha sinifa ihanet suçlamasindan kurtaramayacak. Ya KESK! KESK’e bagli birçok sendika “Hayir” derken, Genel Merkez Anayasa Paketi’nin neden ileri sürüldügünü anlayamiyor ve özledikleri demokratik anayasanin AKP tarafindan üretilmemis olmasina hayiflaniyor. Gördügümüz kadari ile konfederasyonlar içinde bir tek DISK net bir “hayir” açiklamasi yapti ama bunun arkasinda duran bir çalismasi göze çarpmiyor. Isçi sinifimizin enerjik, militan bir “Hayir” çalismasina ihtiyaci var Anayasa Paketi 12 Eylül rejiminin dogal devamidir ve kabul edilmesi durumunda isçilere bu ülkeyi zindan edecektir. Tüm isçilerin, isçi örgütlerinin ve kitle örgütlerinin referandumda 'Hayir' için çalismasi gerekiyor. Türkiye isçi sinifi tüm sermaye siyasetlerinden bagimsiz bir tavir gelistirmeli ve neden “hayir” dedigini anlatmalidir. Gereken enerjiyle mücadele etmeyenlerden, durumu bir belirsizlige sürükleyenlerden bir gün hesap sorulacagi unutulmamalidir. Yurtsever Cephe Isçi Birligi sinifin bagimsiz tavriyla Referandumda “hayir” için sonuna kadar mücadele edecektir. YCIB tüm solda duran, siniftan yana örgütleri bu konuda birlikte mücadeleye davet etmektedir. YC Isçi Birligi Genel Merkezi"
Haberi Ekleyen: Ali Dursun
Bu haber 800 defa okunmuştur.
Paylaş
|
GÖRELE ' DE HAVA DURUMU
RÖPORTAJ
Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi
|
|