Karakter boyutu :
04 Nisan 2010, 21:36
HES'leri, Nükleer ve Termik Santralleri Durdurmak için Kadıköy'deyiz --25 NisanHES'leri, Nükleer ve Termik Santralleri Durdurmak için Kadıköy'deyiz
HES'leri, Nükleer ve Termik Santralleri Durdurmak için Kadiköy'deyiz ! Çernobil'in 24. Yilinda HES'leri, Nükleer ve Termik Santralleri Durdurmak için Kadiköy'deyiz. Yasami yok edecek enerjilere izin Durdurmak için Karadeniz’den, Munzur’dan, Izmir Allianoi'den, Hasankeyf'ten, Akdeniz'den geliyoruz... 25 Nisan'da Kadiköy'den sesleniyoruz! Akkuyu'da, Sinop'ta nükleere hayir demek için, Karadeniz'in, Ege'nin, Akdeniz'in derelerini kurutan, vadilerini yok eden HES'leri durdurmak için, Munzur'da, Hasankeyf'te, Allianoi'de dogayi ve tarihi sular altinda birakan barajlara karsi çikmak için, Canli tabut termik santrallere yeter demek için, Dogayi ve yasami yok eden enerji yatirimlarina ve yasam alanlarimiza kasteden tüm projelere karsi sesimizi yükseltmek için, Çernobil'in 24. yilinda, Çernobil kurbani Karadeniz'den yükselen çagriyi bütün Türkiye'ye tasiyor, 25 Nisan Pazar günü Kadiköy meydaninda bulusuyoruz! Tarihin en büyük nükleer santral kazasi olan Çernobil felaketinin, basta Karadeniz kiyilari olmak üzere bütün Türkiye'yi radyasyon yagmuruyla kirletmesinin üzerinden 24 yil geçti. Zamanin nükleer enerji savunuculari hiçbir önlem almadiklari gibi halka yalan söylediler, bize radyasyonlu çaylari içirdiler, radyasyonlu findiklari okullarda çocuklarimiza dagittilar. Bugün özellikle Karadeniz'in her evinde insanlar yakinlarini kanserden kaybediyor, devlet ise halen halen “pahalidir” diye hastalarimizin ilaçlarini bile karsilamiyor. Üstelik nükleer sevdalilarinin Türkiye'nin basina sarmak istedikleri nükleer santral belasi için seçtikleri yerlerden biri Çernobil kurbani Karadeniz'in Sinop kenti. Bir yandan hükümetin nükleere karsi 40 yildir direnen Mersin Akkuyu için planladigi dört nükleer reaktör projesi de sürüyor. Bugün Türkiye'yi nükleer karanliga mahkum etmek isteyenlere karsi sesimizi her zamankinden daha yüksek çikartmak zorundayiz. Akkuyu'da, Sinop'ta, Türkiye'nin, dünyanin hiçbir yerinde nükleer santral istemiyoruz. Akkuyu, Sinop Çernobil olmasin demek için Kadiköy meydanindayiz. *** Basta Karadeniz'in el degmemis vadileri, Ege ve Akdeniz'in dere ve çaylari olmak üzere Türkiye'nin her yerindeki akarsular, dogayi yok etme pahasina kâr pesinde kosanlarin saldirisi altinda. Sadece Dogu Karadeniz’de 750, tüm Türkiye’de 1700’e varan HES projesiyle, enerji bahanesiyle sularimizin kullanim hakki sirketlere devrediliyor, sular tünellere hapsediliyor, yataginda akan su birakilmiyor, dünyanin en nadide yagmur ormanlari, dogal eski ormanlari, akarsu vadileri tarümar ediliyor, üstelik bir de enerji nakil hatlarinin yayacagi radyasyonla adeta her vadi bir Çernobil’e dönüstürülüyor. Nitekim Karadeniz'de bir ilk yasanmis, HES isgaline ugrayan Çayeli Senoz Vadisi Yüksek Gerilim Hatlari ile kan kanseri vadisi haline dönüsmüstür. Çoruh'tan Yuvarlakçay'a, Loç vadisinden Findikli'ya, Görele'den Alakir'a... Halkimizin çigliklari yükseliyor, vadilerinin yok edilmesine, yasam alanlarinin gasp edilmesine karsi kurdun kusun hakkina sahip çikan yöre insanlari su mültecisi olmamak için direniyor. Sularimizi sermaye eden, dogamiza, tarimimiza, köylülügümüze kasteden HES'lere karsi hareketlerimizi büyütmek için 25 Nisan'da Kadiköy meydanindayiz. *** Bir de su tutan diger tür barajlar var ki sadece akarsulari ortadan kaldirip vadileri yok etmekle kalmiyor, insanlari yerinden yurdundan ediyor ve tarihi mirasi sulara gömüp ortadan kadiriyor. Ayni zamanda milli park olan Munzur vadisini yok edecek sekiz baraj projesi Dersim halkinin yillardir kararlilikla karsi çikmasina ragmen sürdürülüyor. Bergama'da yapilan Yortanli Baraji, ‘’su’’ için kurulan, suyla tedavi merkezi Allianoi antik kentini sular altinda birakmak için gün sayiyor. Hiçbir bilimsel ve hukuksal dayanagi olmayan Allianoi'yi katletme projesiyle, 1. derece arkeolojik sit kararina ragmen Allianoi'yi kurtarmak için yapilan girisimler yok sayiliyor. Tarihin en önemli taniklarindan Hasankeyf antik kentini sonsuza kadar baraj sularina gömecek olan Ilisu baraji bütün dünyaya mal olan dirençli mücadelelere ragmen sürdürülüyor. Akarsularimizi elimizden alan, yasamimiza ve tarihimize kasteden barajlara ve hidroelektrik santrallere karsi Türkiye'nin dört bir yaninda süren direnisleri bulusturuyor ve halkimizin haykirisina kulak tikayan hükümeti bir kez daha uyariyoruz: Munzur özgür aksin, Hasankeyf, Allianoi efsanelerini çocuklarimiza da aktarsin demek için 25 Nisan'da Kadiköy meydanindayiz. *** Gelecegimizi tehdit eden küresel isinmanin en önemli nedeni olan termik santraller hala bir seçenek olarak görülüyor. “Canli Tabut” termik santraller sadece iklim degisikligini geri dönüssüz noktaya yaklastirmakla kalmiyor, ayni zamanda bacasindan çikan zehirli dumanlarla çevresinde yasayan insanlarda ciddi hastaliklara yol açiyor, ormanlari ve tarim alanlarini tahrip ediyor. Buna ragmen hükümet 50'yi askin yeni termik santral projesiyle Gerze'den Bartin'a, Erzin'den Çanakkale'ye kadar Türkiye'nin her yerinde hem halkin sagligini, hem dogayi, hem de yeryüzünün gelecegini tehlikeye atmaya devam ediyor. Termik santrallere karsi çikmak, iklim degisikligini durdurmak için 25 Nisan'da Kadiköy Meydani'ndayiz. *** Dogaya ve yasama kasteden, daha çok kâr, daha çok istiflemeden baska deger tanimayan projeler enerji yatirimlariyla sinirli degil. Bergama, Esme, Havran, Ulukisla gibi yerlerde altin madenleri, Istanbul'da üçüncü köprü, Karadeniz sahil yolu, yeni otoyollar, tasocaklari, çimento fabrikalari, golf sahalari gibi ormanlara, sulak alanlara, tarim alanlarina ve insan yerlesimlerine zarar veren, kentsel dönüsüm adi altinda insanlari yasadiklari yerden koparan bütün yanlis projelere karsi Türkiye'nin her yerinde protestolar ve kampanyalar yükseliyor. Bizler dogayi katleden, toplum yararini degil sirketlerin çikarini gözeten, tasramizi insansizlastiracak, tarimin dogdugu Medeniyetler Besigi Anadolu’da, giderek tarimi, yerelligi, kültürlerimizi yok edecek bu sözde enerji ve sanayi projelerine mahkum olmadigimizi biliyoruz. Üretilen elektrigin %15’inin kayip/kaçak oldugunu, ülkenin tüm su potonsiyeli HES projeleriyle sonuna kadar tüketilse bile enerji ihtiyacinin %5’ini karsilamayacagini biliyoruz. Enerji ihtiyacimizi yenilenebilir enerji kaynaklarindan ve enerjiyi verimli ve tasarrufulu kullanarak saglayabilecegimizi ve bütün bunlarin yeni is imkanlari yaratacagini da biliyoruz. Bütün bunlar için mücadelelerimizi bir araya getiriyor, sesimizi Kadiköy meydaninda yükseltiyoruz. Topragi ekenler, sürüleri güdenler, türküleri diyenler, dogayi ve yasami savunanlari 25 Nisan'da Kadiköy meydanina bekliyor. Allianoi Girisim Grubu Hasankeyf'i Yasatma Girisimi Karadeniz Isyandadir Platformu Küresel Eylem Grubu Loç Vadisi Koruma Platformu Haberi Ekleyen: Ali Dursun Bu haber 992 defa okunmuştur.
|
YAZARLAR
VİDEO GALERİ
GÖRELE ' DE HAVA DURUMUARŞİVLEN HABERLERArama |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||