24 Kasym 2010, 21:30
ARAKLI KAYACIK KÖYÜ HES İSTEMİYOR
2 Bin 200 Metre'de HES Protestosu
2 Bin 200 Metre'de HES Protestosu Trabzon'un Arakli Ilçesine Bagli Kayacik (Kizirnos) Köyü de HES Istemiyor!... Ülkemizin vadilerini sarmal altina alarak Dogu Karadeniz Bölgesindeki koruma öncelikli ve SIT olma özelligindeki vadileri adeta isgal eden HES projelerine bir tepki de Arakli’nin 2 bin 200 metre yükseklikteki Kerenkas Yaylasi’ndan geldi. Trabzon’un Arakli ilçesine bagli yayla köyü olan Kayacik (Kizirnos) Köyü sinirlari içerisinde Yüceyurt Enerji firmasi tarafindan yapilmasi planlanan HES projesi, köylüler, yayla sakinleri, bazi siyasi partilerin temsilcileri ile çevreciler tarafindan protesto edildi. Kayacik Köyü Dayanisma Platformu tarafindan yapilan çagri ile yaklasik bin 800 metre yükseklikteki Kayacik Köyü merkezinde köylüler ve yayla sakinleriyle bulusan çevreciler, toplu bir sekilde söz konusu firma tarafindan insaat çalismalarina devam edilen 2 bin 200 metredeki Kerenkas Yaylasi’na çikti. Yayladaki ufak akarsulari toplayarak Arakli HES projesine aktaracak olan Arakli-1 Regülatörü insaat alaninda düzenlenen eyleme çevre il ve ilçelerden de çok sayida çevreci destek verdi. Derelerin Kardesligi Platformu Yürütme Kurulu üyeleri ile bilesenleri, Mimarlar Odasi Trabzon Subesi, TKP, ÖDP ve Halkevleri üyeleri ile CHP Arakli Ilçe Örgütü’nün de desek verdigi eylem öncesinde Kayacik Köyü Dayanisma Platformu sözcüsü Deniz Çeliktas, bölgedeki çalismalarla ilgili katilimcilara bilgi verdi. Ülke ve Bölge genelindeki HES projeleri ve dogal yasam alanlarina verilen geri dönüsümsüz zararlar, HES’lere karsi sürdürülen demokratik ve hukuksal mücadele ile HES’lerin bölgedeki sosyal, kültürel ve tarihi degerlere verdigi zararlar konusunda katilimcilara bilgiler veren Derelerin Kardesligi Platformu sözcüsü Ömer San, bölgede yasanan süreci ve verilen mücadeleyi degerlendirdi. Konusmasinda HES projelerinin yasalara, hukuk kurallarina, çesitli yönetmelik ve bilimsellige aykiriligindan söz ederek, projelerin yasa disilikla bölgeye ve yöre halkina dayatilmaya çalisildigini, yapim çalismalari sirasindaki usulsüzlük ve denetimsizlikleri anlatan San, insanlarin dogal yasam alanlarini tehdit eden HES projelerinden bir an önce vazgeçilmesi gerektigini kaydetti. Derelerin Kardesligi Platformu Dönem Sözcüsü San, uzun bir zamandan beri yürüttükleri HES karsiti mücadelenin çesitli nitelemelerle küçümsenmeye çalisildigini, ‘vatan sevmezlik’, ‘bir takim tipler’, ‘enerji karsiti’ ve ‘yatirim düsmani’ gibi gösterilmeye çalisildiklarini, bir takim lobicilerle baglantili sekilde disaridan destekleniyormus gibi yaftalanmaya çalisildiklarini anlatarak; asil amaçlarinin dogal yasam alanlarini korumak, ülkemizin derelerine, vadilerine, su ve topraklarina sahip çikmak oldugunu söyledi. Anayasal, demokratik hak ve ödevlerini sorumlu birer yurttas olarak yasa ve hukuk kurallari çerçevesinde yerine getirirken, bu tür suçlama ve isnatlari kabul etmediklerini ve dikkate almadiklarini ifade eden San, “HES projelerini dayatan, koruma öncelikli dogal yasam alanlarini, SIT özelligindeki vadi ve yaylalari HES yagmacilarina açan, bunlarin ötesinde bu güne kadar Dogal SIT Alani olarak ilan edilmis alanlarin bu statüsünü, TBMM’ye tasinan yasa tasarisi ile ortadan kaldirmaya çalisan hükümet yetkililerini bir kez daha Anayasaya, yasalara, yönetmeliklere, yargi kararlarina, hukuka, hukukun üstünlügü ilkesine, bilimsellige ve altina imza atilan uluslararasi anlasmalara uymaya davet ediyoruz” dedi. Kayacik Köyü Karenkas yaylasinda yaklasik 2 bin 200 metre yükseklikte insaati devam eden HES projesi ve Regülatör çalismasina iliskin yöre ve köy halkinin bilgilendirilmedigini ileri süren San, “Bu güne kadar bu projeye iliskin köyde ne halki bilgilendirme ve ne de ÇED toplantisi düzenlenmedi. Köylülerimiz bu konuda bilgi sahibi degil. Ne olup bittigini bilmiyor. Bu asamadan sonra köylüler adina yasal basvurularin yapilarak hukuki sürecin baslatilmasi için her türlü girisimin yapilmasina yardimci olacagiz. Arakli’da yapilmakta olan onlarca HES projesi var ve yöre halki bu projeleri bir devlet yatirimi gibi görüyor. Vadilerinin, köylerine, çayina, findigina, yaylalarina dogal yasam alanlarina can veren derelerinde akan sularin özel firmalarin rant hesaplarina 49 yilligina devredildigini bilmiyor” seklinde açiklamalarini sürdürdü. Kayacik Köyü Dayanisma Platformu adina konusan Deniz Çeliktas ise, “Atalarimizin yasadigi bu topraklari, bu yaylalari, bu dereleri, bu çimenleri, kisacasi bu cennet vatani sattirmayacagiz. Bizleri bogazlamalarina izin vermeyecegiz. Unutmayalim ki giden geri gelmez, iki üç sene sonra keske dememek için bu günden harekete geçelim, uyuyanlardan ve uyutulanlardan olmayalim” seklinde konustu. Açiklamasinda suyun hayatin tanimi, anlami ve özü oldugunu vurgulayan Çeliktas, “Bir damlacik su da bile bin bir türlü nimet ve hikmet gizlidir. Su, bütün dinlerce kutsanmistir ve su, insanoglunun sifa kaynagi olmustur hep. Yani sular dünyamizin varlik sebebidir. Uzayda dahi yasam belirtisi adina arastirma yapilirken ilk önce su ve oksijen arastirmasi yapildigi, suyun ne kadar yasamsal bir önem tasidiginin en basit örnegidir. Insan vücudu suya ne kadar gereksinim duyuyorsa, dogada yasayan canlilarda suya o kadar gereksinim duymaktadir. Ama biz bu gereksinimlere cevap vermek yerine kendi çikarlarimiz için dogal yasami katlediyor ve onca varligin katilleri oluyoruz. Sularimizi susturur ve küstürürsek, dogaya ve dogal degerlere ihanette bulunmus oluruz. Dogayla zitlasarak, bogusarak hiçbir olumlu neticeye varamayiz. Unutmayalim ki, doganin, kendisinden zorla aldigimiz degerlerini, bir gün tekrar geri alacaktir. Irmaklarimiz özgürlügün haykirisli ve yigit simgeleridir. Yigitçe ve özgürce akan derelerimiz, sirtindan kallesçe hançerlenerek satilmistir. Su savaslarinin gündeme geldigi bu dönemde, sularimizi gözümüz gibi korumaliydik. Elbette ki enerjisiz yasanilamayacagini bizlerde biliyoruz, enerji üretilecektir, üretilmelidir ama elektrik üretilecek onca alternatif kaynaklar varken, bu HES projesi denilen katliam projelerine bu kadar agirlik verilmesi anlasilmasi zor bir durumdur. Kaldi ki ülke genelinde yapilan HES projelerinin ülke ekonomisine olan yarari, yok denecek kadar az oldugu iyi bilinmektedir. Bizim istegimiz, insanlarimizin ellerini vicdanlarina koyarak gördüklerini ve yasadiklarini bir nebze olsun düsünmeleridir. Hiç kusku yok ki, zaman hizla akacak ve gelecek zamanlarda da, birileri hak ettikleri anlamda anilacaklardir. Derelerimizi, yaylalarimizi, geyiklerimizi, baliklarimizi, kisacasi yasam alanimizi ne pahasina olursa olsun son ana kadar savunmaya devam edecegiz, bu ugurda her türlü bedeli ödeyecegimizden hiç kimsenin kuskusu olmasin” dedi. Derelerin Kardesligi Platformu Dönem Baskani Mehmet Gürkan, Yürütme Kurulu üyeleri Saltuk Deniz, Yasar Aydin, Kamile Kaya platform üyeleri, CHP Arakli ilçe Baskani Mecit Solmaz ve ilçe örgütü, ÖDP Trabzon ve Arakli ilçe örgütleri, Mimarlar Odasi Trabzon Subesi, TKP ve Halkevleri üyelerinin de destek verdigi eylemde “Dereleri özgürdür özgür akacak” sloganlari atan eylemciler, HES insaatinda çalisan isçilerin saskin bakislari arasinda eylemlerini olaysiz bir sekilde bitirerek dagildilar. HES çalismalarinin yapildigi bölgede herhangi bir uyari ve çalismalara iliskin bilgilendirme tabelasi bulunmazken; Kayacik Köyü’nde agaçlara ve evlerin duvarlarina asilan HES karsiti dövizler de dikkat çekti. karadeniz gündem
Haberi Ekleyen: Ali Dursun
Bu haber 2845 defa okunmuştur.
Paylaş
|
GÖRELE ' DE HAVA DURUMU
RÖPORTAJ
Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi
|