19 Kasym 2010, 21:55
1 MİLYON KİŞİYE SAĞLIK VE EMEKLİLİK HAKKI GELİYOR
1 Milyon kişiye sağlık ve emeklilik hakkı geliyor.
1 MILYON KISIYE SAGLIK VE EMEKLILIK HAKKI GELIYOR Gülümhan GÜLTEN Hükümetin kamu alacaklarina getirdigi af paketi gündemin ilk sirasina yerlesirken, aylardir üzerinde çalisilan istihdam paketinin acil hükümleri de hazirlanip af paketine eklendi. Bayram sonrasi Meclis’e sevkedilecek olan yasa tasarisinin ilk bölümünü vergi ve prim affi olustururken, ikinci bölümünü ise 70 milyonu ilgilendiren hükümleriyle ‘Istihdam Paketi’ olusturuyor. Hükümet ayni tasariya emeklilere verilen 2011 yili zamlarina iliskin hükümleri de koydu. Böylece toplamda 80 maddeye yakin düzenleme içeren tasarinin ‘Istihdam Paketi’ne iliskin detaylarini SGK Baskani Emin Zararsiz, anlatti. Kamuoyuna daha çok af tasarisi olarak yansimis olsa da Torba Tasari’da ‘Istihdam Paketi’ne ait bölümler de bulunacak. Bu pakette hangi kritik düzenlemeler yer alacak? 2008 yilinda yürürlüge giren Sosyal Güvenlik Kanunu’nu uzun süredir gözden geçiriyoruz. O zamandan bu zamana, bazi hükümleri itibariyla ya yanlis yorumlama ya eksiklikler, idarenin konuya bakisi ile uygulamadaki aksakliklarin giderilmesi anlaminda bazi degisiklikler yapacagiz. Aksamalar, uygulama zorluklari incelendi, çalismalarimizi tamamladik. Hem bu çalismayla ilgili hükümleri, emeklilere verilen 2011 zamlari da dahil olmak üzere hepsini bir torba kanunda topladik. Meclis’e sunulmak üzere hazirlandi. Özellik öyle bir düzenleme var ki 70 milyonu ilgilendiriyor. 2 yildir süren bir sikintiyi tamamen ortadan kaldiracagiz. Nedir bu düzenleme? Geçmis yillarda yapilan düzenlemelerle trafik kazasi sonucu ortaya çikan saglik yardimlarina dair Saglik Bakanligi bünyesinde bir döner sermaye olusturulmus, bu giderlerin o döner sermayeden karsilanmasi ve trafik sigorta sirketlerine de rücu etmesi uygulamasi düzenlenmis. Ama trafik sigortasinin temelinde kusur yatiyor. Bir kisi eger kendi kusuruyla trafik kazasina ugramis ya da yapmissa, saglik giderleri onun kusuru oraninda karsilanmiyor. Siz yayasiniz, caddeden karsiya geçeceksiniz. Kirmizida geçiyorsunuz ve araba çarpiyor. 8’e 8 kusurlusunuz. Eski adiyla SSK’li olarak saglik sigortaniz var. Ama hastaneye gitmenizi doguran olay bir trafik kazasi oldugu için, SGK olarak orada yetkim yok. Hastaneye gidiyorsunuz, çarpan aracin sigorta sirketine müracaat ediyorsunuz, sigorta sirketi de diyor ki “8’de 8 kusurlusun, ben ödemem”. Ben de “Sen trafik kazasi nedeniyle gitmissin hastaneye, o yüzden ben de ödeyemem, yetkim yok” diyorum. Saglik Bakanligi’ndaki döner sermayeye, Hazine’deki sigorta hesabina gidiyorsunuz, çok zor ve çogu zamanda herhangi bir sey elde edemediginiz bir durumla karsi karsiyasiniz. Vatandas ortada kaliyordu Trafik kazasi geçiren sigortalinin, giderlerini SGK ödemiyor mu? Hayir. Trafik kazasi dolayisiyla, kaza yerine trafik ekipleri geliyor. Kusurluyu belirleyip tutanaklar düzenleniyor. Yaralanma olmus da hastaneye gitmisseniz, olayin trafik kazasiyla oldugunu beyan etmek zorundasiniz. Dolayisiyla siz SGK kapsaminda sigortali da olsaniz, memur da, isçi de, esnaf da olsaniz, biz sizin bu giderlerinizi karsilamiyoruz. Peki tedavi bir yana, diyelim ki felç kaldi, ömür boyu saglik gideri olacak SGK orada da devrede olmayacak mi? Size çarpan araç kusurluysa, siz kendi tedavi bedelinizi size çarpan arabanin trafik sigortasindan almak için basvuruyorsunuz. Ama isin o kadar çok detayi var ki içine girdikçe ihtimaller ve riskler artiyor. Tabi bir olasilik, felç kaldiginizda da hiçbir giderinizi ben karsilamadigim gibi, felç kalmaniza bagli olarak yapilmasi gereken düzenli ömür boyu tedaviyi de karsilamiyorum. Kusurlu oldugunuz için karsi aracin trafik sigortasi da karsilamiyor. SGK yetkiyi eline aliyor. Bunu nasil degistireceksiniz? 2008 yilindan bu yana 2 yili askin bir süredir devam ediyor. 2008’de Karayollari Trafik Kanunu’nda yapilan bir degisiklikle, Saglik Bakanligi bünyesinde Trafik Kazalari Döner Sermaye Isletmesi kuruluyor. Sorun o kanunla basliyor. Bunun öncesinde ise SSK, Bag Kur, Emekli Sandigi dönemlerinde kurumlarimiz karsiliyordu, trafik sigorta sirketlerine rücu ediyordu. Gerçi yaptigimiz giderlerin çogu sirketlerden alinamiyordu. Bu nedenle bir çok alacagimiz zaman asimindan ölmüs gitmis durumda. 2 yildir yasanan bu sorun üzerinde uzun zamandir Hazine, Saglik Bakanligi, Içisleri ve diger kurumlar çalisiyorduk. Bu kanayan bir yaraydi. Simdi getirdigimiz sistem su: Kisi trafik kazasina ugradigi zaman kusurlu olsun ya da olmasin, herhangi bir seye gerek kalmaksizin, eski SSK, Bag Kur, Emekli Sandigi ya da Yesil Kart her ne olursa olsun sigortaliysa, biz onun her türlü saglik giderlerini karsilayacagiz. Trafik sigortasi yapan sirketlerden de Hazine Müstesarligi’nin belirledigi bir oranda toplamis oldugu primlerin bir miktarini da buna karsilik biz alacagiz. Böylece olay kökten çözümlenmis olacak. Tedavi, ilaç, hatta is göremezlik vb. gibi uzantilari da var. Ölüm halinde geride kalanlara yapilacak yardimlar var. Hepsini biz üstlenecegiz. Bu yetkiyi elinize alinca, özel trafik sigorta sirketlerinin bunun için topladigi gelirden de pay alacaksiniz. Buna sirketlerin itirazi olmayacak mi? Biz bunu sonuçta kanuni düzenlemeyle yapacagiz. Özel trafik sigorta sirketlerinin topladiklari prim iki bölümden olusuyor. Bir maddi hasarlar, bir de bedeni hasarlar için. Bu sirketlerin bedeni hasarlar için topladiklari primlerin yillar itibariyla istatistikleri var. Ne kadar prim toplanmis, ne kadariyla saglik gideri yapmis. Bunlarin bilgileri Hazine’nin elinde var. Buna göre Hazine’nin belirledigi oran üzerinden her yil belli bir bedeli biz alacagiz. Bu sekilde trafik kazasi dolayisiyla saglik tedavi yardimi almak zorunda olan kisilerin saglik hizmetini de biz karsilayacagiz. KÜÇÜK ESNAFA BORÇ ÇIKARTMAYACAGIZ Bag-Kur’lularin prim sorunu vardi. Onunla ilgili bir düzenleme olacak mi? Tasarida çok sayida düzenleme bulunuyor. Özellikle kismi süreli, yani 1 ay içinde daha az sürede çalisanlarin ya da farkli farkli isverenlere çalisanlarin eksik kalan sürelerini borçlanabilmelerine imkan getiriyoruz. Bagimsiz çalisan, yani eski ismiyle Bag-Kur emeklilerinden 10 yildan daha az saglik primi ödeyen kisiler saglik primini 10 yila tamamlamak için onlarin ayliklarindan yüzde 10 kesinti yapiliyordu. Ancak bu kisinin daha önceden memur ya da isçi olarak çalismasi bulunabiliyordu. Biz onlari kanundaki düzenleme nedeniyle buraya katamiyorduk. Yeni düzenlemeyle her türlü çalisma esnasinda, ister Bag- Kur, memur, isçi olsun, orada kendi adina kesilmis olan saglik primini 10 yila tamamlamak konusunda kendisine imkan getirecegiz. Dolayisiyla çok sayida Bag-Kur emeklisi, 10 yil prim ödeyemedigi için halen saglik hakkini alamazken, bu düzenlemeden sonra artik alabilecek. Bag-Kur’luyken ya da vergi kaydi devam ederken, bir baska kisinin yaninda isçi olarak çalismaya baslamissa orada kendisi adina yatirilmaya baslamis sigorta primlerinin kendisi hesabina mal edilmesine, 1 dönem için 1 prim alinmasina olanak saglayacagiz. Bag-Kur’lu olarak da kendisine borç çikarmayacagiz, faiz de ödemeyecek, böylece kurtulacak. Önemli olan su: Ayni anda iki yerde sigortali gibi görünüyor, bir vergi mükellefligi devam ettigi için Bag Kur kaydini silemiyoruz. Ama diger taraftan bir fabrikada da isçi olarak çalisiyor. Bu pozisyondaki kisilerin, adina yatirilan primleri nedeniyle, primlerini yatmis olarak kabul edecegiz ve böylece vatandasa borç çikartmayacagiz. Silikozis hastalarinin saglik harcamalarini üstleniyoruz Tasarida kot taslama isçilerine özel bir düzenleme de yer alacak degil mi? Silikozis hastalarina özel düzenleme var. Bu hastalarin tamami kayitdisi çalistirildigi için sigortaliligi bulunmuyor. Saglik güvencesi de yok. Üstelik bu kisilerin isverenleri de kayitdisi ve kaçak. Dolayisiyla bu hastalarin kimin aleyhine hizmet talep davasi açip da sigortaliligini saglayacagina dair bir fiili imkansizlik var. Silikozis hastalari büyük bir sikinti, 65 yas üstü muhtaç kesimlere ve özürlülere imkan saglayan bir kanun var. Silikozis hastalari için orada özel bir madde düzenliyoruz. Silikozis hastasi oldugu saglik raporlariyla belirlenen kisiler, meslekte kazanma gücü oranlari yüzde 40, 60, 80 ve sonrasi olarak ayrildiginda otomatik olarak o kanunda belirlenmis ücreti alacak. Ama daha da önemlisi yesil kartlilar gibi tüm saglik güvencesine kavusacaklar. Meslekte kazanma gücü oranina göre 100 - 400 aylik alacaklar. Ama saglik noktasinda tamamen bir yesil kartli nasil haklara sahipse o haklara sahip olacaklar. Taksici ve sanatçilar 17 gün prim ödeyerek SGK kapsamina alinacak Istihdam Paketi’nde taksicilere ve sanatçilara da sigortalilik tanimliyorsunuz. Nasil olacak? 2005 yilina gelinceye kadar taksiciler kendi odalarina kaydolmak zorundaydi. Sonradan kanunlarinda yapilan degisiklikle oda kaydi kaldirildi. Dolayisiyla taksilerde soför olarak çalisan taksiciler kendi nam ve hesabina çalisan, esnaf olmaktan çikti. Ama taksi sahipleri degil. Burada üç ayri durum ve statü var. Örnegin benim ticari taksim var ve kendim çalisiyorum bu birinci durum. Ikinci durum ise benim bir taksim var, plakami Ahmet’e kiraliyorum, Ahmet çalisiyor aksam geliyor ve ‘al sana su kadar’ diye hasilati paylasiyor. Üçüncü durum ise benim bir taksim var, hem kendim çalisiyorum hem de Ahmet’i çalistiriyorum. Taksi soförünün primini kim ödeyecek? Burada kim hangi primi ödeyecek... Simdi burada taksi sahibi bakimindan bir sorun yok. Odasina kayitli ve o esnaf. Ama soför olarak çalistirdigi veya taksisini kiraya verdigi noktalarda sikinti yasaniyor. Soför olarak çalistirdigi kisi bildigimiz isçi. O taksinin sahibi de isveren pozisyonunda ve soförün sigorta primlerini ödemek zorunda. Yani o takside çalisan soförün kendi cebinden prim ödeme yükümlülügü yok. Ama kiralama yöntemiyle çalisanlar bakimindan sikinti var. Burada alt isveren - asil isveren iliskisi söz konusu. Nasil ki bir müteahhit bir binayi yapmak için aldi, isi bölüp kalip isini birine, temel isini birisine veriyor, onlarin hepsi de alt isveren. Taksilerdeki durum biraz bunlara benziyor. Ama bu iliski de resmi bir iliski degil. Arada hangi iliskiyle çalisildigina dair belgelendirilecek bir yapi yok. Kendi çalisiyorsa, normal sigortali olmasi gerekir, ama birini çalistiriyorsa kendisi kendi nam ve hesabina çalisan 4b’ye göre sigortali olmali, çalistirdigi kisiyi de isçi olarak sigortali yapmasi gerek. Çünkü o artik çalistirdigi soförün isvereni pozisyonunda. Düzenleme 1 milyon kisiyi ilgilendiriyor Simdi siz yeni ne getireceksiniz? Sigortaliligini kolaylastiriyoruz. Su anki düzenlemeye göre herhangi bir ticari takside soför olarak çalisan kisi isçi olarak yani 4a’ya göre sigortali olmak zorunda. Onun primlerini de ticari taksinin sahibi ödemek zorunda. Ödemezse herhangi bir isveren gibi islem görür. Ayni takside 4 kisi çalisiyor. 24 saatte, 1 taksi üzerinde 1 sahip, 3 çalisan var. Ne olacak? Benim disinda hepsi isçi. Bu söylediklerim sadece taksicileri degil, dolmus, halk otobüslerini de ilgilendiriyor. Kisi kamu kurumunda soför olarak çalisiyor, mesaisi bittikten sonra bir takside soför olarak çalisiyor. Biz burada ne yaptik: Federasyonlariyla görüstük, odalariyla görüstük sigortali olmalari konusunda hiçbir itiraz yok. Herkes hem fikir. Ticari takside soför olarak çalisan kisi kaza durumunda ticari taksi sahibinin altindan kalkabilmesi mümkün degil. Bu durum 1 milyon kisiyi ilgilendiriyor. Böyle bir kitlenin saglik güvencesinden, sigorta güvencesinden mahrum kalmasi kabul edilemez, kaldi ki bunlar bizim açimizdan da hukuken kayit disi istihdam. Nasil bir çözüm getiriyorsunuz bu 1 milyon kisiye? Normal sartlar altinda bir kisi ayda 30 gün çalisip primi de 30 gün üzerinden yatirilir. Biz söyle diyoruz: Gerek taksiciler gerek sanatçilara, “Ayda 17 gün prim ödeyin, 30 gün prim ödemis gibi degerlendirelim. Her yil bu 17 gün 1 gün artsin. Bu yil 17 gün, gelecek yil 18 gün ödeyin” diyecegiz. Sadece 17 gün prim ödeyecek onu 30 gün sayacagiz. Ama biri 5 gün biri 7 gün biri 3 gün çalistirdiysa bunlar toplanacak, her biri orani çerçevesinde toplamda 17 gün olacak sekilde prim yatirilacak.
Haberi Ekleyen: Ali Dursun
Bu haber 799 defa okunmuştur.
Paylaş
|
GÖRELE ' DE HAVA DURUMU
RÖPORTAJ
Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi
|