Ölümler sürüyor,
maden ocaklarinda degisen bir sey yok
Zonguldak Eregli’de Hema Endüstri A.S Kandilli Kömür Isletmelerinde 26 Ekim 2010 tarihinde, saat: 10:00 civarinda meydana gelen göçükte, Türkiye Taskömürü Kurumu’ndan (TTK) emekli olduktan sonra burada çalismaya baslayan maden isçisi Hüseyin TASÇI yasamini yitirmistir.
Yaklasik 750 isçinin çalistigi, pek çok kazanin oldugu ancak sadece organ kaybi ve ölümlü kazalarin basina yansidigi Hema Kandilli Kömür ocaklarinda, bundan önce de 5 ölümlü kaza meydana gelmisti. Isletmede Is sagligi ve güvenligi önlemlerinin yeteri kadar alinmadigi, isçilere dagitilan kisisel koruyucu malzemelerin standarda uymadigi ise bir baska gerçek. Çalisan isçiler sendikal örgütlenmeden yoksun olup 3 vardiya halinde çalistirilmaktadir.
Düsük ücret, sendikasiz, saglik ve güvenceden yoksun taseron sistemine dayanan is, burada da yine madencilerin yasadiklari sorunlarin basinda gelmektedir.
Zonguldak’ta is cinayetine kurban giden isçinin cesedi daha topraga verilmeden bu kez ikinci bir aci haber Bursa’dan gelmistir. Ölümcül kazalarla adini en çok duyuran illerin basinda gelen Bursa’da bu kez Orhaneli ilçesi maden isçilerine mezar olmustur.
Bursa’nin Orhaneli ilçesi Akçabükköyü sinirlarinda faaliyet yürüten Setat Madencilik sirketine ait krom ocaginda 26 Ekim 2010 tarihinde, 16:00 – 24:00 vardiyasinda meydana gelen kazada isçilerden Ramazan SATIK ve Akin DENIZ yasamini yitirmistir. Ocaga indikleri vagon tasiyan asansörün çelik halatinin kopmasi sonucu meydana geldigi ögrenilen ve 1 isçinin de yarali olarak kurtarildigi kazada isçiler, asansörle birlikte 70 metre yere çakilmistir. Hatirlanacagi gibi, 18 Mart 2010 tarihinde Setat madencilik isçilerini tasiyan servis park halindeki kamyona çok süratli çarpmis, 2 isçi yasamini yitirirken 13 isçi de yaralanmisti.
Egitimsiz isçilerin, düsük ücretle ve sendikasiz olarak çalistirildigi krom isletmesinde is sagligi ve güvenligi yönünden pek çok eksigin bulundugu, isverenin insan yasamini sürekli maliyet hesabiyla ikinci plana attigi ögrenilmistir. Bunun önümüzde duran en net örnegi ise bir hayli yipranarak kullanim süresi dolan çelik halatin süresinde yenilenmedigidir.
Önlenebilir pek çok kaza artik ülkemizde, yetkililerin “sektörün kaderi” açiklamasi ve kaniksanmasiyla ölümlü kazalar haline gelmistir.
Maden ocaklarinda alinmasi gerekli önlemler konusunda caydirici yaptirimlarla birlikte denetim artirilmali, yasal mevzuattaki bosluklar biran önce doldurulmali, taseron sistemi yasaklanmali, sendikal hak ve özgürlüklerin önünü açacak düzenlemeler derhal yapilmalidir. Dünyanin pek çok ülkesi tarafindan imzalanan Uluslararasi Çalisma Örgütü’nün (ILO) 176 sayili Madenlerde Is Sagligi ve Güvenligi Sözlesmesini imzalayarak iç hukukuna uyarlamalidir.
Yasamini yitiren madencilerin ailelerinin acisini paylasiyor ve bassagligi diliyoruz. Insanca yasanacak ücret, saglikli ve güvenceli bir çalisma ortaminin yaratilmasi için yetkililerin taleplerimizi dikkate almasini bekliyoruz. 27 Ekim 2010
Dev. Maden – Sen Yönetim Kurulu
Haberi Ekleyen: Ali Dursun
Bu haber 760 defa okunmuştur.
Paylaş