01 Ekim 2010, 02:33
Birbirlerine düşecekler mi?
Türkiye tarihinde İslamcı aktörlerden birine diğerinin geriletilmesi için bel bağlanmasının sayısız örneği bulunuyor. Bu stratejilerin sonunda ise güçlenen İslamcılık oluyor.
Birbirlerine düsecekler mi? Hanefi Avci'nin tutuklanmasinin ardindan bir kez daha Erdogan, Gül ve Fethullah Gülen'in birbirlerine düsmeleri beklenmeye basladi. Türkiye tarihinde Islamci aktörlerden birine digerinin geriletilmesi için bel baglanmasinin sayisiz örnegi bulunuyor. Bu stratejilerin sonunda ise güçlenen Islamcilik oluyor. Hanefi Avci’nin cemaati ifsa eden kitap yazmasinin ardindan ‘Devrimci Karargah Örgütü ile iliskili olmak’ gibi tuhaf bir suçlama ile tutuklanmasi mevcut iktidari destekleyenlerden bazilari tarafindan da kusku ile karsilandi. Bu kusku ise önceden defalarca yapildigi gibi Islamcilar arasindaki tartismalardan-sürtüsmelerden medet umulmasina neden oldu. Özellikle 28 Subat müdahalesinden bu yana sik sik yasanan ve farkli olduklari iddia edilen aktörlerden birini daha ehven-i ser gören anlayis bir kez daha piyasaya çikti. Ali Bayramoglu heyecanlandirdi! Yeni Safak gazetesi yazari Ali Bayramoglu’nun dün yayimlanan yazisinda Hanefi Avci’nin tutuklanmasina süphe ile yaklasmasi muhafazakar-liberal blogun içerden çatirdadigina dair ‘umut’ olarak görüldü. Özellikle Dogan Grubu’na ait basin kuruluslari Ali Bayramoglu’nun yazisini gündeme tasirken, Odatv’de yayimlanan ‘Ali Bayramoglu’nun asil yanilgisi budur’ baslikli yazida su ifadelere yer verildi: “Yilmadan usanmadan -iyi niyetli- liberal yazarlari da aydinlatmaya devam etmeliyiz. Korkmadan israrla yazmaliyiz, Türkiye'yi nasil tehlikelerin bekledigini. Neymis, insani dönüstürmek çok zormus. Cumhuriyet bu ülkenin yarisini nitelikli nüfus yapmis, dönüstürmüstür. Geri kalanini da bizler dönüstürmeliyiz.” AKP'nin geriletilmesi için 'bu parti içinde farkli odaklarin oldugu' iddiasi ile sayisiz strateji kuruldu. AKP içinde farkli odaklarin oldugu bizzat Islamci yazarlar tarafindan da dile getirildi. AKP’de 3 tür dindarlik mi var? 11 Ocak 2010 tarihinde Taraf gazetesinden Nese Düzel’in yazar Ümit Aktas ile yaptigi röportajda Aktas, AKP’de dogucu, muhafazakar ve Islami olmak üzere 3 dindar egilimin bulundugunu iddia etmisti: Islamcilar: Mehmet Akif, Hamdi Yazir, Ali Bulaç, Hayrettin Karaman, Rasim Özdenören... Muhafazakârlar: Mustafa Sabri, Süleyman Hilmi Tunahan, Hüseyin Hilmi Isik, Ismail Kara... Dogucular: Necip Fazil, Kadir Misiroglu, M. Sevket Eygi... Said Nursi, Sezai Karakoç ve Nurettin Topçu gibi isimler ise muhafazakâr Islamcilar... Milli Görüs gelenegi hakkinda da degerlendirmelerde bulunan Aktas, “Milli Görüs çizgisi daha muhafazakâr, daha Dogucu ve daha Osmanlicidir. Dogucu egilim demokrasiyi sevmez. Dogucularda, daha monarsik, hilafetçi bir Islam’i savunan, Osmanli hukuk sistemini isteyen bir anlayis vardir” demisti. Aktas dogucu bir AKP’li sayamamisti! AKP'deki 3 egilimin temsilcileri su isimler olarak siralanmisti: Tayyip Erdogan, Abdullah Gül, Bülent Arinç, Besir Atalay, Ömer Çelik, Ihsan Arslan Islamci egilimin isimleri. Cemil Çiçek, Abdülkadir Aksu, Vecdi Gönül gibi isimler muhafazakâr grubun isimleri. AK Parti’de Dogucu var mi bilmiyorum ama aydin kesimden buna örnek Kadir Misiroglu, Mehmet Sevket Eygi gibi isimlerdir. Buradaki ayrimlarin ne kadar gerçek oldugu tartismali olsa da Islamcilar arasinda buna benzer 'ayrimlar' oldugu iddiasi ile sayisiz strateji gelistirildi. 28 Subat: Erbakan kötü Gülen iyi Islamci aktörler arasinda ayrim yapilmasi ve bir digerinin daha ‘tercih edilebilir’ gösterildigi örneklerden biri 28 Subat süreciydi. TSK ile birlikte bir çok gazete ve yazar Erbakanci tarikat seyhlerinin karsisina Gülen cemaatini koymustu. Gülen cemaati Bati ile iliskileri, dünyanin farkli ülkelerinde açtigi ‘Türk’ okullari ile Türkiye'ye hem daha uygun hem de daha faydaliydi! Fethullah Gülen’in 28 Subat sürecinde yaptigi iki açiklama komutanlar ve medya tarafindan çok tutulmustu. “Insanlar basini örtmediginde dinden çikmazlar” ve “Iran ile aramizda mezhep ayrimi degil din ayrimi vardir” sözleri o dönem alkislanmisti. Fazilet Partisi: Gelenekçiler kötü reformcular iyi Kapatilan Refah Partisi’nin yerine1998 yilinda kurulan Fazilet Partisi’nde Erbakancilar ile Erdogan-Gül-Arinç ekibi arasindaki ayrimda ikinci taraf yine daha ‘tercih edilir’ gösterilmisti. Reformcular olarak adlandirilan ekip daha sonrasinda 2002 yilinda AKP’yi kurmustu. O dönem, gelenekçilerin dogucu, reformcularin ise demokrat, ilimli ve Batici olduklari yazilmisti. O dönem basinin önemli bir bölümü elinde tutan Dogan grubu, AKP’ye ve Erdogan’a bir sans verilmesi gerektigini yaziyordu. Cumhurbaskani kim olacak: Gül’ü tercih ederiz 2007 yilinda Ahmet Necdet Sezer’in görev süresinin dolmasinin ardindan uzun süre Cumhurbaskani’nin kim olacagi tartisilmis ve Erdogan’in yerine Abdullah Gül’ün Çankaya’ya çikmasinin desteklenmesi Erdogan’i durdurmanin yolu olarak görülmüstü. Gül'ün çok daha ilimli oldugu ve devletin bütün kurumlari ile ve eski bürokratlarla daha uyumlu çalisacagi iddia edilmisti. Mavi Marmara baskini: Gülen Erdogan’a karsi Gazze’ye yardim götüren Mavi Marmara gemisine Israil’in yaptigi baskinin ardindan Fethullah Gülen’in IHH ve AKP’yi suçlayarak olayi ‘otoriteye baskaldirmak’ olarak yorumlamasi cemaate karsi Erdogan’in ya da Erdogan’a karsi cemaatin kullanilmasi stratejilerini gündeme getirmisti. Erdogan’a karsi cemaatin kullanilmasi için açiktan Israilcilik bile yapilmis, Gülen’in yaptigi elestiriden de güç alarak Israil ile iliskileri Erdogan’in bozdugu yazilmisti. Stratejilerden geriye kalan Simdilerde ise yaklasan Cumhurbaskanligi seçimleri bu tür stratejilerin tekrar ortaya atilmasina neden oluyor. Erdogan'in Çankaya'ya çikmak istedigi ve bununla beraber Baskanlik sistemi ile Türkiye'nin ilk devlet baskani ünvanini almak istemesine Gül ve 'ekibinin' sicak bakmadigi ve ciddi bir gerilimin kapida oldugu iddia ediliyor. CHP lideri Kiliçdaroglu da son dönemde sik sik bu basligin Erdogan için bir kriz basligi olacagini dillendirdi. Bu iddialarin ve stratejilerin siyasete etkisi tartisilsa da tartisilmayacak olan her strateji sonrasinda Islamcilar daha fazla 'blok' görüntüsü verdiler. Her dönemeçte Islamcilar güçlerini arttirmis olarak çiktilar. (soL)
Haberi Ekleyen: Ali Dursun
Bu haber 780 defa okunmuştur.
Paylaş
|
GÖRELE ' DE HAVA DURUMU
RÖPORTAJ
Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi
|