Aydınlardan AKP dayatmasına karşı HAYIR

Aydinlar AKP dayatmasina karsi

12 Eylül referandumuna yönelik ortak bir 'hayir deklarasyonu' kaleme alan EMEP, Halkevleri, ÖDP ve TKP temsilcileri ile deklarasyona imzalariyla destek veren aydin ve sanatçilar Beyoglu SES tiyatrosunda bir araya geldi.

SES tiyatrosundaki bulusmaya katilan çok sayida aydin, sanatçi, sendikaci, imza verdikleri deklarasyon metninin kamuoyuna duyuruldugu etkinlikte 12 Eylül referandumuna neden ‘hayir’ dediklerini bir kez daha anlattilar.

Nejat Yavasogullari – Müzisyen
Günümüzde söyle bir sey oldu. Oy vermek adeta sirçadan saray haline geldi ya da oyla seçilmek. Örnegin, “escinselleri Marmara’da issiz bir adaya terkedelim mi” diye bir referandum yapilsa bunun neticesi “evet” çikar. Ancak bu durum, kararin dogru ve demokratik oldugu anlamina gelmez. Tipki, Isviçre’ye cami yapilip yapilmamasi oylandiginda “hayir” çikmasi gibi. Bilimsel aklin ulasmis oldugu asamayi kaderci bir felsefenin elinde olan büyük bir kitlenin degerlendirmesi o kadar kolay degil. O yüzden düsüncem su; bu konularin referandumla gündeme gelmemesi gerekir. Seriat gelsin diye sonuçlanan bir referandumun ardindan, seriatin uygulanmasi savunulamaz.

Su anki referanduma gelirsek, 26 maddenin “evet” mi “hayir” mi diye oylatilmasi bana göre hiç demokratik degil. Yargi kurumlarinda öngörülen degisiklik Türkiye’de iktidara gelecek olan partileri denetimsiz birakabilir fasizme daha müsait bir yapi olusturabilir. Çünkü yargi yasama ve yürütmenin birbirini kontrol ederek ve dengeleyerek demokratik bir yapi olusturmasini beklemek daha dogru bir durum. Bu iktidar 12 Eylül’e karsiyiz diyor. Bu iktidarin mensuplarinin 12 Eylül Anayasasi’na “evet” diyen yüzde 92 içinde olduguna eminim. “Komünistler Moskova”ya diyen bunlardi. Bütün bunlar 12 Eylül’ün mahsulü zaten. Böylesi bir yapidan 12 Eylül’le hesaplasma beklemek anlamsizdir.
AKP’nin pesinden kosanlarin tarihte AKP’nin gittigi konuma, tarihin AKP’ye verdigi konuma beraber gideceklerini bilmeleri gerekiyor.

Erhan Karaçay – Elektrik Mühendisleri Odasi
Anayasa degisikligi hakkinda, oda olarak hazirladigimiz bir brosür var. Bugüne kadar enerji alaninda gerçeklesen özellestirmelerin bazilarini iptal ettirdik, yürüttügümüz hukuk mücadelesi ile.

Referandumda “evet” çikmasi ile beraber bizim açimizdan yargiya basvurma, oradan sonuç alma olasiligi ortadan kalkacak. Degisiklik paketinde yer alan birden fazla sendikaya üye olunmasi yetkili sendikalarin islevsiz hale gelmesine yol açacagi gibi güdümlü sendikaciligin da yerlesmesine yol açacak. 125. maddede yapilmasi planlanan degisiklik çevre katliaminin önünü açacak.

Demokratiklesme adi altinda gösterilen degisikliklere kanmamak gerekir. Yasam alaninin, çalisma alaninin daraltilmasi anlamina gelecek düzenlemeler söz konusudur. Örnegin grevsiz “toplu sözlesme” maddesi, uluslararasi sözlesmelere dayanilarak gerçeklestirilen grevlerin önünü kapayacak. Bu da grevli toplu sözlesmeli sendikal hakkin önünün kapatilmasi anlamina geliyor.

Bu Çarsamba, EMO’da BEDAS’in özellestirilme süreci ile ilgili bir basin açiklamasi yapacagimizi duyurmak istiyorum.

Sadi Ozansu – Türkiye Birlesik Isçi Partisi (TBIP)
Bu birlikteligi anti-emperyalist bir cephenin insasinda temel adimlardan biri olarak görüyorum. Tabii ortak metinde bundan hiç söz edilmemis olmasini da bir zaaf olarak görüyorum. Anayasa degisiklik paketinin tamamini emperyalizmin ihtiyaçlari dogrultusunda bir paket olarak görüyorum. Eger “evet” kazanirsa bunun devami gelecektir. Ve seçimlerden sonra muhtemelen AKP ile CHP’nin bir arada gerici, liberal bir Avrupa Birligi anayasasini gündeme getireceklerini düsünüyorum. “Hayir”in kazanmasi bu planin darbe yemesi demektir.

Gülsen Tuncer – Sinema ve tiyatro sanatçisi, Ögretim görevlisi
Bu birlikteligi büyük bir cosku ile alkisliyorum. Tarihi okudugumuz zaman da birlesik cephe uygulamasinin ne kadar dogru bir sey oldugunu görüyoruz. Bugün burada ortak müsterek, emperyalizmin isbirlikçi iktidar eliyle bize dayattigi ülke olarak geriye düsüs projesine karsi mücadeledir.

Tabii ki bu anayasa maddelerini teker teker irdeleyip degerlendirecek güçteyiz. Ama basit bir formülle niçin “hayir” dedigimizin bir göstergesi su olmalidir; eger bu taslaga isverenler, Fethullah Gülen, 12 Eylül’ü alkislayanlar, Sorosçular “evet” diyorsa “hayir” demeliyiz bu çok açik.
Gün, yurtseverligimizi ülke yararlari için degerlendirecegimiz gündür. Bütün emekçiler, bütün yurtsever emekçiler ayni cephede bulusmalidir. Yasamdan yana olanlari kucakliyorum.

Engin Ayça – Yönetmen
Benim son belgesel filmimin adi “birlestik tek el olduk.” Bu birlestirme olayinin olusturdugu güç bir ise yaradi. AKP’nin dayattigi esnek çalisma sistemi simdilik durdurulabildi. Bu bize birlesmenin olusturdugu gücün sonuca ulasabilecegini kanitladi. Dün nasil TEKEL isçilerinin davasinda birlestiysek AKP’ye karsi bugün de yine birlesip “hayir” diyecegiz AKP’ye karsi.

Ender Yigit – Tiyatro oyuncusu
Ey yalniz ve geri birakilmis Türkiye’nin emekçi halki bugün üzerinde yasadigimiz güzel ülkemiz içerden ve disaridan kusatilmis durumda. 85 yil önce dünyanin ilk anti-emperyalist kurtulus savasini vererek kovaladigimiz emperyalist güçler yine içimizden yeni isbirlikçiler bulup bizi teslim almaya çalisiyorlar. Su anda ülkemiz AB ve ABD emperyalistlerinin hizmetkari olan islamci fasizmin tehdidi altindadir. 12 Eylül Anayasa oylamasi bir yutturmacadir. Aslinda oylanacak olan Türkiye’nin gelecegidir; ya var olacagiz ya yok olacagiz. Ülkenin bölünmesini istemiyorsan, yer üstü ve yer alti kaynaklarinin dünya süper güçlerine peskes çekilmesini istemiyorsan bu gerici girisime “hayir” de.

Ey kendini bu oylamada “boykotçu” ilan edenler emperyalizmin ve onun yerli isbirlikçisi islamci fasistlerin degirmenine su tasimayin. Gerçek demokrasi, gerçek özgürlük, gerçek yurtseverlik için hayir, hayir, hayir!

700'ün üzerinde aydin ve sanatçinin imza verdigi deklarasyon metnine iliskin habere su linkten ulasabilirsiniz: http://haber.sol.org.tr/soldakiler/soldan-onemli-hamle-ortak-hayir-dekla...

(soL-Haber Merkezi)