Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
KÖYLÜLER 2. KURTULUŞ SAVAŞINA HAZIRLANIYOR
02 A?ustos 2010, 23:33

KÖYLÜLER 2. KURTULUŞ SAVAŞINA HAZIRLANIYOR

Önceki gün Ankara'da DSİ Genel Müdürlüğü'nde önemli bir toplantı vardı. Bir kısmı basına kapalı yapılan "Özel Sektör HES Projeleri Toplantısı" başlıklı buluşmaya son günlerde en çok tartışılan iki bakan başkanlık etti.

KÖYLÜLER 2. KURTULUS SAVASINA HAZIRLANIYOR

Önceki gün Ankara'da DSI Genel Müdürlügü'nde önemli bir toplanti vardi. Bir kismi basina kapali yapilan ‘Özel Sektör HES Projeleri Toplantisi’ baslikli bulusmaya son günlerde en çok tartisilan iki bakan baskanlik etti. Enerji Bakani Taner Yildiz ve Çevre ve Orman Bakani Veysel Eroglu'nun sayilari 100'ü bulan konuklari, Türkiye'de adeta rant ve yandas kayirma politikalarinin yeni pazari olan ve dünyanin en zengin cografyalarindan biri olan Anadolu'nun dogasini gözünü kirpmadan katleden 'sözde' enerji yatirimcilariydi. Sözde diyorum çünkü enerji sektörüne sonradan geçis yapan birçok firmanin, bir kaçini saymazsak; insaat, tekstil ve turizm gibi alanlardan gelmesi tabloyu özetliyor. Bakan Yildiz da bu alanda ortaya çikan dere simsari ‘çantaci’larin varligini konusmasinda dile getirmis.

YUTTURULAN 'TEMIZ ENERJI' ZOKASI
Hem Eroglu, hem de Yildiz, son dönemin en çok tartisilan nükleer enerji ve hidroelektrik (HES) enerjisi konusunda kamuoyundan gelen tepkilere ragmen asla geri adim atmayacaklarinin altini çizdiler. Her iki bakan da Türkiye'nin enerjide disa bagimli oldugu görüsünü yineleyerek bu iki alandaki yatirimcilarin/ yatirimlarin arkasinda durduklarini vurguladilar. Özellikle de HES'ler, yarattiklari onca doga katliamina, yüz binlerce, hatta milyonlarca insani yasam alanlarindan kopartacak sosyal maliyetler içermesine ragmen "temiz enerji" çerçevesinde degerlendirilmesi kamuoyuna yutturulan en büyük zokalardan biri.
Toplantinin HES yatirimcilariyla yetkililer arasindaki karsilikli görüsme kisminin basina kapali gerçeklestigini ögrendik. Ancak Yildiz’in basina açik yaptigi konusmasinda altini çizdigi satirlar çarpici: ''Özel sektör kanaliyla büyümeye karar verilen bu ortamda özel sektörün sihhatinden sorumlu oldugumuz bir ortamda bulunuyoruz. Özel sektörün problemine 'ben verdim, ondan sonrasi ne yapar?' diyemeyecegimiz bir ortamda bulunuyoruz.”
Bakan’in konusmasindan da anlasilacagi üzere halkin arkasinda duramayan hükümet yatirimcilarin arkasinda. Aylardir ülkenin neredeyse bütün derelerinde yürütülen katliama ve bu katliama gösterilen tepkilerin yatirimcilari endiselendirdigi ortada ki, toplantidan gelen bilgilere göre HES yatirimcilari da kendi aralarinda örgütlenme karari almislar.
Kisacasi bundan böyle rant ugruna ülkenin kilcal damarlarini kurutma operasyonlari 'örgütlü' ve daha da siddetlenerek yapilacak. Sermaye zar atmiyor!
29 Temmuz'da BM Genel Kurulu'nda görüsülen ve 124 ülkenin oyuyla 'temiz suyun temel insan hakki' oldugu yönünde alinan karara Türkiye'nin 41 ülkeyle birlikte çekimser yönde oy kullanmasi, içinden geçtigimiz dönemin ruhuna kosut politikalarin bir tesadüf olmadiginin en somut göstergesi.

ANADOLU'DA 'DERE KARDESLIGI' ÖRGÜTLENMESI
"Türkiye enerjide disa bagimli mi kalsin?" sorusunu soranlara kisa bir animsatma yapip, Anadolu'nun belki de tarihte benzeri görülmemis türden yeni bir örgütlenmenin esiginde, hatta tam ortasinda oldugunu aktaralim.
Eszamanli olarak ülkenin bütün derelerinde yürütülen HES operasyonlarinin tamamindan üretilecek enerjinin Türkiye'nin toplam enerji ihtiyacinin yalnizca yüzde 5'ini karsilayacagini belirtiyor uzmanlar. Bu rakamlar siklikla vurgulaniyor ancak bir kez daha belirtmekte yarar var; enerji nakil hatlarindaki kaçak elektrik oranini AB standartlairna çekmeyi basardiginizda tüm HES'lerden elde edeceginiz enerjinin toplaminin neredeyse iki-üç kati tasarruf etmis oluyorsunuz...
Ancak enerji özellestirmeleri ve 'Su Kullanim Hakki Anlasmasi'yla Türkiye'nin neredeyse bütün derelerinin 49 yilligina özel sektöre devredilmesi Anadolu'da yeni bir kapitalist yagmaya kapi araladi. Öyle ki geçtigimiz ay sevgilisine hediye olarak HES satin alan bir isadaminin varligindan bile haberdar olduk. Kisacasi ortaya çikan bu yeni yatirim ikliminin önceliklerinin salt enerji üretmek olup olmadigi oldukça tartismali.
Ekonomik krizin derinden sarstigi bir çok sektör, dünyanin çogu ülkesinin 30-40 yil önce yasadigi bu yagma sürecini, kadim Anadolu'nun binlerce yillik degerlerini sömürerek kendisine sermaye biriktirme, ayakta kalma alani olarak çoktan paylasmis durumda. Dereler, ormanlar, madenler, tas toprak; kisacasi insaniyla bitkisiyle canli yasamiyla koca bir cografya hükümet eliyle vahsi kapitalizmin degirmen tasinin altina sürülüyor!
Bunun adi da 'gelisme!'

                          Is makineleri ormanlara saldiriyor

Konunun bir yaninda manzara kisaca böyle. Ancak bir de binlerce yildir kurgulanan üretim-tüketim iliskisi içinde yasadigi cografyada, kültürünü ve kimligini sekillendiren, karnini doyuran dogasinin kendisine sorulmadan ellerinin altindan kayip gittigini gören yüz binlerce Anadolu köylüsü büyük bir saskinlik ve öfke içinde örgütleniyor.

DERE SEFERBERLIGI BASLIYOR
Kastamonu'dan Antalya'ya, Sakarya'dan Artvin'e, Rize'den Erzurum'a, Tokat'tan Gümüshane'ye, Tunceli'ye Anadolu dereleriyle kardeslesiyor. Yörüklerle Aleviler, Dadaslarla Laz usaklari birbirine sariliyor. Sarikeçililer tarihlerinde ilk kez yürüdükleri daglardan Ankara'ya inip eylemlerde pankart tasiyorlar. Mersinli Yörük anasi Pervin Çoban Savran, binlerce yilda ögrendigi doganin dilini kolejli çocuklara ögretmeye basladi. Dereler insana, insanlar dereye dönüsüyor. Kolejli çocuklar Seydisehir yaylalarinda davar güdüyor!

                                                       Borçka'da yasananlar
Sirketler buldozerli isgale, Anadolu köylüsü çapali kürekli 'dere seferberligine' hazirlaniyor!
Iki gün önce Antalya- Korkuteli'nin meyve bahçeleriyle ünlü Sülekler köyünde jandarma 73 yasindaki köylüyü tartakliyor; Rize'den, Artvin'den, Kastamonu'dan baska köylüler Süleklerli köylüyü sahipleniyor. Artvinli köylülere silahla saldiran sirket çalisanlarina ayni tepki ülkenin dört bir yanindan geliyor. Birbiri ardina basin bildirileri, tepkiler protestolar ülkenin bir ucundan öbür ucuna uzaniyor.
Türkiye, dereleriyle kardeslesiyor. Melamilerden, Kalenderilerden, Anadolu'nun soylu dervislerinden buyana unuttugumuz kardeslesme kültürü, suyun hazin yokolusuyla birlikte yeniden uç veriyor. Rizeli Sinan Akçal, tek basina günlerce tuttugu 'tahrali' dere nöbetiyle daha simdiden Anadolu'da bir efsane oldu!

                         Köylüler nöbet çadirinda
Daglardan, derelerden yükselen bu çigliga dikkat edin. Tarihi boyunca onca saldiriya ragmen yasam alanlarinin bu denli daraltildigina tanik olmayan bu kadim halk, köklerine sariliyor. Derelerin türküsüne kulak verin.

AKP'YI UYARIYORUZ
Mugla Köycegiz'deki Yuvarlakçay'da baslayan çadirli dere nöbeti tüm ülkeye yayiliyor. Süleklerli köylüler bir ardiç agacinin dibine kurduklari çadirda sirayla 24 saat dere nöbeti tutuyorlar. Kastamonu-Cide Loç Vadisi'nde, ülkenin dört bir yanindan gelen yurttaslar bu cennet parçasinin rant için yok edilmemesi adina 24 saat nöbet tutuyor. Aksi yöndeki yargi kararlarina ragmen sürdürülen bu hukuksuz talana karsi Rize'de, Artvin'de, Erzurum'da; ülkenin onlarca kentinde yurttaslar kazma kürek, tüfek balta kendi yasam alanlarini savunuyor...

                          Çadirda HES nöbeti
Loç Vadisi yok olursa Rifat Ilgaz bir kez daha ölecek. Loç Vadisi yok olursa Sari Yazma öksüz kalacak! Tortum Çayi kurursa Erzurumlu Emrah ölecek! Anadolu’nun dereleri kurursa Bayburtlu Zihni ölecek. Yörük türküleri, teke zortlatmasi, zeybekler, horonlar, Tahtaci semahlari ölecek. Esen çayi kurursa Leto ana ölecek! Köprüçay borulara hapsedilirse Euromedon ölecek! Dereler kurutulursa Anadolu ölecek.
Devlet yok! Hukuk yok! Insaf yok! Insanlik yok!
Gözünü rant hirsi bürümüs sirketler köylüleri kiskirtiyor. Hükümeti, bürokrasiyi, hatta jandarmayi arkasina alan sermaye bindigi dali kesiyor. Köylüler uyariyor; "böyle giderse kan dökülecek!"
Biz de AKP hükümetini uyariyoruz: Anadolu köylüsü, derelerin kurtulus savasina hazirlaniyor!
Yusuf Yavuz

Odatv.com

Haberi Ekleyen: Ali Dursun

Bu haber 802 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Çevre

Çavuşlu Halkı Dilekçe Yağdırdı

Çavuşlu Halkı Dilekçe Yağdırdı Giresun Valiliğine dilekçe yağdırdılar.

Balık stoku tükeniyor

Balık stoku tükeniyor Prof. Dr. Sarı: “Balık bu sene olsa seneye olmaz."

Giresun Valiliği Suç İşliyor!

Giresun Valiliği Suç İşliyor! Mahkemenin kesin kapatma kararını tanımayan Vali Ünlü Çavuşlu'ya çöp dökmeye devam ediyor.

Dere Talanı İstifa Getirdi

Dere Talanı İstifa Getirdi Özel İdare sekreteri vekil Öztürk tartışması istifa ettirdi

Çanakçı'da HES Mücadelesi

Çanakçı'da HES Mücadelesi Nihat Öztürk yazdı

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss