BDP KONGRESI YAPILDI
YILMAZ ERDOGAN, MAHSUN KIRMIZIGÜL'E ÇAGRI
Sanatçilar kendi anadillerinde sanat eserleri üretmeye daha fazla agirlik vermelidir. Bu vesileyle Yilmaz Erdogan, Mahsun Kirmizigül gibi sanatçilara da seslenmek istiyoruz. Dogdugunuz ve içinde büyüdügünüz kültürün hatirina, kendi anadilinizde de sinema filmleri, sanat eserleri üretebilirsiniz. Anadilinizin bu sekilde göz göre göre erimesine seyirci kalmamalisiniz. Bu asimilasyon sürecini durdurmanin baska yolu yoktur.
VELILER OKUL KAPILARINA DAYANIN
Çocuklarinin anadilde daha iyi bir egitim almasini isteyen veliler... Elinizde dilekçelerle milli egitim müdürlerinin kapisina dayanin, hakkinizi isteyin. Ya çocuklarinizin kendi anadillerinde egitim hakkini tanirlar, ya da bu asimilasyoncu egitim sistemi kilitlenir. Çocuklarinizin asimile edilmesine de, anlamadiklari dilde basarisiz bir egitim almasina da razi olmayin. Daha iyi ve bilimsel egitim hizmeti almayi hak ettiginiz için bunu yapin.
Çocuklariniza kendi anadilinizi ögretin, evin içinde mutlaka anadilinizi konusun, çocuklariniza isim koyarken kendi anadilinizde isimler tercih edin. Radyo ve televizyon yayinlarindan, gazeteye kadar evinizde kendi anadilinizi ve kültürünüzü koruyan ve gelistirenleri tercih edin.
ÖGRETMENLER ANADILLE KONUSUN
Basta egitim emekçileri olmak üzere, bütün ögretmenler görev yaptiklari okullarda çocuklara anladiklari anadilde egitim vermelidir. Uluslararasi sözlesmeler ve Anayasanin 90. maddesi size bunu bir görev olarak emrediyor. Ayrica halkinizin asimilasyonunu durdurmanin tek yolu da budur. Bu görev tarihi, ahlaki, vicdani, mesru ve yasal bir görevdir. Basta Kürt çocuklari olmak üzere görev yaptiginiz her yerde çocuklara ders anlatirken çocuklarin anadillerini kullanin diyoruz.
FIILI ANADIL EGITIMI ÇAGRISI
Bu saatten sonra ana dilde egitim yapabilmek için artik devleti veya AKP hükümetini beklemeyin. Bütün halki bu dogrultuda seferber olmaya davet ediyoruz. Lozan antlasmasindan, Birlesmis Milletler ikiz sözlesmelerinden, Çocuk Haklari Sözlesmesinden ve Avrupa Insan Haklari Sözlesmesinden kaynaklanan haklarimizi kullanarak herkesi kendi anadilinde egitimi fiilen hayata geçirmeye çagiriyoruz.
TÜRKÇE AND KALDIRILSIN
Kendi hesaplarina göre 10-15 yil sonra artik Kürt dili Türkiye’de çok az bir kesim vatandasin konustugu nostaljik bir dil haline gelecek. Hesap bu. Bu hesabi bosa çikarmanin tek yolu da kendi diline sahip çikma ve bedeli ne olursa olsun kurumsallasarak dili ve kültürü yasatmak olmalidir.
Biz, Türkiye’de herkesin kendi anadilinde, bilimsel, ücretsiz egitim hakkinin olmasi gerektigini savunuyoruz. Sadece Kürtçe için degil, bütün anadiller için özgürlük istiyoruz. Devlet buna uygun düzenlemeleri yapmak zorundadir, her seyden önce yalan ve yanlislarla dolu tarih ders kitaplarini gerçege uygun bir sekilde yayinlayarak okullara dagitmalidir, küçük çocuklarin her sabah Türklüge biat ettigi andimizi kaldirmalidir.
Devlet eger çocuklarin sokaklarda tas atmasini engellemek istiyorsa, cezaevlerine atmak ya da balon, seker dagitmak yerine, bu çocuklarin anadillerinde, bilimsel ve ücretsiz egitim yapabilecekleri donanimli okullar açmalidir. Bunun baska çaresi yoktur. Ya Türkiye’deki bütün taslari toplayacaksiniz, ya da çocuklarin anadillerinde egitiminin önünü açacaksiniz.
AKP’DEN AYRILIN ÇAGRISI
Bu aldatma, kandirma, imha siyasetine son vermek için, size dayatilan onursuzlugu, yoksullugu, imhayi kirabilmek için AKP’nin- CHP’nin teskilatlarindan topluca ayrilin. Tarihin bu kritik döneminde halkinizin yaninda yer alin. Halka yönelik bu saldirilarin en önemli dayanagi olarak sizleri kullandiklarini unutmayin.
KELEPÇELERI AKP’NIN BOYNUNA TAKACAGIZ
Önümüzdeki dönemin temel politikasi halkimizi AKP’den kurtarmak olacaktir. Biz halkimizin huzurunda söz veriyoruz, elimize vurulan kelepçeleri çikarip AKP zihniyetinin boynuna takacagiz. Bu kongremiz AKP’yi Türkiye genelinde yola getirme, güçlü oldugumuz bölgelerde ise silme kongresi olacaktir. Bizi tasfiye etmeye kalkanlari ilk seçimde tasfiye edecegiz. Sokaklarda katlettiginiz, onlarca yil cezalar verdiginiz, hapislere attiginiz küçük çocuklarimizin hakki için yemin ediyoruz ki bunun bedelini size ödetecegiz.
BASBAKAN’A ELESTIRILER
Önce Kürt sorununu düsünmezseniz yoktur dedi, sonra Kürt sorunu benim de sorunumdur dedi, en sonunda Kürt sorunu yoktur terör sorunu vardir dedi. TRT ses bi xer be dedi, Anadilinde konusan sayin Ahmet Türk’ü ise meclisten atin dedi. Filistin’de tas atan çocuklara selamiyla birlikte kizilayi gönderdi, Kürt çocuklarini kizil kanlar içinde cezaevine gönderdi. Rüsvetten bogazina kadar batmis AKP’li belediye baskanlarina övgüler dizerken onuruyla direnen serefli DTP’lileri kelepçeletip siraya dizdi. Bütün bunlari ayni Basbakan, ayni parti gerçeklestirdi.
SON MODEL ARABALARLA NAMAZA
Yoksullugun geldigi boyut artik bir trajedi noktasindadir. Müslüman is adamlarina devletin ve halkin bütün olanaklari peskes çekilerek Islami holdingler yaratildi, bu holdingler araciligi ile yoksul halk kölelestirilip teslim alinmaya çalisildi. “Komsusu aç iken kendisi tok yatan bizden degildir” anlayisina sahip bir dinin mensuplarinin, küçük bir kismi dolar milyarderi yapildi, son model arabalarla özel camilerde namaza gider oldular. Geri kalanlar ise bir torba makarnaya, kömüre muhtaç hale getirildi.
BASÖRTÜSÜ ELESTIRISI
Yeni ve sivil bir anayasa vaadiyle 2002 de seçmenin karsisina çikan AKP aradan geçen 8 yila ragmen birakin anayasa yapmayi, cunta anayasasina herkesten daha fazla biat eder hale geldi. Basörtüsüne özgürlük sloganiyla milyonlarca inançli Müslüman’in, demokratin oyunu veya destegini aldi, ancak Basbakanin kendisi bile basörtüsünden söz eden genç kizlari azarlayarak “simdi sirasi mi bunlarin” diyecek kadar pervazsizlasti.
AKP STATÜKOCU
Bu gün AKP’nin demokrasicilik adina dayattigi sey gerçekte statükoyu allayip pullayarak yeniden üretmekten baska bir sey degildir.
KÜRT SORUNU TEMEL ILGI ALANIMIZ OLACAK
Demokratiklesme sorunu ve buna bagli olarak ele aldigimiz Kürt sorunu temel ilgi alanimiz olmaya devam edecektir. Devletin ve iktidar odaklarinin bir kabus gibi toplumun üzerine çöktügü bu rejimde, demokrasiyi hedeflemeyen hiçbir siyasal mücadelenin bizim nazarimizda degeri olamaz. Kendi halkini, vatandasini düsman olarak tanimlayan ve bunun geregini yerine getiren bir devlet anlayisi kökünden degismeden diger sorun alanlarinda çözüm üretmenin sansi da yoktur.
BDP GENEL BASKAN ADAYI SELAHATTIN DEMIRTAS KONUSUYOR
ÖCALANSIZ ÇÖZÜM OLAMAZ
Çok büyük acilarin, kayiplarin, trajedilerin yasandigi bu savasi artik onurlu bir barisla sonlandirmanin kosullari olustu. Bu konuda Sayin Öcalan’in rolüne dikkat çekmek istiyorum. Hem Türkiye gerçekligini, hem de Kürt gerçekligini irdeleyen ve sürekli çözüm önerileri gelistiren Sayin Öcalan, hepimizin özlemi olan barisin saglanmasinda önemli bir misyona sahip. Bu misyonun kaynagi, Kürt halki ve PKK üzerindeki etki gücüdür. Öcalan’in baris için önerdigi çözüm yöntemlerinin Kürt toplumunda kabul görmesi önemlidir. “Analar aglamasin” deniliyorsa eger, bunun tek yolu, barisi saglamaktir.
ANADILDE EGITIM ISTIYORUZ
Kürtlerin en temel beklentisi, anadillerini özürce kullanabilmek, gelistirmek ve gelecek nesillere aktarmaktir. Kürtler de anadillerinde egitim görmek ve dillerini kamusal alanda kullanmak istiyorlar. Türkiye’nin demokratiklesmesinde ve Kürt sorunun çözümünde, kati merkeziyetçi idari yapinin degistirilmesi, yerel yönetimlere görev ve sorumluluk devredilmesi de önemli bir adim olacaktir. Partimizin önerdigi Demokratik Özerklik modeli, tüm Türkiye için, çagdas, demokratik bir modeldir.
BÖLÜNME ISTEMIYORUZ
Ulus-devlet yaklasimini, tüm insanlik açisindan sorgulayan ve çok sorunlu bulan Kürtler, devletli bir çözüm pesinde olmadiklarini da net bir dille ifade ediyorlar. Kürtlerin bu yaklasimi, Kürt sorununu, diyalog ve müzakere yöntemiyle çözebilmek için en önemli firsattir. Artik “Kürtlerin özgürlük taleplerini, bölünme ile es deger gören” yaklasimlarin hiçbir anlami kalmadi. Artik, “ortak bir yasam, ortak bir gelecek, ama nasil?” sorusunu sormanin ve cevabini bulmanin zamani geldi.
KÜRT SORUNU EKMEGI KÜÇÜLTÜYOR
Baris ve Demokrasi Partisi, Türkiye’nin demokratik ana muhalefet partisidir. Türkiye’deki her sorunun çözümünde tipki Kürt sorununun çözümünde gösterecegi kararliligi gösterecektir. Rizeli, Manisali, Istanbullu, Adanali kardeslerim. Kürt sorunu hepimizin sorunu. Hepimizin canlari gidiyor. Silaha, tanka, tüfege giden para hepimizin ekmegini küçültüyor. Bu sorun halklari birbirinden uzaklastiriyor. Içimize insanlik tarihinin lanetledigi irkçiligin tohumlarini ekiyor.
TÜRKIYELILESMENIN ANLAMI
Bizim için Türkiyelilesmek, ne Türklesmektir ne de düzen partileri ile ayni çizgiye gelmektir. Türkiye, farkli kimliklerin, kültürlerin, inançlarin bir araya geldigi, büyük bir zenginliktir. Tek tipçi, baskici, otoriter sistem ve bu sistemi yasatmayi görev bilen düzen partileri, Türkiye’nin bu zenginligine ihanet ediyor. Bizim için Türkiyelilesmek, tüm farkliliklarimiz koruyarak, esit yurttaslik hukuku içerisinde, bir birimizin hak ve özgürlüklerine saygi göstererek, ortak bir gelecek insa etmektir.
DEMOKRATIK CUMHURIYET’I KURALIM
Askeri vesayetin son bulmasi, Kürtlerin hak ve özgürlüklerini kullanmasi, emekçinin insanca yasam kosullarina kavusmasi, yoklugun yoksullugun ortadan kalkmasi, farkli dinlerin, mezheplerin, inanç gruplarinin özgürlük sorunlarinin çözülmesi, Alevilerin bir inanç grubu olarak haklarinin teslim edilmesi, inançli kesimlerin inançlarini özgürce yasayabilmesi Demokratik Cumhuriyet’le mümkün olacaktir. BDP olarak, demokratik siyaseti gelistirmek, siyaseti halkla bulusturmak, toplumun tüm kesimlerinin örgütlenerek politika yapmalarini saglamak konusunda, büyük bir emek ve çaba içerisinde olacagiz.
DEMOKRATIK SOL SEÇENEK YARATMALIYIZ
Bizler güçlerimizi birlestirmedigimiz, gerçek anlamda demokratik sol bir seçenek ortaya çikartamadigimiz için Türkiye, AKP ve CHP siyasetine mahkum oldu. Emekten, özgürlükten, demokrasiden, baristan yana, demokratik sol bir seçenek ortaya çikartmak artik hepimizin ertelenemez görevidir. Bizler Baris ve Demokrasi Partisi olarak, tüm demokrasi güçlerinin, bir araya gelerek, Türkiye’nin ihtiyaci olan “demokratik sol bir seçenek” ortaya çikarmasi için üzerimize düsen her türlü görevi yerine getirmeye haziriz.
CHP’YE AGIR ELESTIRI
CHP ve MHP, statükoyu, derin devleti, tekçi zihniyeti sonuna kadar savunarak, demokratik degisimin önüne geçmeye çalisiyor. Bunlar öylesine pervazsiz bir tutum sergiliyorlar ki; katliam politikalarini açikça savunmaktan bile geri durmuyorlar. CHP, Dersim katliamini, bu gün bile bir çözüm modeli olarak sunma cesareti gösterebiliyor. CHP bu cesareti nereden buluyor? Acaba dünyanin baska hiçbir yerinde, sivil halkin katledilmesini savunan ve kendisine “sosyal demokrat” diyen baska bir parti kalmis midir?
TÜRKIYE BATAKLIGA SÜRÜKLENIYOR
Ortadogu’da bataga saplanan ABD, ihaleyi Türkiye’ye devretmek için firsat kolluyor. AKP de ABD’den alacagi yardimla, Kürt hareketini tasfiye etmek umuduyla, Türkiye’yi bu batakliga dogru sürüklüyor. Kendi yurttaslariyla kavgali olan hiçbir devlet, basarili bir dis politika izleyemez. ABD’nin, Türkiye için belirledigi “model ortaklik” stratejisi, Türkiye’yi bölgede model haline getirecek bir yaklasim degildir. Dogru yaklasim, Ortadogu ülkelerinin kendi aralarinda, demokratik bir Ortadogu Birligi olusturmalaridir. Bunun yolu da her ülkenin demokrasi ile bulusmasi, temel hak ve özgürlükler önündeki engelleri kaldirmasidir.
AKP DERIN DEVLETI TASFIYE EDEMEZ
Ergenekon davasinda derin devlet yargilaniyorsa, 1 Mayis katliaminin; Maras, Çorum, Sivas, Gazi katliamlarinin sorumlulari niye bu davada yargilanmiyor. Musa Anter’in, Kürt is adamlarinin katilleri niye bu davada yargilanmiyor. 2003 yilinda hazirlanan Balyoz darbe planindan haberi oldugu halde niçin sustu, 7 yil bekledi? AKP hükümeti, derin devleti tasfiye edemez. Çünkü bakici otoriter tüm devletlerin ve toplumsal muhalefeti siddetle bastirmak isteyen her iktidarin, derin devlete ihtiyaci vardir.
DARBECILERLE AKP AYNA TARAFTA
AKP simdiye kadar kendisini, magduriyet ve kutuplasma siyaseti ile var etti. Balyoz darbe plani üzerinden, hem magduriyet hem de karsitlik siyasetini piyasaya sürüyor. “Ya darbecilerden yanasiniz, ya da benden yana” diyerek, halki AKP’ye mahkum etmeye çalisiyor. Oysa biz yasadiklarimizdan biliyoruz ki; bugün darbecilerle AKP ayni taraftadir. Darbecilere, çetecilere karsi 30 yildir direnen Kürt halkidir. BDP, mücadele bayragini devraldigi gelenektir.
AKP TABELA PARTISI OLACAK
AKP’nin, demokratik Kürt siyasetine yönelik operasyonu, Türkiye tarihinde bir ilktir. Simdiye kadar hiçbir siyasi parti, böylesine büyük bir baski dalgasiyla karsi karsiya kalmamistir. Kimse bunu, emniyetin ve yarginin bir uygulamasi olarak sunmaya kalkmasin. Bu çok açik bir sekilde AKP hükümetinin, Kürt demokratik siyasetini tasfiye etme çabasidir. AKP, bunun bedelini ödeyecektir. Bu gelenegin simdiye kadar hiçbir partisini halk kapatmadi ama, Kürtleri demokratik siyasetin disina atmaya çalisan partilerin hepsini halk, ya kapatti, ya da tabela partisi haline getirdi. Halkimiz, AKP’yi de tabela partisi durumuna düsürecektir. Bundan hiç süpheniz olmasin.
AKP DÖNEMINDE BASKI ARTTI
Bu iktidar AB üyelik sürecinin zorunlu kildigi reformlari bile yapmadi, tam tersine 2005 ve 2006 yilinda çikarttigi yasalarla, hak ve özgürlükleri iyice cendere altina aldi. Tek tarafli ateskes ve eylemsizlik kararlarina karsi; askeri ve siyasi operasyonlarda israr etti. Kürt sorununun çözümü için adim atmadi. Tersine gerginligi tirmandirmak için elinden geleni yapti. Ve Türkiye’yi yeniden bir çatisma sürecinin kiyisina getirdi. Son bir yilda, basta demokratik Kürt siyaseti olmak üzere, tüm toplumsal kesimler, olaganüstü hal ve sikiyönetim dönemlerini bile aratan bir baski dalgasiyla karsi karsiya kaldi.
BDP ESBASKAN ADAYI KISANAK KONUSUYOR
Dis dünyaya ve halka karsi “reform ve çözüm” söz vererek, 8 yildan beri tek basina iktidar olan AKP hükümeti, ne yazik ki bugün “siyasi darbenin, çözümsüzlügün, tasfiyenin” iktidari haline gelmistir. Iktidara geldigi dönemde, hem ekonomik hem de siyasi açidan, oldukça olumlu kosular olmasina ragmen, bütün firsatlari heba eden AKP hükümeti, Türkiye’nin 8 yilini çaldi.
ÖCALAN POSTERI
BDP esbaskan adayi Gültan Kisanak konusmasini yapmak için alkislar esliginde kürsüye çikti. Kisanak konusmasina basladiktan hemen sonra tribünlerde partililer Öcalan posterleri açti. Posterler salonda büyük alkisa neden oldu.
AHMET TÜRK IÇIN KONUSMA KESILDI
Kongre basladiktan sonra konusma için BDP Genel Baskani Demir Çelik kürsüye çikti. Çelik konusurken kapatilan DTP'nin yasakli genel baskani Ahmet Türk ve Aysel Tugluk salona girdi. Türk'ün girisi üzerine salonda büyük bir alkis koptu. Demir Çelik de konusmasini keserek Türk'ün yerine oturmasini bekledi. Çelik ardindan konusmasina devam etti.
ISTIKLAL MARSI YOK
Kongrede daha önce oldugu gibi Istiklal Marsi okunmadi. Demokrasi ve baris mücadelesinde sehit düsenler için saygi durusunda bulunuldu.
MUHATTAP ÖCALAN'DIR
Divan Baskanligina seçilen Sevahir Bayindir, Türkçe ve Kürtçe konusma yapti. Bayindir, Türkiye de hak damarlarinin tikandigini ve bunu asmak için de bir an önce baypassa gerek oldugunu söyledi. Egemenlik kayitsiz sartsiz halkindir sözünü hatirlatan Bayindir “Halkin belediyeleri kayitsiz sartsiz halkin oylariyla seçilmedi mi? Yoksa Egemenlik kayitsiz sartsiz AKP’nindir mi demek istiyorsunuz?” diye sordu. Bayindir Türk ve Tugluk’un “Öcalan’i çözüm için muhatap alin” sözlerinden dolayi yasaklandigini belirterek, “Bizde yeniden hatirlatiyoruz, Kürt sorunu çözülmek isteniyorsa muhataplarindan birisi de Öcalan’dir” diye konustu. Bunun üzerine Salonda, Öcalan sloganlari yükseldi.
LEYLA ZANA KONGREDE
Kapatilan DTP'nin kongrelerine katilmayan Leyla Zana BDP'nin kongresinde hazir bulundu. Leyla Zana salona girisinde büyük alkis aldi.
ERDOGAN SASIRMA BIZI DAGA TASIRMA
Kongre divan seçimi öncesi tek tek tutuklanan belediye baskanlarinin isimleri sayildi. Bu sirada tribünlerdeki partililer ayaga kalkarak, "Erdogan sasirma, bizi daga tasirma" slogani atti.
BAYDEMIR TRIBÜNDE
Diyarbakir Belediye Baskani Osman Baydemir kongreyi milletvekillerinden daha uzakta bir yerde tribünde izledi. Baydemir'in oturdugu yerde kongreyi izlemek için gelen diger parti genel baskanlari ve sivil toplum örgütü temsilcileri bulundu.
MILLETVEKILLERINE COSKULU KARSILAMA
BDP Genel Baskani Demir Çelik, BDP Meclis Grup Baskani Nuri Yaman, BDP'nin yeni esbaskan adaylari Selahattin Demirtas, Gültan Kisanak ve diger milletvekilleri salona birlikte girdi. Yöneticilerin salona girisi zilgitlar ve alkislarla karsilandi. Yöneticiler tribünlerde oturanlarin ellerini sikarak kendileri için ayrilan tribündeki protokol bölümüne oturdu.
PROGRAM VE TÜZÜK DEGISECEK
Kongresinde asil tartisma yönetime seçilecek isimler üzerinden degil bundan sonra izlenecek politikalar kapsaminda olacak. DTP’nin kapatilmasindan sonra bölge partisi degil Türkiye partisi olma yolunda tartismanin basladigi partide bu konuda izlenecek politikalarla ilgili konusmalarin yapilmasi bekleniyor. BDP kongresinde yeni dönem politikalarina uygun olarak parti tüzügü ve programinda da önemli degisikliklerin yapilmasi bekleniyor.
SARI-KIRMIZI-YESIL KONGRE
Partililerin sari-kirmizi-yesil fular, saç bandi, esarplar, erkek partililerin pusileriyle dikkat çektigi kongrede katilimcilarin büyük kisminin orta yas olmasi dikkat çekti. Partililer salon içinde ve disinda Kürtçe sarkilar esliginde kongrenin baslamasini bekliyor.
200 YABANCI TEMSILCI IZLIYOR
BDP delegeleri ve partililerin yani sira kongreye yabanci temsilcilerin ilgisi yüksek oldu. Parti yöneticilerinin verdigi bilgiye göre 200 kadar yabanci temsilci kongreyi izliyor.
KELEPÇE PROTESTOSU
Salonda BDP imzali pankartlarin yani sira KCK operasyonu kapsaminda gözaltina alinan belediye baskanlarinin kelepçeli fotograflari asildi. Fotografin yaninda da su mesaj yazildi: "Yalan ve hilelerinizle bas edemedik, bu bize ders olsun. Ama biz de sizin önünüzde diz çökmedik. Bu da size dert olsun"
ÖNCE TÜRK BAYRAGI ASILDI
BDP Olaganüstü Kongresi "Demokratik Siyaset Için Demokratik Katilim" sloganiyla Ahmet Taner Kislali Spor Salonu'nda basladi. Sari, kirmizi, yesil, mor, beyaz ve mavi balonlarla süslü salon sabahin erken saatleriyle birlikte doldu. Salonda kürsünün bulundugu bölümde daha önceki kongrelerin aksine BDP bayragiyla birlikte büyük bir de Türk bayragi asildi. Ancak kisa bir süre sonra partililer PKK bayragi açti, "PKK halktir, halk burada", "Biji Serok Apo" sloganlari atilmaya basladi.
BDP'nin olaganüstü kongresi basladi. Türkiye partisi tartismalari yapilacak kongrede büyük bir Türk bayragi asildi. Türk bayragi kongre kürsününün hemen arkasinda BDP bayragi ile yan yana asildi.
Bu arada kongre baslamadan kisa bir süre önce de tribünlerde oturan partililer PKK bayragi açti. ardindan PKK sloganlari atildi. Bir süre sonra bayrak partililerin müdahalesi ile kaldirildi.