05 Eylül 2010, 02:17
Öcalan'a Mandela modeli düşünülüyor
Öcalan'a Mandela modeli düşünülüyor
'Öcalan'a Mandela modeli düsünülüyor' | MHP Genel Baskan Yardimcisi Bölükbasi: Öcalan'a “Mandela modeli” uygulanarak ev hapsi getirilecek
Deniz GÜÇER / VATAN ANKARA
“Istihbaratim saglam” diyen MHP Genel Baskan Yardimcisi Bölükbasi, referandum sonrasinda AKP’nin “Genel af” çikaracagini ve Öcalan’a süreç içinde “Mandela modeli” uygulanarak ev hapsi getirilecegini öne sürüyor.
MHP Genel Baskan Yardimcisi Deniz Bölükbasi, referandum kampanyalarinda ortaya atilan iddialar ve referandum sonrasi için ilginç iddialarda bulundu. Bölükbasi VATAN’in sorularini söyle yanitladi.
* Sayin Basbakan, “Bedelini ödeyen ülkücüler evet, ödemeyenler hayir diyor” yorumu yapti? Sanirsiniz ki Basbakan aslinda ülkücüydü, 30 yildir bu hislerini bastirdi, disa vuramadi. Mustafa Pehlivanoglu’nun mektubunu okurken de açiga çikti. Bunlar Basbakan’in zor durumda oldugunu gösteriyor. Milli irade dolandiriciligina soyunan Basbakan, hukuki, vicdani, ahlaki bütün gayri mesru yollari deniyor. Bu da onlardan biri. Sana mi kaldi? Basbakan siyasi kariyeri boyunca ülkücüleri her zaman kendince asagilamaya çalismistir. Ülkücülügü Basbakan’la mi tartisayim, geçmisi ortada.
* Kampanyanizda “Anayasa bölecek” diyorsunuz. Hangi maddede böyle bir yorum var? Tam da konunun özü budur. Basbakan ve AKP’nin iki gizli gündemi anayasa paketine tuzak maddeler halinde yerlestirilmistir. HSYK ve Anayasa Mahkemesi’nin yapisinin degistirilmesi. 17 Nisan 2010, anayasa paketi Meclis’e geldi ve Basbakan TV 24’te sunlari söyledi: “Bu paket bizim açilim sürecinin çok önemli bir adimidir. Ilerde atacagimiz adimlarin önü açilacaktir.” O açilimin ne oldugunu anlayabilmek için Habur’u hatirlamak yeter. Habur bu açilimin aynasidir, bu anayasa degisiklik paketi de anahtaridir.
* Nasil bir anahtar? Açilimda Basbakan PKK’nin taleplerini taksit taksit hayata geçirmeye angaje olmustur. “Türkiyelilik” zirvasi ekseninde yeni bir kimlik, egitim sistemimize kademeli olarak Kürtçe’nin alinmasinin önünün açilmasi, bir nevi eyaletler sistemine geçisin alt yapisinin hazirlanmasi, genel af... Ama Anayasa’nin 3. maddesi degismez hükümdür. Bu hüküm durdugu müddetçe siz PKK’nin bu taleplerini hayata geçirmeye kalkarsaniz, Anayasa suçu islemis olursunuz.
* Bu madde degismiyor ki? O maddeye aykiri davranirsaniz, ‘Bölünmez bütünlük ilkesine aykiri eylemlerin odagi’ haline gelirsiniz. Sizi Yüce Divan sifatiyla Anayasa Mahkemesi yargilar. Ikincisi, partiniz ayni gerekçeyle kapatilir. Bunlari Meclis’ten çogunlugunuz oldugu için geçirirsiniz. Yine bu maddeye aykiri oldugu için AYM iptal eder. Sayin Basbakan bunun için Anayasa Mahkemesi’ni ele geçirmek istiyor. Açilimin önü böyle açilacak. “Kendi siyasi görüsüme uygun bir AYM olusturursam, geçer” diyor. Çok sevdigi tabirle Anayasa Mahkemesi’ni bertaraf ediyor.
* HSYK düzenlemesi de tuzak diyeceksiniz? Evet. AKP hirsizlikliklarinin, yolsuzluklarinin hesabini yargi önünde vermekten kaçmaktadir. Basbakan kendisini muhtemelen ilerde yargilayacak AYM’yi ele geçirmek istiyor. AKP’nin diger hirsizlik yapanlari ise adli mahkemelerde hesap verecek. Bunun için de HSYK’yi ele geçirmek istiyor. Türk milletini 12 Eylül’de aldatma imkani bulabilirse -hiç zannetmiyorum ama- baskilar, korkular ve karanliklar imparatorlugunun sivil diktatörlügünü ilan etme önünde hiçbir engel kalmayacak.
* Genel af dediniz ama Basbakan, CHP Lideri’nin açiklamasindan sonra kapilari kapatti? Allah Allah kapatti mi? Habur ne oldu peki? O rezaletini Basbakan, MIT Müstesari Emre Taner’i göndererek, Barzani araciligiyla Kandil çeteleriyle pazarlik sonucu hazirlamistir. “Pisman degiliz, Imrali’nin talimatiyla geldik” diyenlere de ‘Sana etkin pismanlik uyguluyorum, geç’ dediler. Bu bir af degil mi?
* Ama sonrasinda tutuklandilar? Mecbur kaldiklari için tutukladilar. Ama Habur’da fiili af uygulandi. Basbakan geçmiste çok defa, ‘TCK 22 yani etkin pismanligi düzenleyen maddenin esnetilebilecegini’ söyledi.
* Yine de af çikacak mi diyorsunuz? Sayin Basbakan bir affa hazirlanmaktadir diyorum. Barzani, Talabani ve ABD ile bu affin genel çerçevesi hakkinda mutabakat aradiklari anlasiliyor. Ana unsurlar söyle: Kandil’deki 154 civarindaki sözde yönetici simdilik af kapsaminin disinda birakilacak. Siyasi mülteci olarak üçüncü bir ülkeye gönderilecekler.
* Hangi ülkeye? Bunun için önce Isveç düsünülmüstü. Fakat bir pürüz çiktigi anlasiliyor. Simdi bir Körfez ülkesine gönderebilir miyiz pazarligi yapmaktadirlar. Gitmek istemeyenler Kuzey Irak’ta kalabilecekler. Barzani onlara, ‘Elinize silah almayacaksiniz. Türkiye aleyhine faaliyet gösteren bir siyasi parti olarak kalabilirsiniz’ demistir.
* Etkin pismanlik genel affa mi benzetilecek? Etkin pismanlik hükmü esnetilecek ve diger teröristler teröre karisip karismadigina, pisman olup olmadigina bakmadan getirilecekler. Bunlara rehabilitasyon programlari uygulanacak. Toplumsal hayata yeniden entegre olmalari, is kurmalari için kredi verilecek, maddi yardim yapilacak. Ikincisi siyasi hayata katilmalarinin saglanmasidir ve PKK hüviyetiyle siyasette yer alip parlamentoya geleceklerdir.
* CHP’den bazi isimler “Genel af Öcalan’i da kapsar” diyor? Ama Sayin Basbakan çok iyi biliyor ki, Imrali canisi ve af yan yana gelirse Türkiye ayaga kalkar. Imrali’daki misafirlik sartlarini düzeltilttiler. Ingiltere’den nem geçirmeyecek duvar kagitlari falan yapildi. Örgütü yönetmesine hiç ses çikarmiyorlar. Bir süre sonra siyasi çözüm sürecine paralel olarak ve imkan bulabilirlerse Öcalan’i ev hapsine -Mandela modelinde oldugu gibi- almayi planliyorlar. Çok uzun vadede, ‘Toplumsal yaralar sarildi, yeni dönem basliyor’ diyerek affetmeyi hedefliyorlar.
* Istihbaratiniz saglam gibi konusuyorsunuz? Ben 35 yil Disisleri’nde görev yaptiktan sonra siyasete girdim. Çok saglam denilebilir.
* Hangi Körfez ülkesi ve pazarliklar kimler arasinda yürütülüyor? Barzani üzerinden yürütülüyor. Eskiden MIT Müstesari gitmisti. Simdi kim gidiyor bilmiyorum. Yeni müstesar nerelere gidiyor bakarsaniz çikar.
* Boykot kararina iktidar da destek vermiyor ama? Bu boykot AKP’nin isine yarar. Genel Baskan, Imrali görüsmesini söylediginde Basbakan, ‘serefsizler’ dedi, sonra kabul etti ve “Devlet görüsür” dedi. MIT MHP’ye mi bagli, Basbakan’a mi? Imrali 27 Agustos’ta “Halkimiz AKP’yi samimi, ciddi görürse evete döner” diyor. Yani “Sen bu degisikligi yetersiz de bulsan evet de, sonra ben kapsamli bir anayasa degisikligi yapacagim. Senin taleplerin de yer alacak” pazarligi var ortada. Basbakan, PKK’ya vadeli çek veriyor. Boykot sahte bir boykottur. O bölgenin sandiklari açildiginda ne sonuç çikacagini göreceksiniz.
* Sayin Bahçeli’nin koalisyon hükümeti döneminde Barzani’ye para gönderdigi iddialari gündeme geldi? Çok ilginç degil mi? Referandum sürecinde birden 57. hükümet döneminde Barzani’ye Bahçeli’nin onayiyla para, silah verildigi iddialari ortaya atiliyor. Bunu yazan gazete Basbakan’in, 2 kamu bankasindan usulsüz kredi verdirerek Çalik’a aldirdigi Sabah. Zamanlamasi çok ilginç. Sayin Bahçeli, ‘Devletin arsivi elinde, böyle bir belge varsa dürüst ve namusluysan açikla’ dedi. O döneme ait tüm bilgi ve belgeler bizim de elimizde. Ben o müzakereleri yöneten heyetin baskaniydim. Sayin Basbakan namuslu ve dürüstse açiklasin diyoruz, hala da bekliyoruz.
* Siz neden açiklamiyorsunuz? 57. hükümette Barzani’ye hiçbir yardim yapilmamistir. 1997-1999 arasi bazi seyler disinda. Biz 1999’dan sonra geldik.
* “97-99’da yapiliyordu” gibi mi okumaliyiz? AKP’nin 2002-2010’u da katalim açiklasin Basbakan. Zaten yeri geldiginde biz açiklariz dedik. Bu iddialar ortaya atildi çünkü AKP-PKK pazarligi suçüstü halinde yakalandi. Kafalari bulandirmak için yapildigi ortada. Ama biz 1994’ten 2010’a kadar ne yapildigini açiklayacagiz. Basbakan’in ne yaptigi dahil.
* ‘1997-99’da para ödemesi mi yapildi’ diye sorayim o zaman? Devlet sirlarina girmem. Basbakan’in elinde son 15 yilin kayitlari var. Para verildi mi, Sayin Basbakan’a sormak lazim. Devlet sirlarinin sinirina geldigi için girmek istemiyorum ama açiklasin. AKP iktidari döneminde ve hala da Barzani’ye para ödemesi yapiliyor mu, siz sorun.
* Koalisyon döneminde Öcalan ile bir sekilde temas saglaniyor muydu? Imrali canisiyle istihbarat amaçli görüsmeler oldu mu olmadi mi bilmiyorum. Ama son görüsmenin önemi, zamanlamasi, içerigi ve amacidir. Istihbarat almak amaçli degil -geçmistekiler öyle olduysa ki bilmiyorum- referandumda evet pazarligidir.
* Istihbarat amaçli görüsüldü mü, görüsülebilir mi? Bilemiyorum. MIT nasil çalisir onu da bilmem. Ama referandum sürecinde 4 defa görüsüldügü söylenmektedir.
* ABD, Irak’tan çekiliyor, yeni bir dönem baslarken BDP’den ‘Özerklik’ sesleri yükseliyor? Basbakan’in PKK açilimi, ABD projesidir. 2007 yilinda Bush görüsmesinde,’Biz gidince Barzani ve Talabi’den Irak’in Arap unsurlari intikam alacaktir. Bunlari size emanet etmek istiyoruz’ denilmistir. Yani Türkiye’ye bir nevi siyasi Çekiç Güç rolü verilmek isteniyor.
ABD’NIN GIDERKEN VERDIGI SILAHLARIN BIR KISMI DA PKK’YA GITTI
* ABD Genelkurmay Baskani Türkiye’ye geldi. Birlik ve silahlar nasil çekilecek? O birlikler ve silahlar hangi yoldan girdilerse o yoldan geri çekileceklerdir. Agir teçhizatin bir kismini zaten Barzani’nin iç kuvvetlerine verdiler. Hiç süpheniz olmasin Barzani’ye verdikleri silahlarin bir kismi da PKK’ya gitti. Bir de AKP 2003 yilindan sonra Resmi Gazete’de yayinlanmamis, 3 gizli bakanlar kurulu kararnamesi ile Türkiye üzerinden ABD’nin tüm silah ve mühimmatinin tasinmasina zaten izin vermistir. Incirlik Üssü’nün hassas silah ve malzeme tasinmasi için merkez olarak kullanilmasina da izin verilmistir.
* Tezkere gerekecek mi? ABD muharip birlikleri Irak’tan çekilirken askeri birlik ve malzeme olarak Türkiye kullanilacak mi? Tezkereyi Sayin Davutoglu’na sormak lazim. Çünkü ilgili anayasa maddesi ‘Yabanci silahli kuvvet ve unsurlarinin Türkiye’ye gelmesi TBMM’nin kararina baglidir’ diyor. Sayin Davutoglu bunu ‘Konuslanmayacak, transit geçecekler’ diye mi yorumluyor? Bunun sonucu olarak da ‘Tezkereye gerek yok’ mu diyor? Önce hükümet ne düsündügünü söylesin, sonrasinda konusuruz.
GÜLEN KADINLARA POZITIF AYRIMCILIK IÇIN MI ‘ÖLÜLERI KALDIRALIM’ DIYOR
* Hanefi Avci’nin kitabini okudunuz mu? Göz attim. Iddialar ciddi ama ayni ciddiyetle takip ediliyor mu bilemiyorum. Cumhuriyet Bassavciligi bir sorusturma baslatti. Cemaat, ilginç bir cemaat. En son ‘Evet’ saflarina okyanus ötesinde yasayan, Türkiye’de gelismeler hakkinda kendini siyasi fetva makami olarak gören Fethullan Gülen hocaefendi de katildi. ‘Canlilar da yetmez ölüleri de mezarlarindan kaldirnip oy kullandirilam’ dedi. Türk milleti kendi kendine sunu sorsun: Acaba Gülen hocaefendi, ‘Kadinlara pozitif ayrimcilik Türkiye için hayati bir sey. Ölüleri kaldiralim da bu geçsin’ diye mi ortaya çikti. Yoksa Gülen’in hayati buldugu bu pakette baska maddeler mi var? O iki tuzak madde mi ölüleri ayaklandiralim demeye sevk etti?
|
Haberi Ekleyen: Ali Dursun
Bu haber 682 defa okunmuştur.
Paylaş
|
GÖRELE ' DE HAVA DURUMU
RÖPORTAJ
Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi
|