EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜ!
“ İsyanın güzel yüzü” Kamila’ya
Eskimedi, matem alevi elbiselerimiz
karanlık budağına takıldı göğüslerimiz
ölü toprakta dolaşır bin yıllık çığlıklarımız…
Sevişmeler için
ne çok bekledik sabır taşında
soğuğun, sıcağa devşirileceğini bilmedik
tenimiz nar ıslağı
özlemlerimiz sıcak savaş çığlığında sulandı…
Suya bıraktık çığlıklarımızı
alıp götürmedi hiçbir ırmak
sabrımızı kıyıda bıraktı
rüzgara verdik
paralandı yankısını göğsümüzde…
Ah
barışa aç sesimiz
sevmeye,sevişmeye, lal bedenimiz
ısır dilini
kanla mayalanmış katığımız
suya bilenmiş açlığımız
sıcak sevişme zamanı şimdi
iki çığlık yıkar
özünü seyreyleyeni
tut soluğunu
itele rahmine
biz,
nazi kampının sabunuyla yıkanmış
birinci,ikinci emperyal paylaşımın babasız kızlarıyız
tenimiz,çığlıklarımızda,çığlıklarımız tenimizde yanık kokulu konuktur..
Biz,
ırağın yakın acılı
sevişmenin unuttuğu
çölün ,coni suyu yüklü
pembe düşlü meryemin günah perili kızlarıyız
şatillanın,bosnanın, ölü çığlarıyla kutsandı analığımız…
Biz ,
sıvasın ateşinde donan
allahu ekber dağlarında eriyen
tek yürekli ,iki dilli yarım kürenin lal renkleriyiz…
Biz,
çiği gizli kibelenin
on iki eylül yapraklarına sarılan baharız…
Biz,
yalnız azınlığın, çoğunluğu
aynı dilde çığlıklarıyla anlaşan
ayrı gözde aynı model giyen
gök kuşaklı gar dolaptan taşan
eskimeyen matem alevli elbiseleriz!
Biz
kelebek kanadında
bir kez daha ısıracağız günahımızı
havayla,suyla dolduracağız yerini
göç mevsimden önce terk eden kuşlarımızın…
Biz,
ant içtik
isyanın güzel yüzünde
dünyanın doğurduğuna barış adı vermeyeceğiz
görmen için “imkansızı iste gerçekçi ol” düşünü
eskimeyen asırlık çığlıklardan güneşi gömdük kalbimize
dudaklarımız , göğüslerimiz, rahmimiz sende anlıyor musun Kamila! N ^U (1 Eylül 2011)
Bu yazı 1195 defa okunmuştur.
Paylaş