Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


TABİAT İÇİN MİTİNGE DAVET


Açıklama: 3.Köprü'ye ve Tabiat ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Yasası'na karşı 26 Aralık 2010'da Kadıköy'de düzenlenecek mitingine davet...
Kategori: Özel Haber
Eklenme Tarihi: 14 Aralyk 2010
Geçerli Tarih: 21 Kasym 2024, 23:10
Site: Görele Sol Platformu
URL: https://www.gorelesol.com/haber_detay.asp?haberID=2463


 

Pazarlik Yok Direnis VAR

Tabiati ve Biyolojik Çesitliligi Koruma Kanun Tasarisi’na HAYIR!

MITINGINE DAVET

 

Suyun Ticarilestirilmesine Hayir Platformu  “3.Köprü’ye ve Tabiat ve Biyolojik Çesitliligi Koruma Yasasi”na karsi 26 Aralik 2010’da Kadiköy’de düzenlenecek mitinge katilacaktir.

Doga, yasam ve emek mücadelesi veren herkesi sermaye talanina karsi mücadelede yan yana gelmeye çagiriyoruz.

 

 

AKP uzun süredir hazirligini yaptigi “Tabiati ve Biyolojik Çesitliligi Koruma Kanun Tasarisi”ni HES projeleriyle cehenneme çevirdigi Ikizdere Vadisi’nin dogal sit alani ilan edilmesinin ardindan Meclise sunmustu. 9 Aralik’ta ise bu yasa Meclis’te olusturulan Çevre Komisyonu’nda “STK”larin da davetli” oldugu toplantida gündeme alindi. Henüz 13 gün önce,26 Kasim’da Suyun Ticarilestirilmesine Hayir Platformu’nun çagrisiyla Türkiye’nin dört bir yaninda örgütlü olan emek ve meslek örgütlerinden, demokratik kitle örgütlerinden, vadilerinde doganin ticarilestirilmesine karsi mücadele eden hareketlerden temsilciler olarak yasaya hayir demek için Ankara’da Meclis önünde bulustuk. Meclis önünde söylediklerimizin hakliligi uygulamada açiga çikiyor. AKP iktidari hazirladigi yasayla dogayi sermaye talanina açmak için tüm yetkileri kendi elinde toplamaya hazirlanirken ayni zamanda bir ortaoyunu sergiliyor. Anadolu’nun dört bir yaninda sermaye saldirilarina karsi direnenlerin varligi görünmez kilinirken, sesleri türlü saldirilarla kesilmeye çalisirken; komisyon toplantisina çagrilan “STK”lara beser dakikalik söz veriliyor. Bu sekilde yasa hazirlanis sürecinde “halkin”, onlarin tabiriyle “sivil toplumun” da sözünü söyledigi yanilsamasini yaratmaya çalisiyorlar. Toplantiya çagrili birçok kurumun sirketlerle, sermayeyle ve iktidarla “iyi” iliskilerini de, nasil istekle bu danisikli dövüsün tarafi olduklarini da biliyoruz. Komisyon toplantisina çagrililar arasinda çok azinlikta olsalar da Türkiye’de emek mücadelesine, sermaye saldirganligina karsi dogayi savunma mücadelesinin bileseni olan kurumlarimiz da var. Açik ki bu orta oyununda AKP görüntüyü kurtarmaya çalismaya devam edecek. Bizler suyun ticarilestirilmesine, doganin karlarindan baska bir sey düsünmeyenler tarafindan talan edilmesine karsi mücadelemizi yürütürken bir kez daha ilan ediyoruz: Bu mücadelenin “pazarligi” yoktur, “uzlasmasi” yoktur. Çünkü bu yasam mücadelesidir. Ne doganin var olma hakki ne de canlilarin yasam hakki üzerinden pazarlik yapilamaz. Sermayenin senaryosunu yazdigi AKP iktidarinin yapimciligini üstlendigi bu oyunda figüran olmayacagiz, bu oyunu bozacagiz. Dogayi savunma iddiasiyla iktidarla yasa üzerinden pazarlik ederek kendi çikarlarini savunanlar tarih önünde önce Anadolu’nun dört bir yaninda yasam hakkini savunmak için direnenlere hesap verecektir. Açik ki beser dakikalik konusmalarda AKP’nin ve sermayenin tek bir vadide, tek bir ormanda yaptigi saldirilar bile anlatilamaz, ancak onlarin yalanlarina araç olunur. Mücadelemizi çogaltarak görmeyen gözleri, duymayan kulaklari açacagiz. Biliyoruz ki ancak mücadele ederek saldirilari durdurabiliriz. Asil olan pazarlik masalarinda üzerinde tartisilan yasal düzenlemeler degil halkin mücadelesidir.

 

Bir kez daha tekrarliyoruz! Sermayenin talan yasasina HAYIR!

Bu yasa ile AKP iktidari tüm Tabiat Sit kararlari, Milli Parklar, Tabiat Parklari, Dogal alanlarin korunmasina iliskin kararlari iptal ettirmeyi, koruma karari yetkisini Çevre ve Orman Bakanligi’na devretmeyi planlamaktadir.

Çevre ve Orman Bakanligi’nin sicili ise bellidir. Bakanlik dogal alanlari sermaye saldirganligina açmak, dogayi metalastirmak ve yok etmek için elinden geleni yapmaktadir.

AKP iktidari derelerini, ormanlarini, topragini, su havzalarini korumak için direnen halkin karsisinda sirketlerin çikarlarini savunmaktan bir an bile vazgeçmedigi gibi bu yasayla tüm ayak baglarindan kurtulmaya yetkiyi kendi elinde toplamaya hazirlanmaktadir. Bu hazirlik AKP’nin doga ve halk düsmani yüzünü bir kez daha gözler önüne sermektedir.

 

“Tabiati ve Biyolojik Çesitliligi Koruma Kanun Tasarisi” neye yol açacak?

Ø       Su kullanim hakki sözlesmeleri ile Hidroelektrik Santral (HES) yapimi için 49 yilligina sirketlere devredilen 2000 civarinda dere parçasi ve havzasinin ticarilestirilmesinin önündeki toplumsal tepkiler ve direnisler engellenecektir.

Ø       Ormanlarin ve meralarin sirketlerin kullanimina sokulmasina, maden arama ve çikarma faaliyetlerinin yapilmasina giden yoldaki bütün direnis engelleri bertaraf edilmis olacaktir.

Ø       Sadece dogal alanlar degil Anadolu’da yetisen tüm biyolojik tür ve çesitlerin de ticarilestirilme süreçleri de hizlanacaktir.

Ø       Istanbul’da Beykoz, Sariyer, Ömerli ve Sile’yi koruyan “Istanbul Kuzey Kesimi – Karadeniz Kusagi Dogal Sit Alani” karari iptal edilerek 3. Bogaz Köprüsü projesinin önündeki bir yasal engel daha kalkacaktir.

Ø       Koruma alanlarini belirleyecek kurul Çevre ve Orman Bakanligi güdümüne girmektedir. Çevre düsmani AKP ve onun Çevre Bakanligi ne derse o olacaktir.

Ø       Yasayla koruma statüleri ortadan kaldirilacak ve tekrar koruma altina alinmalari 3 ile 8 yil sürecek tüm dogal alanlar sirketlerin talanina açilacaktir.

Ø       Yasayla korunmasi gereken alan olarak bakanlikça uygun görülen yerlerde de “ülke düzeyinde, üstün kamu yarari ve stratejik kullanim” bahaneleriyle kullanim izinleri çikarilacak ve bu izinler üçüncü sahislara devredilebilecektir.

Ø       Koruma altina alinan alanlarina iliskin planlarin yapilmasi özel kuruluslara, koruma görevi de özel güvenlik birimlerine verilecektir. Bu sirketlerin kendi “silahli” adamlariyla deresi, ormani, tarlasi, merasi için mücadele edenlerin karsisina dikilmesi demektir.

Bütün yetersizlikleri ve barindirdiklari sorunlara ragmen bugüne degin koruma adina alinmis kararlar bu tasariyla tamamen ortadan kaldirilacaktir. Bizler hem alinmis sit kararlarini ve tabiat parklarini, milli parklarin koruma kararlarini kaldiran, dogal alanlar ile ilgili kararlari çevre ve orman bakanliginin kurullarina ve bakanin  dogrudan onayina birakan, “Tabiati ve Biyolojik Çesitliligi Koruma Kanun Tasarisi”na karsi, hem de dogayi, canli yasami ve kültürü gerçekten koruyacak kurullar kurmak için mücadele edecegimizi duyuruyoruz.

 

Yasami, dogayi savunmak için birleselim!

Istanbul ve Marmara halki 3.Köprüye karsi yürüttügü yasam savasini kazanacaktir.

Anadolu’nun dört bir yaninda nükleere, termik santrallere,  siyanürlü altina, çimento fabrikalarina, HES ve su bentlerine karsi yürütülen mücadeleler yasami savunma kavgasini kazanacaktir.

Zafer direnen halkin olacaktir.

SUYUN TICARILESTIRILMESINE HAYIR PLATFORMU

 

Iletisim için:

 

Emine Girgin : 0.534.490 04 78

eminegirgin@yahoo.com

 

Özge Ozan : 0.531.671 54 79

ozgeozan@hotmail.com

 


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster