Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 05 Eylül 2014
Geçerli Tarih: 03 Aralyk 2024, 20:07
Site: Görele Sol Platformu
URL: https://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=18920
Ekonomideki çikmaz derinlesti
Türkiye Istatistik Enstitüsü (TÜIK) ve T.C. Merkez Bankasi
(MB) istatistiklerine bakarsak, ekonomide durum hiç de iç açici görünmüyor. ABD
ve Avrupa’nin Türkiye’yi hem ortak hem de hedef ülke olarak görmeleri de iyiden
iyiye açiga çiktiktan sonra, ekonomik istikrarin daha çok çikmaza girecegi
anlasiliyor.
Açiklanan son rakamlar, ekonomideki risklerin arttigini
gösteriyor.
1) Türkiye’de insaat sektörü sürükleyici sektördür. Istihdam
yaratir. Birçok sektörden girdi kullandigi için, ekonomide canlanma yaratir.
TÜIK’in 2014 yili ikinci çeyrek mevsim ve takvim etkilerinden arindirilmis
insaat istihdam endeksi, bir önceki yilin ayni dönemine göre yüzde 10.8
oraninda azaldi. Insaatta çalisilan saat endeksi de yine bir önceki yila göre
bu sene ikinci çeyrekte yüzde 11.6 oraninda azaldi. Bu sektörde ayni döneme
göre ücret ve maaslar da yüzde 0.6 oraninda azaldi. Eger enflasyonun etkisini
de hesaplarsak, bu sene insaat sektöründe maas ve ücretler geçen seneye göre
reel olarak yüzde 10 dolayinda düsmüs demektir. Ücretler ancak durgunluk
dönemlerinde, yüksek issizlik dönemlerinde düser.
2) Insaattaki düsmeye karsilik mevsim ve takvim etkilerinden
arindirilmis sanayide istihdam endeksi yine ikinci çeyrekte, bir önceki yila
göre yüzde 3 artti. Brüt ücretlerde yüzde 3.7 artti.
Içeride durgunluk olmasina ragmen, sanayideki yüzde 3
oranindaki artis ihracattaki artistan ileri geldi. Brüt ücretlerdeki yüzde 3.7
oranindaki artista aslinda enflasyona göre düzeltilirse, reel olarak yüzde 5.8
düsme demektir.
Kaldi ki sanayide büyüme GSYH’da büyümeyi etkiler. Bu
demektir ki bu sene de GSYH’da büyüme düsük kalacaktir.
3) TCMB ve TÜIK’in birlikte hazirladigi Tüketici Güven
Endeksi’nde de düsme var. Bu endeks Agustos ayinda bir önceki aya göre yüzde
0.9 oraninda azaldi.
4) Son üç yildir ekonomide düsük büyüme yasiyoruz. Refah ve
fert basina gelir artisini, fert basina GSYH da büyüme gösterir. Fert basina
büyüme de yüzde 2 dolayindadir. Bu büyüme orani ile Türkiye gelir yaratamaz.
Refah saglayamaz ve dis borçlarini ödeyemez.
5) Bu sene enflasyonun orani yüzde 10 dolayinda olacak. 10
yil önce 2004 yilinda yillik TÜFE orani yüzde 9.32 idi. Bugüne kadar, Merkez
Bankasi ve Hükümetler birakin çözüm getirmeyi, enflasyona dogru teshis bile
koyamadilar. Merkez Bankasi’nin durup durup enflasyonu gida fiyatlarina
baglamasi da evlere senlik bir hadisedir.
6) Türkiye’nin ABD ve Bati tarafindan dislanmasi, yabanci sermaye
girisini azaltir.
Almanya’dan sonra Amerika Birlesik Devletleri’nin de
Türkiye’yi dinledigi ortaya çikti. Almanya’nin Türkiye’yi dinledigini ortaya
çikaran Der Spiegel dergisinin haberine göre ABD, Türkiye’yi hem ortak hem de
hedef ülke olarak görüyor.
Almanya’da yayimlanan Bild gazetesi, Almanya’nin Türkiye’yi
dinlemesinin gerekçelerinden biri olarak, Türkiye’nin uzun süreden bu yana
Bati’nin ortagi oldugu konusunda olusan süpheler gösteriliyor.
Bu durum elbette ki Türkiye’ye gelen yabanci sermayeyi,
raiting kuruluslarinin degerleme notunu etkileyecektir. Oysa ki Türkiye’nin
cari açigini ve dis borçlarini çevirmesi için yabanci sermaye girisine ihtiyaci
var. Yabanci sermaye girisi azalirsa, dis borçlari çevirmemiz zorlasir.
Sonuç olarak; Yeni Hükümetin programinda bu konularin
dikkate alinmasi gerekir. Hükümet restorasyon gibi geriye dönük tartismalar
yerine, ekonomideki bu çikmazlarin nasil çözülecegini tartismalidir.