“sazin ustasi Asik Veysel, Müslümanligin ustasi Hz. Muhammet.

Sazin teline vuran da, Müslümanlik hakkinda konusan da önce bunlarin namelerini ezberleyecek…”


gazetelerin birinde bir köse yazisi okudum bugün. “demokrasi dedikleri NEVALE” seklinde bir baslik altinda toplamisti yazar düsüncelerini. Ve devaminda sunu gördüm yazinin. 



ALKOL=KADIN

ÖZGÜRLÜK= ALKOL, UYUSTURUCU, FUHUS


DEMOKRASI= ADAM OLDÜRME ÖZGÜRLÜGÜ

Özgürlük anlayisini alkol ve kadinla sinirlayanlara nasil yanit verilir bilemiyorum tabii. Özgürlük talep eden, kisilik haklarini diledigi gibi kullanamadigini söyleyen bir insanin bu talebinden sadece ve sadece “yeterince alkol alamiyorum, istedigim kadinla istedigim gibi beraber olamiyorum” anlamini çikarmak oldukça tuhaf elbette. 



En çok tuhafima giden de terör olaylarini ve verilen sehitleri özgürlük taleplerinin içine sikistirmak… Böylesi bir acimasizlik, böylesi bir yanlis yönlendirme gazetecilik anlayisina nasil sigdiriliyor acaba…



Özgürlük= alkol, fuhus, kadin esitlemesi oldukça çirkin ve yaniltici durmadi mi sizce de…

% 50 gibi bir oyun iktidara gittigi ülkeden bahsediyoruz, %80 inin Müslüman oldugu bir ülkeden bahsediyoruz.


Fuhus batagina düsen çocuklarin, gençlerin kalan %20 den çikmasi size de komik gelmiyor mu? Komik olan bu iddia elbette. Alkol kullanan, fuhusa, uyusturucuya yönelen çocuklarin aile yapisina bir bakalim lütfen. Zinanin serbest oldugu, örnek alinan zümrelerin Islamiyet anlayisina göre zina kapsaminda yasadigi bir ülkede fuhus bataginin sorumlulugunu özgürlükçü bir zihniyete baglamak çok da adil olmasa gerek.

Fuhusun yapildigi çevrelere ve bu eylemi gerçeklestiren insanlarin aile yapilarina bakacak olursak pek çogunun kendi kadinlarini evlere hapsederek baskalarinin kizlarina ve kadinlarina sahip olma arzusunda olan, toplum içinde dini bütünü oynayan serefsizlerin çogunlukta oldugunu hepimiz görürüz. Gerekçeleri de hazirdir zaten. Her hatuna resmi nikah kiyamayacaklarina göre ve 4 hatun haklarini ihmale ugratmak istemediklerinden zinaya açik yolun zamanla fuhus bataginda kendine yol bulmasi çok da zor degil.

Bugün bu tür bataklik mekanlarina bir yolculuk yapin ve lütfen müsteri profilini bir çikarin. Ertesi gün de ayni kisilerin aile yasantilarina bir bakin, ne demek istedigimi gayet iyi anlayacaksiniz. 



Özgür olmak cinsel dürtülerin yönlendirdigi bir anlayis olmaktan ne zaman çikacak bilemiyorum ama en azindan bu açidan bakacak olursak insanlarin hayatlarinda yer alacak kisilere kendilerinin karar vermesinin fuhus anlayisina girmedigini söyleyebilirim.



Törelerin kucaginda, toplumsal ve yalan yanlis belletilen dinsel ögretilerin isiginda hangi genç kizimiz koynuna girecegi erkegi seçebiliyor ki bu ülkede. 



Bunlari unutarak, elimizin tersiyle bir kenara iterek bu baskilarla savasan kisileri fuhus babasi, uyusturucu mafyasi, alkol bagimlisi ilan etmeye hiç kimsenin hakki olmadigini söylemek bu tür yazilari okuduktan sonra en asli görevimmis gibi geliyor bana.





Gelelim demokrasinin “adam öldürme özgürlügü” anlamina. 



Bu daha da korkunç bir yakistirma elbette. Resmi dini Islam olan ve uyrugu TC olan fakat dünden bugüne bünyesinde pek çok farkli inanisi, etnik kökeni barindiran bir ülke burasi. Yine ne acidir ki kürdü kürde, türkü türke kirdiran bir ülke. Sehit verdigimiz evlatlarimiz kadar canlarini aldiklarimiz da bu topraklarin insanlari. Dünden bugüne bizimle beraber, bizim için, kendileri için, birliktelik için savasmis insanlar.



Önce bir düsünün hele. 



Insanlari daga nasil bir sebep çikarir. 



Buna gösterilecek o kadar çok sebep var ki. 



Kötü sartlar çikarabilir mi, evet; 

ayrimcilik, ötekilestirme çikarabilir mi, evet; 

yetersiz hizmet çikarabilir mi, evet. 

Bunlarla beraber benimsenmis ya da benimsetilmis bir ideoloji çikarabilir mi, yine evet; içinde bulunduklari olumsuz sartlari ranta dönüstürmek isteyen uyanik ve çakal zihniyetler çikarabilir mi, kocaman bir evet.



Peki biz ne yapiyoruz?



Onlari daga çikaran zihniyetle degil de daga çikan, çogu zaman neden çiktigini bile bilmeyen, dönmek istese de dönemeyen bu ülkenin farkli etnik kökenli çocuklariyla ugrasiyoruz. 



Onlari daga çikaran ideolojiyi sürekli beslemek gibi bir çabamiz var. 

Neden, terör isimize mi geliyor acaba. 

Ülke içindeki böyle bir kargasa kimin isine gelebilir ki? 

Benim gibi sade bir vatandasin olmasa gerek. 

Yine büyük rantlar için beslenen ve sonrada beslenen bu ideoloji ile savasan güçlerin isine geliyor olabilir mi?



Simdi siz kalkip özgürlük sazinin terör nameleri çaldigini nasil söylüyorsunuz.



Özgürlük sazi çalsa çalsa sizden farkli olarak birlikte ve el ele yasamanin namelerini çalar, buna özlem duyar ve bunun halayini çeker. 



Gözünüzü seveyim, egri oturup dogrulari söyleyelim. 



Alkolün insan sagligini bozmasindan dem vururken, fazla tüketiminde toplum sagligini tehlikeye atmasindan söz ederken oradan ya da buradan, onlardan ya da sizlerden, bizlerden üç bes çapulcunun, yagmacinin, angudun, kendini ve haddini bilmezin, etik anlayisi zayif olan serefsizlerin faturalarini özgürlük ve demokrasi kavramlarina yüklemeyelim. 







Sevgi Dündar/ 19 temmuz 2012