Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 21 Mayıs 2011
Geçerli Tarih: 17 Mayıs 2024, 11:15
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=4357
ZÜBÜK VE MAKYEVELİST
Zübük, halk tarafından kısaltılarak kullanılan bir isimdir. İbrahim ( İbo-İbiş ), Fatma ( Fatoş-Fadik), Abdullah (Apo), Hüseyin (Hüsük-Üsük-İssin), Zeynep ( Zeyno), Cemile ( Cemo ) gibi çoğaltabiliriz. Zübeyir isminin de Anadolu halkı tarafından kısaltılarak Zübük olarak kullanıldığı, yöresel isim olarak erkek çocuklara verildiği sevimli bir isimdir. Ancak kırk yıl kadar öncesinde büyük yazarımız Aziz Nesin “ZÜBÜK” isimli kitap yazıp, bu kitap çokça satılınca, filmlere konu edilip, böyle bir figürün ülkemiz tarihinde yaşadığını anlattıktan sonra, Zübük’lük de popüler olmuştur.
Ama “ZÜBÜK” kitabına baş kahraman olarak gösterilen şahsın tam adı ZÜBÜKZADE”dir. Romandaki asıl anlatılan konu, Zübükzade isimli bir kurnaz ve fırsatçı kahramanımız, kırk yıl önceki kültüre göre, kınanan, yadırganan, tasvip edilmeyen, ülkedeki tüm malum yöntemleri kullanarak, en dipte iken, gün gelip, ülkenin en popüler en ilginç politik kişiliği haline nasıl geldiğini anlatmaktadır. Bu serüven gerçekten hem çok ilginç hem çok ibret vericidir.
Ancak, bu günün Türkiye’sinde, yüz binlerce kişi, “Zübükzade” kahramanımızın takip ettiği bütün ilginç yolları kullanarak, en dipten en yukarıya sıçramak için, elinden geleni ardına koymuyor. O adama, günün birinde “sen bir Zübük’sün” ya da “bu yaptığın resmen Zübük’lüktür” derseniz, kan beynine sıçrıyor.
En alttan, en yukarıya, Zübük’lükle çıkanlara sorsanız “bu kadar kızdığına göre, nedir Zübük, biliyor musun?” deseniz, “çok kötü bir şey olması lazım” diye yanıtlar. Üstelik, hukuken, “hakaret ya da küfür nedir” diyen kitapları araştırdım, hakaret veya küfür sayılan söz ve cümleler arasında asla “ Zübük” ismini bulamadım. Zübük olmak için, çok akıllı, çok zeki, çok eğitimli, çok erdemli, çok yetenekli, çok başarılı, çok örnek bir kişilik, çok iyi bir siyasetçi, çok iyi bir diplomat, çok iyi bir ticaret, bilim, sanat, spor ya da eğitim adamı olmak gerekmiyor. Zübük’ler genellikle, çok sıradan, çok kurnaz, fırsatçı, despotlaşmaya, kullanılmaya müsait, bir noktaya sıçramak için, başkasının hakların, kolayca çiğnemeye yatkındır, saygısızdır, sevgisizdir, kibirlidir, hiçbir şey yapmasa bile çıkardığı gürültüyle çok şey yapmış gibi görünmesi yeterlidir.
Şimdi bu ülkede, şu yukarıda yazdığım Zübük’lükleri yapmak suç mu? Hayır! Ayıp mı? Hayır! Kusur mu? Hayır! Zübük’lük yapmak serbest mi? Evet!
Ama birine “ Zübük’lük yapıyorsun!” deseniz, o Zübük size çok kızıyor.
Dünyada en çok okunan kitaplar listesinde “Makyevelizmi “ anlatan, Makyevel tarafından yaklaşık 1700 yıl önce yazılmış “PRENS” isimli kitap var.. Bu kitabın yazıldığı yıllarda, ifade özgürlüğü yokmuş, muhalefete tolerans sıfır iken, Makyevel, oturmuş, Prens isimli bir kitap yazmış.
Prens isimli o kitap, içerik olarak, hangi ülkede, yönetimlere nasıl gelinir, ele geçirilen yönetimler nasıl korunur, ya da o yönetimde kalmanın sırlarını anlatmaya çalışmıştır.
“Bir ülkede Prens olmak için, çok akıllı, çok zeki, çok iyi eğitimli, çok yetenekli ya da çok ahlaklı olmanız gerekmez. Eğer prens olmayı aklınıza koydunuzsa, fırsatçı, fesat, bencil, kibirli, ihtirasalı ve muhteris, kullanılmaya müsait, iktidara gelmek ve o iktidarını korumak için, içinden geçtiğiniz çağın bilinen tüm malum kirli yollarını kullanabilir, her tür tavizi verebilen, namussuz ya da erdemsiz de olabilirsiniz. Ama istenen, ahlaklı, namuslu, bilgili, eğitimli, akıllı, zeki, yetenekli ve çok karakterli gibi görünmeyi başarmanızdır. Eğer bunları yapmaya hazırsanız, sizden de bir Prens yaratılabilir. Yeter ki her şeye müsait olmayı kafanıza koyunuz, ruhunuzu şeytana satmaya hazır olunuz…” der Makyevel. Bu yolu takip ederek, hiç hak etmediği yerlere gelenlere de “o bir Makyevelist’tir !” derler.
Bu gün için Makyevelist olmak suç mu? Hayır! Ayıp mı? Hayır! Kusur mu? Hayır! Ama o adama “ sen bir Makyevelist’sin !” deseniz, size kızmaz. Hatta, kendisiyle gurur duyduğunu size teşekkür ettiğini bile görebilirsiniz!
Ben bunu çok denemişim.
Bazen sorarım;
“Biri sana Zübük dese ne düşünürsün?”
“Alınırım, kırılırım !” diyor.
“Peki aynı kişi sana Makyevelist’sin dese?”
“Kendimle gurur duyarım!” dediklerine tanık oluyorum…
Ülkemiz, Zübük cennetidir. Makyevelist de Zübük de bu yolu bilerek isteyerek ve severek seçmiştir. Zübük derseniz, gözünüze yumruk atar! Makyevelist derseniz, o kişi kendisiyle gurur duyar!
Şimdi sizden oy istemeye gelenleri çok iyi irdelemenizi rica ediyorum.
Oy vereceğiniz adamın, geçmişini lütfen çok iyi irdeleyiniz.
Çapkınmış, bu sadece eşini ve çocuklarını ilgilendirir.
Yeter ki müptezelleşmesin geçmişinde oy isteyen kişi!
Sevdalıymış, aşıkmış, eşinden boşanmış ya da aynı eşle/başkasıyla, tekrar evlenmiş, buna da aldırmayınız. Bu sadece ailesini ilgilendirir.
Evlenmek de, boşanmak da, en temel insan haklarındandır. Herkes adam gibi evleniyorsa, yine adam gibi boşanabilir. Yine yeniden evlenebilir. Sevdalanmak, aşık olmak, aşkı sevgiyi adam gibi yaşamak, insan olarak mutluluğu aramak, aşkı sevgiyi bulup, yine insan olarak kendini gerçekleştirmek de en temel insan haklarındadır. Eşinden boşanamamış ya da boşanmadan nikah dışı, aşk birlikteliğinden, çocuk yapmış. Bana göre, bu seçimler tamamen şahsidir, insanidir. Her insan buna kendisi karar vermeli derim.
Bir farkla yaşasın her şeyi. ”… Adam gibi, müptezelleşmeden, basit insanların diline düşmeden, rezaletini çıkarmadan, aşkın sevdanın kurallarına uyarak,” adam gibi yapsın bu seçimlerini.
İnsana saygılı olsun. Birinin gönlünü kazanamıyorsa, ona küfür etmesin, saldırmasın, çirkinleşmesin. Düşüp-kalktığı adamı/kadını, milletin diline düşürmesin. Hiç kimseyi aldatmasın, yanıltmasın, kandırmasın, baskı zulüm işkence ya da mevkisini-parasını-gücünü kullanarak, birini kendine köle yapmaya, birinin aşkını-bedenini, parasıyla ya da mevki baskısıyla, tehditle, o aşkı, elinde tutmaya kalkmasın yeter,
Sizden oy isteyenlere dikkatle bakınız. Geçmişinde, en iyi yaptığı en başarılı olduğu iş,meslek-uğraşı nedir? Eğitimi, yeteneği, erdemleri nedir? Başkasına değil de ille de ona niye oy vermeniz gerektiğini lütfen iyi araştırınız!
Çok parası olduğu için mi? Çok şöhreti olduğu için mi? Geçmişte yaptığı işini-mesleğini çok iyi yaptığı için mi? Siyasal teşkilatı tarafından ya da partisinin genel başkanı veya parti büyüklerince çok sevildiği, partisine çok hizmeti olduğu için mi? Oy vereceğiniz partinin genel başkanına, partisine, çok yararlı olacağı için mi? Ömrü boyunca yağcılıkla yalakalıkla mı ayakta durmuş?Yoksa partisinin altını oyup, şahsi istikbalini parlatmak, boş laflarla, sanal şöhretiyle, vekil olup, devletin dokunulmazlık gücünü kullanıp, ballı vekil ve emekli maaşını alıp, seçildikten sonra sizlere has…tir çekmek istediği için mi sizden oy isteniyor? Yapacak zaten başkaca işi olmadığı için mi? Ya da vekil olup, meclise gidip, kendini ve avanesini zengin etmek, yanında beş-on korumayla gezmek, halka hava atmak için mi? Vekiliniz olup, kadınları kızları avucuna düşürmek için mi? O adam benden niye oy istiyor, ona ne için oy vermeliyim?” diye lütfen düşününüz!
Daha öncesinde oynuzu verip de sizi adam yerine koymayanları lütfen bir daha seçmeyiniz. Zübük’lerin iktidarına bir tuğla vererek, kendi oyunuzla, hem kendinizi, hem yaşadığınız kentinizi, hem sempati duyduğunuz partinizi, hem ülkenizi lütfen bir kez daha cezalandırmayınız!
Bir de o Zübük’ler kapınıza gelip sizden oy isterlerse, onlara asla “hadi ordan Zübük!” demeyiniz. “Benim bir Makyevelist’e verecek oyum yok!” demeniz yeterlidir.
“Bir tek oyum var, bir şeyi değiştiremem ki “ deyip geçmeyiniz. Oyunuzu ve kararınızı lütfen küçümsemeyiniz! Oyunuzu lütfen adam gibi adaylara, hakkınızı helal edeceğiniz birine veriniz.
Ama Zübük’lükle aday olduğunu, geçmişte de zaten Zübük olduğunu bildiğiniz, iktidara gitmek, mecliste olmak için, her tür kirli yolu kullanan, ahlaksız, adaletsiz, halkını sevmeyen, oy aldığı kentine sahip çıkmayan, oy istediği halkın sağlıklı ve dengeli bir çevrede insan gibi yaşama hakkını korumayan, Zübük’lüğü meslek edinmiş, eğer meclise gidemezse zaten hiçbir işe yaramayacak adamlara oyunuzu verip de, Atatürk’ün kurduğu, İlk açılışını yaptığı, ilk meclis başkanlığını yaptığı, şerefli meclisini lütfen, Zübük’ler Meclisine çevirmelerine izin vermeyiniz…