Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama: İş güvencemizi hedef alan girişimlere karşı tüm gücümüzle direneceğiz
Kategori: Ekonomi-Çalışma Hayatı
Eklenme Tarihi: 20 Kasım 2015
Geçerli Tarih: 04 Mayıs 2024, 11:50
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/haber_detay.asp?haberID=22262
Haklarımıza ve İş
Güvencemize Sahip Çıkalım!
Geçtiğimiz 13 yıl
içinde günlük hayatın her alanında olduğu gibi, çalışma yaşamına yönelik olarak
da çok sayıda yasal düzenleme yapıldı. Kamu ve özel sektör çalışma
ilişkilerinde esnek, kuralsız ve güvencesiz çalışma uygulamaları “iki adım
ileri, bir adım geri” taktiği uygulanarak birer birer hayata geçirildi. Kamuda
esnek, performansa dayalı ve güvencesiz çalışma ile ilgili gerekli alt yapı
geçtiğimiz yıllarda hazırlanıp, kamu hizmetleri büyük ölçüde
ticarileştirildikçe, kamu istihdamının sağladığı iş güvencesi ve bu güvenceye
sahip olan kamu emekçileri yeni hedef haline geldi.
AKP’nin 2002’den bu
yana 4. kez tek başına iktidar olmasının ardından 657 sayılı Devlet Memurları
Kanunu’nda (DMK) yapılması planlanan değişikliklerin önümüzdeki günlerde tozlu
raflardan indirilmesi planlanıyor. Hükümetin personel sistemini istediği gibi
değiştirmesi için hem koşullar hem de aktörler hazır bekliyorlar. 1 Kasım
seçimlerinin hemen ardından “Başkanlık sistemi” tartışmalarına paralel olarak
konunun yeniden gündeme getirilip tartışmaya açılması, AKP’nin en bildik taktik
manevralarından birisi. Kamuoyunun tepkisini ölçüp ona göre saldırının içeriği
ve şiddetini belirleyecekler. AKP, pusuya yatmış gerekli adımları atmak için
uygun zamanı bekliyor.
Esnek çalışma
biçimlerinin kamu istihdamı içine fiilen taşınması, statü rejimine tabi kamu
istihdam ilişkilerini ve onun sağladığı avantajları tamamen tasfiye etmeyi
amaçlarken, yerine güvencesizliği esas alan istihdam biçimlerine geçilmesinin
planları yapılıyor. Kamu hizmetleri hızla ticarileştirilip, özelleştirilirken
bu hizmetleri sunanların statülerinin eskisi gibi kalmasının mümkün olmadığı,
bu nedenle kamu personel sisteminin değiştirilmesi gerektiği belirtiliyor.
Bugüne kadar kamu
personel sistemi ile ilgili olarak gündeme getirilen yasa tasarılarını, esnek
ve güvencesiz çalışma uygulamalarını göz önünde bulunduracak olursak önümüzdeki
dönemde kamu emekçilerini hangi tehlikelerin beklediğini bugünden görebilmek
mümkündür;
• Her bir kamu emekçisinden hali
hazırda yaptığı iş dışında, başka ve değişik işler yapabilmesi sağlanacak.
Bugün pek çok işkolunda fiilen uygulanan bu durum yasal hale geldikten sonra,
iş yükü en az iki kat artacak. Kamuda verimlilik esas olacağından kamu
yönetimi, daha az kişi ile daha çok iş yapmayı hedefleyecek ve bu hedefler,
tıpkı fabrikalarda olduğu gibi performans değerlendirme uygulaması ile sürekli
artacak.
• Bulunduğu yerdeki görev tanımına
uygun işleri yapan kamu emekçileri, tanımlanmış görevlerinin dışındaki işlere
de kaydırılarak, tıpkı “ödünç işçilik” uygulamasında olduğu gibi kurumlar
arasında “ödünç” alınıp verilebilecek. Böylece kamu emekçileri üzerinden hem
işlevsel esneklik (bir kişiye birden çok iş yaptırma), hem de sayısal esneklik
(daha az kişi ile daha çok iş yapmak)söz konusu olacak.
• İş güvencesi açısından memur sayısı
asker, polis, hakim ve savcı ile sınırlı tutulurken, kamu istihdamında
güvencesizlik esas hale gelecek. Mevcut kamu emekçilerinin ödev, hak, yetki ve
sorumlulukları, göreve alınma, hizmet şartları ve şekilleri, mali ve sosyal
hakları zaman içinde yavaş yavaş sınırlandırılacak. Zaman içinde kamuda kadrolu
çalışma istisna, güvencesiz çalışma kural haline gelecek, kamu emekçilerinin
büyük bir kısmı iş güvencesiz ve sözleşmeli olarak istihdam edilecek.
• Sözleşmeli ya da ücretli olarak
çalışanların aylık ücretlerinde ve sigorta primi ödemelerindeki azalmalar
nedeniyle emeklilik hayal bile edilemeyecek. Çalışması tam zamanlı olarak kabul
edilmeyen çok sayıda kamu emekçisinin, mevcut ekonomik ve özlük hak
kayıplarının yanı sıra, sigorta, sağlık ve sosyal güvenlik kazanımlarında da
ciddi kayıplar söz konusu olacak.
Bugüne kadar kamu
istihdamında adım adım hayata geçirilen değişikliklerin ortaya çıkardığı en
temel sonuç, önümüzdeki dönemde kamu personel sisteminin iç örgütlenmesini örgütlü,
sosyal ve özlük hakları olan, iş güvencesine sahip kamu emekçileri ile
sürdürülmek istenmediğini gösteriyor.
Artık kamu
istihdamında daha esnek, savunmasız, iş güvencesi gösterdiği bireysel
performansa bağlı olan, istendiği zaman “en az maliyetle” kolaylıkla kapı önüne
konulabilecek iktidarın uygulamalarına itiraz etmeyen “itaatkâr memur” tipi
yaratmak. Kamu personel sisteminde yaşanacak muhtemel değişiklikleri sadece
kamu emekçilerini değil, kamu hizmetlerinden yararlanan milyonlarca yurttaşı da
yakından ilgilendiriyor. Bu noktada sendikaların kurulduğu ilk günden bu yana
savunduğu kamu hizmetlerinin herkese eşit ve parasız olarak ulaştırılması için
kamu hizmetini yürütenlerin ve bu hizmetten yararlananların ortak tepkisini
örgütlemek ve iş güvencesine sahip çıkmak büyük önem taşıyor.
Kamu emekçilerinin kazanılmış haklarını elinden almayı hedefleyen tüm girişimlere son verilmeli, taşeron, sözleşmeli ve geçici istihdam biçimleri yasaklanmalıdır. Herkese iş ve güvenceli çalışma ortamı sağlanmalıdır. En temel haklarımıza yönelik olarak başlatılan saldırılar karşısında sessiz kalmayacağımız, iş güvencemizi hedef alan girişimlere karşı tüm gücümüzle direneceğimiz bilinmelidir.
Giresun Eğitim Sen Şube
Yürütme Kurulu giresunegitimsen@gmail.com