Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Erdoğanın üslubu


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 21 Ağustos 2015
Geçerli Tarih: 03 Mayıs 2024, 02:21
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=21888


Mevlana der ki: "Konuş ki seni görebileyim."

Gerçekte insanın özü sözünden belli olur; içindekinin yansımasıdır insan sözü. Üslubu,davranışı, oturup kalkışı ile de taçlanır.

Ya da rezil olur da vezir oldu sanır.


25 Haziran 2004’te Başbakan Recep Tayyip Erdoğan iken demiş ki:

 

“- Genelevleri kapatmak gerekiyor; ben arkamdan kimseye ‘karı sattırıyor’ dedirtmem...” (Cumhuriyet, 3 Temmuz 2009)


Şimdi o bir cumhurbaşkanı yine namusuna düşkün, şimdi ne diyor.

Çok lafı var, uygulama yok !

Sorun yok bizde de, sorgulayan halk yok! Nasılsa geçinip gidiyoruz...

O şimdi sarayda BEŞTEPE'DE, yoksa siz de yolunu öğrenmediniz mi?  

Cumhurumuzun başı o, orada oturuyorsa öğreneceksiniz.

Tıpış tıpış gideceksiniz.

Ekmelettin olaydı Çankaya ya gitmeyecek miydiniz ? Yani...

Milli iradeye namusum diye diye, bu günlere geldik.

Başımıza oturttuk, biz namusa düşkün milletiz o da bize düşkün, hemen kendine ruhsatsız saray yaptı bize layık oldu. Beştepe yolunu bilmeyen gogıl amcaya sorsun anlatıyor haritası bile var. Hem zaten kendine yapmamış ki, bize yapmış, bizle yatıyor bizle kalkıyor, aşkla çalışıyor. Dün ne diyordu? En meşhurunu çok iyi biliyorsunuz, bir kez daha yineleyelim;

 

“Camiler kışlamız... 

 

Kubbeler miğferimiz..

 

Müminler askerimiz..

 

Minareler süngümüz...”


Bu lafları ettiğinde de Erbakan hocasının adını oğluna vermiş ama malesef  ihanet etmişti...




Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster