Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Gönlümün Sultanına...


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 19 Nisan 2014
Geçerli Tarih: 30 Nisan 2024, 21:04
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=17568


AÇIK MEKTUP Öykü

Gönlümün Sultanı,ulaşılmasını istediğim bu mektubu lütfen kalbinin derinliklerine sunulmuş hissi bir aşk hediye si olarak kabûl edin..

İlk gördüğüm günden beri zerafet ve güzelliğiniz karşısında kendimden geçiyor, inanın ben ben olmaktan çıkıyorum...

Sevgili Sultanım, meziyetlerimiz benim görünmez dertlerimi çözüme kavuşturacağını umuyorum..

Bir zamanlar dert ve sıkıntıları harmanlayıp mutluluğa dönüştürdüğümüz, sevgiyi ve her türlü çılgınlığı bir arada doya, doya yaşadık..

Yaşadık yaşamasına da, seninle yaşananlardan bıkılmadığı gibi, unutulmuyorda...

Bazı anlaşmazlıklar meydana gelse ve yaşansa da, güzel anıların üzerimizde bıraktığı etki aşkı afakı tuttu..

Aklımdan bir türlü çıkaramadığım güzel, şimdi ben sensiz yolumu kaybetmiş meçnun gibiyim... 

Bu çaresizliğin bir kurtuluşu olmalı, içimizi hançer gibi sızlatan aşk belâsından nasıl ve ne zaman kurtulacağız..

Artık ikimizinde beklemeye tahammülü kalmadı.

Yıllardan beri ayrılığın acısını bir kırbaç gibi üzerimizde hissediyor, bir türlü çıkış yolu bulamıyoruz...

Soruyorum, şimdi sen neredesin?

Ben neredeyim?

Neden ve niçin ayrı, ayrı yerlerdeyiz?

Daha açık bir deyimle, ne yiyip ne içtiğimizi, nerede yatıp-nerede kalktığımızı ve kısacası yaşayıp, yaşamadığımızı bile bilemiyoruz...

Dert ve sorunlarımız öyle karıştı ki, sarpa sardı günlüm, sensiz hiç bir şey ile teselli bulmuyor..

Birbirimizi kaybettiğimizdenmidir nedir, sensiz ne yapacağımı bilemez oldum..

Belki birgün tan yeri ağarırken el'ele uzun bir yolculuğa çıkarız diye umuyor ve bekliyorum...

Yerin ağızı ve dili olsa konuşur, birlikte yürüdüğümüz ve aşk şarkılarını birbirimizin kulağına fısıldadığını anlatır.

En büyük derdim dert ve sıkıntım sonumuzun ne olacağını kestiremememdir..

Sonu görünmeyen bir çölde, mutluluğa çıkacak yolu aramaktayım...

İnsanı üzen ve umutsuzluğa sevk eden bilinmezliklerdir..

Bu nedenle neyi, niçin ve ne zaman yapacağımı bilmemek beni kahrediyor.... 

Sen ben kavgasına düşmeseydik, hiç bu hallere düşermiydik..

Sudan sebeplerle tartışmaya durdukmu, birbirimizden geri kalmazdık mazallah... 

Ya, işte böyle geçti, böyle devrildi koskoca yıllar.

Marifet derdimize çare bulmaktı olmadı..

Şimdi çare bulunur düşüncesiyle sana bu açık mektubu iletmeye çalışıyorum.... 

Aşkın üzerimize çöktürdüğü ağırlık la sokakları dolaşıyor, satıcının "gevrek" simitlerim, "buz gibi" limonatam", "nefis dondurmalarım" var gibi sesler yankılanırken, sonu bilinmeyen uçsuz, bucaksız sokaklarda yol arıyorum... 

Hâlbuki geçmişte seninle, kar yağmurlarının buzlu sokaklarından koparak, gönlümüzce yaz iklimini yaşayabileceğimiz, bir başka dünya'ya atılıp gidiyorduk... 

Biliyorsun, hasret senin bakışlarında manalaşır.

Mevsimler seninle açardı çiçeklerini, ne kadar muhteşemdi O günler..

Şimdi, senin sesini duymak, gözlerine bakıp güzel havanı teneffüs etmek, istiyorum amma ne mümkün....

Senle geçen günlerimi sözle, geceyle, gündüzle, rüzgar ve denizle anlatmak kolay değil..

Bu aşk, öyle can ve gönül yakıcı bir şey ki; tutulanlar çaresiz yanıp durmakta her an, her saniye... 

Seven insan için aşkla yanmamak, nasıl mümkün olsun ki..

Yazık, şu geçen hayat, nasıl da boşa geçti... 

İnan, şu dünya hayatında gönlümü senden başka teselli edecek, mutlandıracak olan, her güzelden vaz geçtim..Zira, bana sensiz sefa da, cefa da ateşdir...

Bu ayrılık seni bilmem ama, beni hicran ateşiyle yakmaktadır..

Cemâlini lûtfet artk, kavuşmamız kıyamete kalmasın... Ne gecem belli artık, nede gündüzüm, öyle meftunum'ki sana, didarı vuslatına, sözler kifayetsiz kalıyor, gelipte görmen lâzım..

Yolumu kesen hicranımdan bile, medet umar gibiyim...


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster