Cumhuriyetimiz Ortaçağ zorbalığının ve köleliğinin Anadolu'dan kovulmasıdır

Cumhuriyetimiz Ortaçağ zorbalığının ve köleliğinin Anadolu’dan kovulmasıdır

Yüce Atatürk’ün Samsun’a çıkışıyla başlayan, O’nun önderliğnde yürütülen İstiklal Savaşı tüm yoksunluklara karşın destansı bir mücadelenin ardndan zaferle sonuçlanmıştır. Türk Milletinin bu var olma mücadelesinin zaferle sonuçlanmasının ardından  29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetle taçlanarak, tarihimizin en büyük çağdaşlaşma ve aydınlanma hareketi başlatılmıştır.

Dünyada otoriter ve totaliter rejimlerin yükselişe geçtiği bir dönemde ulus egemenliğini temel alan, halka dayalı ve halk mayalı Cumhuriyetimiz Ortaçağ zorbalığının ve köleliğinin Anadolu’dan kovulmasıdır. Cumhuriyet, ümmetçilik yerine ulusçuluğu, kulluk yerine yurttaşlığı, kişi iktidarı yerine ulus iradesini, bağnazlık yerine çağdaşlığı getirmiştir. Cumhuriyet, tam bağımsızlıktır, ulusal egemenliktir. Cumhuriyet, bağımsızlığından ödün vermeyen, dayatmalara boyun eğmeyen, Atatürk öncülüğünde yurduna ve egemenliğine sahip çıkan, O’nun İlke ve Devrimlerini gönülden benimseyen ulusumuzun soylu kişilik özelliklerinin bir yansımasıdır. Bu yönüye Cumhuriyet, ulusal onurumuzun bayraklaşan simgesi, büyük Türk Devrimi’nin adıdır. Cumhuriyet, "Yurtta sulh, cihanda sulh” anlayışıdır.

Türkiye Cumhuriyeti, ulus egemenliğine dayanan laik ve demokratik bir cumhuriyettir. Türkiye’nin çağdaş dünyayla bütünleşme kararlılığını gösteren bu yapı, geride kalan 91 yılda toplumsal bütünleşme ve barışın, huzurun kaynağı olmuştur. Ülkemizi her alanda güçlü kılmış, tarihimizin en uzun barış dönemini yaşatmış, dünyada saygınlık kazandırmıştır. Son dönemde yaşananlar Cumhuriyetimiz, demokrasimiz ve geleceğimiz adına kaygı vericidir. Cumhuriyetimiz ile barışık olmayan kimi oluşumlar çağdaş Türkiye görüntüsüyle örtüşmemektedir. Cumhuriyetin kurucularına, kurumlarına, bayrağına karşı artık sinsi değil açıkca ve pervasızca yapılan saldırılar tahammül sınırlarını aşmıştır.

Türkiye çok önemli günlerden geçiyor. Ülkemiz koyu bir karanlığın içine çekiliyor. Yanlış politikalarla uçuruma sürükleniyor. Atatürk ilke ve devrimlerini, Atatürk’ün en büyük eserim dediği Cumhuriyetimizi yıkmak için yemin edenlere karşı birleşip güçlenmeliyiz. Tüm yolsuzluklara, dinimizi istismar edenlere, bölücülüğe ve teröre karşı direnmeliyiz. Laik Cumhuriyet’e, Atatürk İlke ve Devrimleri’ne bağlı kalma yemini eden Cumhurbaşkanından miletvekiline,  Başbakan ve Bakanlardan yargı mensuplarına, öğretim elamanlarından kamu görevlilerine herkes ve tüm yurtaşlarımız Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasa da belirilen niteliklerini korumak, özen göstermek ve bu ilkelerden yana taraf olmak zorundadır.

Karanlığı yaşıyor olabiliriz, ama bu karanlığı ulusumuz yırtacaktır. Etnik kökene, yobazlığa dayalı politikaların, insanlara acı ve gözyaşından başka bir şey getirmediğini yanıbaşımızda komşularımızda olanlardan her gün görenlerin, bilenlerin ülkesidir bu ülke.

Vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, ulusumuzun birliğine, Cumhuriyetimizin değerlerine her zamankinden daha fazla önem verilmesi gerektiğine inanan aşağıda adları olan demokratik kitle örgütleri, sendikalar ve siyasi partilerin öncülüğünde yürütülen, ilimizin tüm siyasi parti, dernek ve sendikaları davet edilerek gerçekleştirilecek olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlaması için tüm halkımızı parti, örgüt flaması olmaksızın sadece Türk Bayrağımız eşliğinde, 29 Ekim Çarşamba günü saat 12:00 de  Merkez postahanesi önünde buluşmaya ve oradan Meydan Parkında gerçekleştireceğimiz Cumhuriyet Kutlamasına davet ediyoruz.

ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ - ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ - EĞİTİM İŞ -        TÜRKİYE GENÇLİK BİRLİĞİ - KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE KULÜBÜ - CUMHURİYET HALK PARTİSİ İL  BAŞKANLIĞI  -   İŞÇİ PARTİSİ İL BAŞKANLIĞI