Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Bedrettin Akdenizin annesi ile röportaj
10 Nisan 2014, 23:21

Bedrettin Akdenizin annesi ile röportaj

Sebiha Akdeniz Gelecek Gazetesine konuştu

Bedrettin Akdenizin annesi ile röportaj

Bedrettin Akdeniz’in annesi Sebiha Akdeniz Gelecek Gazetesine konuştu.

Merhaba Sebiha Anne,Bedrettin Akdeniz 2 yıldır tutsak bulunmakta.Bize 2 yıllık süreçte neler yaşadığınıza ve içinizdekileri anlatır mısınız?

Benim içimdekiler,hislerim çok fazla.Ancak yaşadıklarımdan kaynaklı hafızam biraz geriledi. Bedrettin 2 senedir tutsak,eve bakan,güzel mesleği olan,kardeşleri hasta olduğunda kardeşlerini alıp hastaneye götüren,sıkıntım olduğumda alıp ta karşıma oturan rahat rahat konuştuğum oğlum 2 yıldır yok.Bedrettin’ime bakıyorum hiç bir suçu yok,mesleği desen mesleği var,bunu biliyorlar kanıtı var çalıştığı islerin yaptığı işlerin, aileye yararı var, bilerek tutsak ediyorlar çünkü Bedrettin çıktığında biliyorlar yararı olacak çevreye, aileye neden bırakayım ki neden bu fırsatı vereyim diyorlar. Düşüncesi güzel, bilgisi güzel, kötülükleri önleyecek bilgi bundan kaynaklı Bedrettin’i kısıtlıyorlar. Onlar istediği kadar kısıtlamaya çalışsın bunu her zaman dile getiriyorum hiçbir zaman için insanın düşüncelerine ne kilit vurulur nede zincir vurulur. Benim olgum içerdeyse arkadaşları bağıracak ben bağıracam kardeşi bağıracak onun düşüncelerini her türlü haykıracağız ve gururla haykıracam elimden geldikçe de paylaşcam, yaşadığım müddetçe bu can bende olduğu müddetçe paylaşacam benim oğlumun düşüncelerini, iyiliklerini, yapabileceklerini, kuracağı düzeni.

Bedrettin Akdeniz 3 defa Cezaevi değiştirdi. Bu süreçte de çeşitli haksızlıklara uğradı. Bu süreç nasıl yaşandı?

Haksızlığa gelince benim oğlum 3 defa haksızlığa uğradı. Bu haksızlık sadece benim oğluma değil cezaevinde yatan herkesin benim oğullarımın basına geldi, geliyor. İlk olarak oğlum darbeyi Mersin’de yedi, sonra sürgün edildi İskenderun’a orda da aynı darbe edildi gardiyanlar tarafından. Cezaevinde dört duvar arasında elinde silah yok, molotof yok, bıçak yok, sen bu insanın bütün özgürlüğünü almışsın. Sen adaletin arkasına sığınarak da gardiyan elbisesini giymişsin bir kişiye 10-20 kişi nasıl darp yapıyorsun, nasıl bir adalettir bu soruyorum. Bu adalet midir? Bu adaletse adaletsizlik nerede? Adaletsizlik nasıl oluyor ben bunu merak ediyorum. Bu yaptıklarına sözde adalet diyip de darp yapıyorlar ya memur sıfatı adı altında çalışıyorlar ya ben bunlara insan demiyorum. Ben bir anne olarak onlara hayvan gözüyle de bakmıyorum. Çünkü hayvan olan bir okşamaya, bir ekmek vermeye yanına gelir senle iyi geçinir. Vergimi alıyorsun, benden kısıtlıyorsun her şeyimi, benim paramla geçiniyorsun orada. Sen vatandaşın, benim arkadaşımın vergisiyle oradan maaş alıyorsun ve kalkıyorsun benim oğluma zülüm ediyorsun ve adaletin altına sığınıyorsun, sözde bana adalet gömleği giyiyorsun gardiyanım diyorsun. Adaletsizlik nasıl bir şeydir bunu bana anlatsınlar. Haksızlığı bu zulümü adalet olarak görüyorlarsa bana adaletsizliği öğretsinler. Nasıl bir şeydir adaletsizlik. Adalet nedir adaletsizlik nedir inanın bilmiyorum. Yaptıklarına adalet diyorlar ama ben adalet gözüyle bakmıyorum. Ve tüm bunlara da adalet mülkün temelidir diye yazısı yazıp onun altına sığınıyorlar. Adaletsizlik nerde peki? Ben bu adaletsizlik dediğim zaman copu vuruyorlar, kelepçe vuruyorlar. O zaman gelsinler bana adaletsizlik nedir onu öğretsinler ki ben onların yaptıklarına doğrudur adalet budur diyip ben onların arkasından gideyim.

Ben  buradan sesleniyorum Başbakana da seslendim mail attırdım. Hani çıktı dedi ya MHP dedi Bahçeli dedi aile nedir bilmiyor. Peki ben bir aileyim bir anne olarak sesleniyorum. Benim orada çocuklarım dört duvar arasında haksız yere, zulüm altında,  adaletsizlik altında senin adalet dediğin, ben başkanım dediğin, devlet dediğin orada mahkûmlar eli kolu bağlı yönetimi resmen cezaevi almış.

Başbakana attığınız mail de ne yazıyordu?

Ben bir anne olarak sesleniyorum. Buna gözde tıkamayacaksın kulak da tıkamayacaksın. Mailde de eksik yazdım. Söyleyeceğimi yine söyledim. Görmek istediğini görüyor, görmek istemediğini görmüyor. Kalktı orada gururla soyluyor gecenin 12 sinde bana dua eden adamı aradım. Bunu da gör beni de ara o zaman ve gel gör, eğer sen harbiden Başbakansan adalet diyorsan o zaman senin arkanda olurum. Bende sen adaleti sağlıyorsun diyeceğim. Kalkıp o adam sana dua ediyor diye 12 de o adamı arıyorsan benim o mailimi de gör benim çocuğumun yasadığı zulümü de gör. Senin adalet altında yetiştirdiğin de rozet verdiğin, memur yaptım diye Başbakanım diye geçiniyorsun burada senin memurların başbakanlık yapıyor haberin var mı?.

Eğer gerçekten bunlardan haberin yoksa gel de o zaman konuş bana konuş. Devlet Bahçelinin aile yok aile yapısının ne olduğunu bilmiyorsun ya ben bir aileyim ve bir anneyim ve ne olduğunu da çok iyi biliyorum. Senin bilmediğin kadar biliyorum. Gel ben sana aileyi öğreteyim. Onlar gibi özel dadılar özel okullar değil, çalarak değil, elimizin emeğiyle bu yaşına getirdiğim oğullarım dört duvar arasına kattığın dayak attırdığın oğullarım burada. Ben Başbakan olarak seni görmüyorum burada Başbakanlığı cezaevi müdürlerin yapıyor. İşkencelerini siyasilerin üzerine uyguluyor. Bunları iyi düşüncelerinin üzerine uyguluyor. Susturulmaya çalışılıyor ama susmayacağız. Ben buna boyun eğmeyeceğim. Benim için bir Bedrettin değil binlerce Bedrettin var. Alisi var Dersimi var. Her ne kadar dövseniz de sustu mu yok. Dövüp de susturamadılar ne revire götürüyorlar nede adli tıpa götürüyorlar. Avukatlar gidiyor avukatlar haksızlığı söyledikten sonra çıkarıyorlar. Zulmün ikinci veya üçüncü günü adlı tıpa götürüyorlar. Adalet bu mudur?

Peki bu hukuksuz işleyen süreçle ilgili davalarınız oldu mu olduysa nasıl sonuçlandı?

Oğlumun mahkemesi oluyor mahkemeye gittiğim zaman kendimi zor tutuyorum orada yazıyor Adalet Mülkün Temelidir. Bende oraya adaletsizlik mülkün temelidir. Onlar oraya otursun benim onlara yakıştırdığım odur.

Ben oğluma, aliye, dersime zulüm edenleri şikayet de bulunmak için gittim adalete sığındım.  Bana adliyede mahkemelere gelecek misin dediler evet dedim. Ben hakkımı arayacağım. Ben bu zulümü kabul etmiyorum. Tamam dediler bana mahkemeye geleceksen mahkemeye çağıracağız. Bana gecen gele gele ne geldi biliyor musun? İşte bilmem ne Keleş suçsuz bulunmuştur. Berat edildi. Peki ne hakla. Beni hiç mahkemeye çağırdın mı sen. Ben bundan şikayetçiyim, ben mahkemeye başvuralı neredeyse 1 sene geçecek sen kaç defa beni mahkemeye çağırdın yüzleştirdin. Neden bu haksızlığın üstü ört bas ediliyor.

Oğlum son olarak şu an bulunduğu cezaevine Kürkçüler F-Tipine getirildi. Burada da oğluma 4-5 ay geçmedi yine zulüm edildi. 1 kişiye 30 kişinin koğuşa girmesiyle darp edildi benim oğlum. Bu adaletsizliklerin sürekli üzerini kapatmaya çalışıyorlar. Ben bu adaletsizlikler kapansın istemiyorum. Şikâyet dilekçelerimi tekrardan vereceğim bu zulümü yanlarına bırakmayacağım. Sen cezaevinde hükümlü bile değil tutuklu bir öğrenciyi darp ediyorsun, bana kalkıp birde diyorlar ki işkence kalkmış. Darp değil bunların yaptığı işkencedir.

Geçtiğimiz hafta Kürkçüler F-Tipinde Siyasi tutsaklara işkence yapıldığı ortaya çıktı. Bedrettin’de bu zulmün içinde. Bildiğiniz kadarıyla nasıl bir durum yaşandı?

Bedrettin’in arkadaşı Mahmut’u mahkemeye götürüyorlar. Dönüşte bir gardiyan ring aracındaki 50-60 yasındaki bir mahkûmu darp ediyor. Çocuk buna tepki gösteriyor. Çocuğu dövüyorlar. Götürüyorlar cezaevine Bedrettin’de koğuş arkadaşı da bu durumu duyuyor. Haksızlığa ses çıkartıyorlar. Susturmaya çalışılıyor gardiyanlarda koğuşu girip dövüyorlar oğullarımı. Ne kadar sesimizi kısmaya çalışsalar da hücrelere atsalar da  hiç bir zaman için diyorum ya haykırışımızı susturamayacaksınız, sesimizi kısamayacaksınız. Artık insanların çoğunun gözü kapalıysa da, çoğunun da gözü açıldı. İstediğiniz kadar gardiyanlarınızı oğullarımın üzerine gönderin susturamayacaksınız. Susturabiliyor musunuz hayır. Daha da alnı dik oluyorlar. Çünkü kendinin haklı olduğunu biliyor. Kendi haksızlığını onlar da kabullenemiyor. Cezaevinde bağırdıklarında duymak istemiyorlar kendi haksızlıklarını. Kelepçeli mahkemeye giden bir insan ne yapabilir sana. Sen niye bu insanı darp ediyorsun. Yarın o darp eden gardiyan içinde suçsuz bulundu kâğıdı gelecek ben bunu biliyorum.

Bu arada bir şey daha söylemek istiyorum görüşe gidiyorum Bedrettin’i görmeye gribim peçete var elimde o peçeteyi alıp atıyorlar. Erdoğan Bayraktarın oğlu cezaevinde annesi baklavalarla gidiyor ona ses çıkartmıyorlar. Bu adalet nerde. Ben bu çocuğumu hırsızlığa mı teşvik etsem. Demek ki bende adaleti sağlayacağım elimde baklavalarla gideceğim. Bir peçete ya bir peçete gribim diyorum onlar yasak o zaman peçete ver bana. Ben şimdi çocuğumu görmeye gidiyorum çocuğumda da peçete yok  ben ne ile  elimi yüzümü silicem.  Götürdüğüm bir peçete cebimden alınıp çöpe atılıyor. Yanı bunlar sizin yaptığınız ikiyüzlülüktür.

Sebiha anne bildiğin gibi Özel Yetkili Mahkemeler kalktı. Şimdi Bedrettin’in mahkeme süreci nasıl işlemekte?

Simdi bu ÖYM’leri yine kendileri için kaldırdılar kalkıp da biz bunu vatandaş için kaldırdık demesinler. Bizde inşallah bundan bizim çocuklarımız da yararlanır umuduyla bakıyoruz. İstanbul’daki gezi tutsağı arkadaşlar yararlandı bununla da çok mutlu oldum. İnşallah benim oğlum ve diğer tutsaklar da yararlanır bu durumdan.

Mahkeme 4 ay atmıştı bir sonraki mahkemeye simdi ÖYM’ler kalktı 1 aydır da öyle bekliyoruz ne zaman mahkeme olacak belli değil. Zaten ÖYM’lerin kaldırılması en başından bir hukuksuzluktu. Ancak simdi ne yapıyor kendini öne çıkarıyor gerisi ne olursa olsun diyor.

Peki, Sebiha anne Bedrettin’in şuanda durumu nedir ne zaman göreceksin?

Bedrettin şuan darp edilmiş daha göremedim. Uykularım da kaçıyor ne şekilde nasıldır bilmiyorum. Su an bir anne olarak düşünüyorum gitsem acaba ne haldır durumu çarşamba günü acık görüsü var. Ben o darplarla çocuğumu görmeye ne kadar dayanabileceğim. Ben gardiyan olan memurlarla nasıl karşılaşıcım tepkim ne olacak bilemiyorum.

Benim tek isteğim oğullarımızı, kızlarımızı döven gardiyanları annelere versinler benim tek istediğim bu. O zaman görsünler darp nedir.

Gelecek Gazetesi

serkankaya1917@gmail.com

Haberi Ekleyen: Görman Hesler

Bu haber 1881 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Röportaj-Söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi Dedesi rahmetli Mustafa Kul'un bayrağını taşıyor

Erdoğan'ın halifelik hayali Türkiye'yi tehlikeye attı!

Erdoğan'ın halifelik hayali Türkiye'yi tehlikeye attı! Ortadoğu'yu en iyi bilen gazeteci Hüsnü Mahalli, SÖZCÜ'ye konuştu

Cesur,Devrimci ve Çağdaş

Cesur,Devrimci ve Çağdaş TGB Başkanı Çağdaş Cengiz ile röportaj

Kılıçdaroğlu: AKP kaybedeceğini gördü

Kılıçdaroğlu: AKP kaybedeceğini gördü Kılıçdaroğlu provokasyonlar konusunda uyardı

Yıldırım Mayruk ülkeyi terk ediyor!..

Yıldırım Mayruk ülkeyi terk ediyor!.. Yıldırım Mayruk,Barbaros Şansal ile birlikte ülkeyi terk ediyor!..

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss