Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Emek Namazdan Bile Önemlidir
12 Mart 2014, 22:45

Emek Namazdan Bile Önemlidir

Eliaçık; "Emek öyle yüce bir değerdir ki; namazdan bile önemlidir.Hatta ritüellerin tamamından önemlidir" dedi.

Emek Namazdan Bile Önemlidir

İlahiyatçı-Yazar İhsan Eliaçık hoca,"Emek öyle yüce bir değerdir ki; namazdan bile önemlidir.Hatta ritüellerin tamamından önemlidir" dedi.

İnsanların Kuran'ı tam anlamıyla okumadıklarını oysa bunu yapmaları halinde, emeğin, adaletin kitapta geçen kavramlar olduğunu göreceklerini belirten Eliaçık hoca,

"Hz.Peygamber bir adamla tokalaşıyor ve adamın elindeki nasırlar eline batıyor. Peygamberimiz o adama “ne iş yapıyorsun” diyor.Adam da “tarlalarda ailemi geçindirmek için çalışıyorum” diye cevap veriyor. Peygamberimiz adamın elini tutup önce öpüyor, sonra yukarı kaldırıp “cehennem ateşi bu ele asla dokunmayacak” diyor. Peygamberimiz burada emeğin ne denli önemli olduğuna vurgu yapıyor. Emeğin hakkı birinci derecede önemlidir. Namazdan bile önemlidir. Ritüellerin tamamından önemlidir. Necm Sûresi’nde emek; “Musa’nın ve İbrahim’in sahifelerinden beri söylenen şuydu, İnsan için emeğinden başkası yoktur.” biçiminde anlatılmıştır. Kalem Sûresi 14 ve 15. âyetler de “Mal ve oğullar sahibi diye karşısında âyetlerimiz okunurken, onlar eskilerin masalları der” şeklindedir. “Mal ve oğullar sahibi” tabiri tıpkı “bahçe sahipleri” tabiri gibi devrin servet sahibi kimseleri için Kur’an’ın kullandığı bir tabirdir. Müşriklerin “eskilerin masalı” dediği şey Allah inancı değildi. Ahiret inancı ya da kıssalar da değildi. Eskilerin masalı diye nitelendirilen şey adalet, emek, hak, eşitlik talebi idi. Bunlar olacak işler değil demeye getiriyorlardı. Bu kavramlar Müslümanlardan sol dünyaya geçmiş durumda" dedi.


MÜSLÜMAN EŞİTLİKTEN RAHATSIZ OLUR MU?

Dinin ana kavramlarının terk edildiğini, Allah'ın ise bu boşlukları doldurduğunu vurgulayan Eliaçık hoca sözlerini şöyle noktaladı:

"Sen, dinin ana kavramlarını terk edersen, Allah da boşluğu doldurur. Marksizm’den önceki çağlarda, dinlerin hâkim olduğu çağlarda, bu mücadele hep peygamberlerin mücadelesiydi. Bunu böyle okumadığınız zaman göremiyorsunuz. Emek, adalet ve eşitlikten bahsettim. Kur’an’da bunları görebilmek için, bu gözle bakabilmek gerekir. Günümüz Müslümanlarının birçoğunda eşitlik deyince bir ürperti söz konusudur. Bunun solculuk olduğunu, solculuğa ait bir kavram olduğunu zannediyorlar. Hâlbuki sol, bunu dinlerden; Kur’an’dan, İncil’den, Tevrat’tan almıştır. Şimdi Mekke’deki mücadele aslında bir adalet ve eşitlik mücadelesidir. Eşitlikten müşrikler korkar. Hz. Peygamber’e Ebu Cehil gelir ve der ki: “Senin dinine girdiğimde bana ne var?” Hz. Peygamber de şöyle cevap verir: “Şu yanımda oturan siyah yüzlü Bilal’e ne varsa, sana da o var”. Buna karşılık Ebu Cehil’de “Öyle din olmaz olsun” der ve çekip gider. Yani adam “ben kölem olan birisiyle aynı yerde oturamam” diyor. Onlara göre yoksulla, fakirle, özürlüyle, kadınla, cariyeyle aynı mecliste oturmak uğursuzluk getirir. Allah, onları da fakir eder, uğursuzluk onlara da bulaşır şeklinde saçma bir anlayışa sahipler. Güçsüz insanları insan yerine koymuyorlar. Hz. Peygamber çıkıp da “fekku rakabe (kölelere özgürlük)” deyince; “Yanlarınızdakiyle eşit hale geleceksiniz, bunun için niye vermiyorsunuz” deyince; “Allah yeryüzündeki rızık ve rızık kaynaklarını insanlar eşit bir şekilde kullansın diye yarattı” deyince bunlar çılgına döndü. Günümüzde de böyle değil mi? Aynı düşünce yapısındaki servet sahiplerine gidip, aynı şeyleri söyleyin rahatsız olacaklar. Bir defa Hacc, tamamen eşitlik ritüelidir. Namaz’daki saf düzeni tamamen eşitliği öğretir. Bir Müslüman eşitlikten nasıl rahatsız olabilir? Eşitlikten rahatsız olan bir adam zihnine Âdem fikrini, Allah’ın yaratma fikrini yeterince sokmamıştır. İstediğin kadar malın mülkün olsun, İstediğin kadar profesör ol, istediğin kadar kitap yaz, istediğin kadar âlim ol, istediğin kadar yetenekli ol; on beş tane dil bil, bir çobanla, herhangi bir insanla, öldüğünde mezarın altında böceklere yem olup aynı muameleye tabi tutuluyor musun, tutulmuyor musun? Böcekler senin beynini “dahi” diye yemiyor mu? Ayrıcalık mı oluyor,ne oluyor?" (KURAN'İ HAYAT SÖYLEŞİSİNDEN...)

yuzdeyuzhaber

Haberi Ekleyen: Görman Hesler

Bu haber 914 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Toplum-Yaşam

Isınmak bile lüks oldu!

Isınmak bile lüks oldu! Gittikçe yoksullaşan milyonlarca emekçi kışı nasıl geçirecek?

‘HES’ler suları yuttu’

‘HES’ler suları yuttu’ Dünya susuzluğa doğru hızla yol alıyor!

Yüzde 199 Zam

Yüzde 199 Zam Yeni Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi, Resmi Gazete’de yayımlandı

Evliliğinizin "raf ömrü" kaç yıldır?

Evliliğinizin Mehmet Yılmaz yazdı

Giresun'da 49 Köy Yolu Ulaşıma Kapandı

Giresun'da 49 Köy Yolu Ulaşıma Kapandı Kar Yağışı Nedeniyle İlimiz Genelinde 49 Köy Yolu Ulaşıma Kapandı

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss